Geçen hafta sonu Koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle 31 ilde uygulanan sokağa çıkma yasağı bu hafta sonu da sürdü. Yaklaşık 64 milyon insan “Evde Kal” çağrısına uyarak güzel havanın canlarına kast etmesine müsaade etmedi.
İstanbul en ıssız ve sessiz ikinci hafta sonunu yaşıyor. Dünyada olduğu gibi bu kadim bu şehirde de sokak ve cadde ve meydanların hakimi Koronavirüs. İnsanlar hanelerine çekilmiş her an ve her yönden gelecek görünmez saldırıya karşı can siperlerini savunmaya gayret ediyor. Hafta içi büyük bir keşmekeş içerisinde karınca misali rızıkları için koşuşturan 16 milyondan eser yok!.. Hava, kara ve denizde büyük bir sükunet var.
Koskoca İstanbul tufana tutulmuş gibi!.. Koronavirüs tufanı!..
Korku ve teslimiyet her zerreye sinmiş!.. Nereye baksanız yolun sonu görünüyor; Fatih’ten Beyoğlu’na, Beşiktaş’tan Üsküdar’a, Fevzipaşa’dan Saraçhane’ye, Bozdoğan’dan Unkapanı’na, Zeyrek’ten Mehmed Emin Tokadî’nin haziresine kadar... Uzun gözüken bütün yollar bir nefes mesafesinde. Yeter ki nefesin, niyetin ve gayretin olsun. Bu şehrin bânisi Fatih Sultan Mehmed Han gibi...
GALATA’DA DA SESSİZLİK HAKİM
Beyoğlu sınırında çevirme var!.. Asayiş berkemal...
Haliç Köprüsü’nden kadırgaların indirildiği Galata sırtlarına doğru tırmanırken Tersane Caddesi’ni (Perşembe Pazarı) işgal eden trafikten eser yok!.. Tarlabaşı Bulvarı da aynı...
Galata, Pera ve Beyoğlu tarih boyunca esrarengiz olayların fink attığı bölge... Buraların mimarisiyle olduğu kadar katilleriyle, mafyalarıyla, fahişeleriyle, bankerleriyle, diplomatlarıyla, sosyeteleriyle dillere destan bir nâmı var. Fakat daracık sokak ve cumbalı tarihi evlerin arasında cazibe merkezi olma özelliğini koruyan İstanbul’un simgelerinden Galata Kulesi’nin yeri ayrı. Bir gören, bir de görmeyen hayran.
Serdar-ı Ekrem Caddesi’nde hayat emaresi yok!.. Şeyh Galib Caddesi’nden ilerleyince yolun sonunda İstanbul’un ilk Mevlevihanesi olan Galata Mevlevihane’si gözüküyor. Neredeyse 24 saat hareketin olduğu bu bölgede hayat belirtisi yok. Fakat Mehmed Tokadî Hazretleri’nin makamında vızıldayan kara sinek sürüsü Şeyh Galib Türbesi’nin bulunduğu Galata Mevlevihanesi’nde de sessizliği bozuyor.
Tünel’in ucu kapalı!.. Dünyanın en kalabalık caddelerinden olan İstiklal Caddesi’ndeki 72 milletten mülhem kalabalık Koronavirüs ve emniyet güçleri sayesinde kontrol altında.
Galatasaray Lisesi’nin önü eylemsiz!..
Hüseyin Ağa Camii ibadetsiz!..
Yolun sonundaki Taksim Meydanı hiç olmadığı ıssız!...
Derken bir çevirme daha!..
DİKKAT!.. DOLMABAHÇE’DE ÇEVİRME VAR!..
Hava açık, sıcaklık 20 derecenin üzerinde... Geziparkı’ndan Gümüşsuyu Caddesi’ne uzayan yola Boğaz’ın serinliği hakim. Yollar yürümekle aşınmaz aşınmasına da, yorgunluk denen bir şey var.
Dolmabahçe kavşağında bir çevirme daha var. Fakat ne çevirme!.. İnsanı kendine getiren, fobilerini (12 Eylül 1980 Darbesi’nden kalma sokağa çıkma yasağı fobisi) depreştiren türden!..
-Hop hemşerim nereye!.. Yanımızdan elin cebinde sallana sallana geçiyorsun. Polise hiç saygın yok mu?!.. Ver bakim kimliğini...
Önce açık olan gömleğimin en üst düğmesini, daha sonra ise montumun fermuarını çekip yarım hazır olda kimliğimi memur beye uzatıyorum.
-Hııı... Gazeteci misin?!.. Gidebilirsin!..
Şık bir davranış değil!.. Fakat bizim nezaketimiz böylelerine değil, devletimize!..
ÇIRAĞAN CADDESİ’NDE MÂTEM HAVASI VAR...
Koronavirüs, BJK İnönü Spor Kompleksi Vodafone Park İstanbul’u inim inim inleten Çarşı Grubu’nun “Alem Biter, Ortam Biter, Çarşı Bitmez” felsefesini de bitirmiş!..
Dolmabahçe’den Çırağan’a uzanan caddenin etrafında mâtem havası var...
Yaprak kımıldamıyor.
Her dem trafiğiyle herkese cinnet getiren yolda her yerde olduğu gibi ıssızlık hakim...
Beşiktaş Meydanı’nda Barbaros Bulvarı’nda da durum farklı değil.
Beşiktaş İskelesi’nden Üsküdar’a 17.00’de kalkan tekne, yolcularına kendini VIP müşteri kategorisinde hissettiriyor. Koskoca teknede toplam 5 kişi Boğaz’ın keyfini çıkararak Asya Kıtası’na adım atıyor.
ÜSKÜDAR MEYDANI İNZİVAYA ÇEKİLMİŞ!..
Üsküdar her zaman ana kucağı gibi tefekkür halinde...
Meydandaki 3. Ahmet Çeşmesi, Mihrimah Sultan, Vâlide-i Cedid, Yeni Vâlide, Kuşkonmaz Camileri inzivaya çekilmiş... Etrafta polisler, sağlıkçılar, çöpçüler ve bir de bugünlerde meydanları boş bırakmayan haberciler var.
Üsküdar-Emönü Şehir Hatları Vapuru yavaş yavaş iskeleye yanaşıyor. Ne inen var, ne de yer kapmak için koşuşturan...
İstanbul’u alabildiğine seyretme imkânı veren panoramik gemi hareket ediyor.
Koskoca geminin sadece iki müşterisi var. Biri bendeniz, diğeri ise Anadolu Ajansı’nın foto muhabiri Elif Öztürk hanımefendi. İstiklal Caddesi’nde Ali Ebubekir Tokcan’a verdiğim pozlardan sonra Elif hanımın objektifine takılıyorum. Yani habere giderken, haber oluyorum!.. Vapur yavaş yavaş tarihi yarımadaya yaklaşıyor...
Sarayburnu, Sirkeci ve Eminönü geçen hafta olduğu gibi yine sakinliğini koruyor!..
Ufukta güneş batarken, yolun sonu görünüyor...
***
Hayat bütün hızıyla akarken, insanlığın ciğerine ve canına kast eden Koronavirüs dün de boş durmadı. Dünya genelinde 165 bin, Türkiye’de ise 2017 insan sevenlerine veda etti!..