Haberin Kapısı
2017-02-18 16:48:51

Başkanlık Sistemine Yönelik Tenkitler

Suat Gün

18 Şubat 2017, 16:48

Başkanlık sistemine yönelik en şiddetli eleştirileri “Demokratik Anayasa Platformu” adında bir site kurarak Av. Ece Toprak Güner[1] yapmaktadır. Bu Avukat Hanımın görüşleri bilimsel, analitik, tecrübeye dayalı bir takım öneriler olmayıp belli merkezlerden yönetilen, suçlama, karalama ve birçoğu da yanlış ve mesnetsiz bilgiye dayalı değerlendirmelerdir. Bu değerlendirmeleri dikkate almamızın nedeni ise başkanlık sistemine yönelik eleştirme, saptırmaca ve karalama kampanyalarının en kapsamlısı ve bu alanda söylenebilecek iftira/yalan yanlış tenkitlerin en derli toplusu denebilir.

                Ece Hanım’ın sitesinden aldığımız eleştiri notları ve cevapları karşılarında verilmiştir.

Yargımız yeterince güçlü ve bağımsız değilse suç Parlamenter sistemde değildir: suç, HSYK yapısındadır (yargıçları seçen/yöneten yapıda Hükümetin fazla etkin olmasında). Çözüm rejim değişikliği değil Yargı Reformudur! Diyelim ki bu eleştiri doğru; yargı reformunu kim yapacak? Hükümet… Bu hanımefendi hükümetlere zaten güvenmiyor. Kim yapacak sorusu boşlukta kalıyor. Kaldı ki HSYK’daki sorunun bu sistemin siyasetten bağımsız yapısına dayalı kısmı yani bürokratik kısmından Fethullahçı sızmalarla felç olmuştur. 15 Temmuz öncesi yargı darbesi ve 15 Temmuz sonrası askeri darbe döneminde görüldü ki hükümetin HSYK üzerindeki etkinliği az olduğu için bu olaylar meydana gelmiştir.”

Avrupa ülkelerinin tamamı Parlamenter sistemle yönetiliyor (sadece Fransa ve Portekiz'de yarı-başkanlık vardır: o da özünde parlamenter bir rejimdir. Sadece Cumhurbaşkanının daha güçlü yetkileri var. Bugünkü Türkiye’nin modeline benzerdir. Hanımefendi İngiltere’nin halen krallıkla yönetildiğini birçok İskandinav ülkesinin krallıkla yönetildiğini, Rusya’nın başkanlık sistemiyle yönetildiğini unutuyor. Bu ifadenin tersine dünyada başkanlıkla yönetilen ülke sayısı %70 civarındadır.  Bir şeyin tersini savunmak için yalan yanlış şeyler söylemeye ihtiyaç yoktur. Ben böyle istiyorum, ben buna inanıyorum, yanlış düşünmeyi doğru düşünmeye tercih ederim dersin geçer gider…”

Dünya'da Başkanlık sistemini seçmiş büyük ülkelerin neredeyse tümü Federasyon!
ABD'de Başkan, meclisi kesinlikle fesh edemez ama meclis bir "kusurlu hareketinden" dolayı bile Başkanı azledebilir! Bu sözler fantastik kelimelerdir. Halamın bıyıkları olsa amcam olurdu gibi bir şeydir. ABD bir devlet değil Anglosakson Yahudi ittifakına dayalı bir şirkettir. Amerikan Başkanları kurucu babaların genel müdürüdür. Kesinleşmiş kararların ve hükümlerin noter başıdır. Onların talimatları dışına çıkamazlar. ABD başkanlarının son üç asırdan beri meclis tarafından görevden alındığını veya azledildiğini duymadık, olmayan bir şeyi olmuş gibi varsayıma dayalı olarak eleştirmeye demagoji denir. Federasyon meselesine gelince; coğrafi olarak tek merkezden yönetilmesi zor olan birçok ülke federatif yapı ile idare ediliyor. Mesela Fransa federasyon değildir… Almanya parlamenter sisteme rağmen federasyondur.“

Dünya'da Başkanlık Sistemi ile gelişen Demokrasilerde, Parlamenter Sistemle gelişen demokrasilere göre 2 misli Darbe olmuştur! Ece Hanım’ın bu ifadesi de bilgiye araştırmaya dayalı bir bulgu olmayıp atmak suretiyle söylenmiş bir cümledir. Bu atmasyon bulguyu tablolarla göstermesini ve ispat etmesini bekleriz. Ancak bu ifade tamamen yanlıştır. Sistemini kurmuş, dış müdahalelere kurumlarıyla gereken refleksi veren istikrarlı hiçbir rejim ve ülkede darbe olmaz. Darbeler iç sisteme yabancıların karıştığı, nüfuz ettiği ve istihbarat teşkilatlarıyla saldırdıkları ülkelerde olmaktadır.”

Başkanlık sistemi Latin Amerika'da sürekli erken seçimlere, darbelere, koalisyonlara ve 200’e yakın anayasa denemesine yol açmıştır! (Oralarda da sistem istikrarlı bir yapıda kurulmamıştır.)“Latin Amerika’daki sorun çoğunluğu temsil eden Amerikan yerlileriyle, tepeden inme yönetimi ele almış azınlık rejimleri arasındaki çatışmadır. Halk iradesini temsil etmeyen sistem başkanlıkta olsa parlamenter sistem de olsa kriz yaratır. Sorun milli iradeyi temsil etme sorunudur. Latin Amerika’da “batı” liderliğin kendi adamları olan azınlık diktatörlerinin elinde olmasını ve halka baskı yapılmasını desteklediği için hiçbir rejim istikrar bulamıyor.”

ABD'de Senato, Başkanın her atamasını (kabine üyeleri dâhil) sorgular denetler ve ancak onaylarsa bu kişiler atanabilir! “Bu ifade de yanlıştır. Şimdi yeni seçilen Trump yardımcılarını, danışmanlarını, bakanlarını kime sordu da atadı? ABD bir istihbarat devletidir. Devleti idare eden ailelerin dışında başkanın liderlik yaparak devleti idare etmesine müsaade etmezler. Şu soruyu sormak lazımdır? Yani ABD’yi Obama’mı yönetiyor, Clinton’mu yönetmişti? Başkana konuşacağı kâğıdı ve ne konuşacağını dikte eden bir sistem var ABD’de...”

Meclisimizi zayıf kılan Parlamenter rejim değildir: seçim ve siyasi partiler yasalarımızdır. “Bu görüşte yanlıştır. Parti liderliğini tahkim eden bir sistem olmamış olsa idi bütün partilerimiz dağılır ve fonksiyonlarını icra edemezlerdi. Seçim yasası daha önce denenmiş olan sistemlere nispetle en iyisidir.” “Nasıl bir Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu istiyorsa onu yazmasını bekleriz.”

ABD'de demokrasinin kurucu unsuru ifade özgürlüğü ve tam koruma altındaki medyadır. “Bu ifadenin son kısmı doğrudur. ABD, Anglosakson Yahudi devletidir. Medyada Yahudilerin kontrolünde olduğu için devlet teminatı ile korunmaktadır. Yani bu ittifak her alanda korunmaktadır. Kaç tane zenci liderin öldürüldüğü, faili meçhul cinayete kurban gittiği araştırılırsa ABD’de söylendiği gibi bir ifade özgürlüğünün olmadığı anlaşılır.”

 

[1]Av. Ece Toprak Güner: Demokratik Anayasa Platformu”  www.demokratikanayasaplatformu.com

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.