10.02.2017, 00:13

Abdülhamid Han

SİYASİ DEHASI VE HAYALLERİ ZORLAYAN PROJELERİYLE

DÜŞMANLARINI ÇILGINA ÇEVİREN ADAM:

OSMANLI döneminin en önemli hadiselerinden birisi, tarihte 31 Mart Vak’ası olarak bilinen ve Sultan 2. Abdülhamid’in hâl edilerek tahttan indirilmesi olayıdır. Bu hadiseyle Osmanlı Devleti’nin çöküşü ve yıkılışı hızlanmıştır.

Sultan Abdülhamid, kan dökmekten kendi tahtı pahasına da olsa şiddetle çekinen naif bir yapıya sahiptir. Gelişen kötü olaylar karşısında kendisine sadık paşaların silahlı mukabelede bulunulması teklifine, “Bir kişi için bin kişi yanmaz. İki kardeş birbirini vurmaz. Kimsenin burnunun kanamasını istemem. Ne yapacaklarsa yapsınlar” şeklinde cevap verir. Ayşe Osmanoğlu, “Babam Sultan Abdülhamid”, isimli kitabında, asilerin “Padişahı isteriz” diye bağırdıkları gün babasının çok bezgin ve kederli olduğunu anlatır.

Ulu Hakan, hâl edilme hadisesini şu sözlerle tarihe not düşer: “Milletim namına otuz üç senelik hizmetimin mükâfatı, memlekete ve milletime düşman olduklarına şüphe etmediğim bu adamlar tarafından hâllimin tebliği oldu. Milletim masumdur. Bunları tertip edenler şahsi düşmanlarımdır. Fakat Allah âdildir. Bir gün elbet hakikat tecelli eder...”

Tahttan indirildikten sonra Selanik’e sürgün edilmesi ve orada ailesi ile birlikte tutulduğu muamele tiksindiricidir. 3 yıllık bu esaret hayatından sonra İstanbul’a getirilen 2. Sultan Abdülhamid Han, Beylerbeyi Sarayı’na yerleştirilir. Buradaki hayatı Selanik’tekine nispetle daha iyidir. Hayatının sonuna kadar burada ikamete tabi tutularak, esaret hayatı reva görülür. Bunu da cenazesine gösterdiği yüksek alaka ve teveccüh ile ortaya koyar. Hayatının sonuna kadar burada ikamete tabi tutularak, esaret hayatı reva görülür. Burada 6 yıl boyunca imâmesi kopmuş tesbih taneleri gibi dağılan devletinin dağılışını izlemek zorunda bırakılır. 10 Şubat 1918 yılında vefat ettiğinde millet cenazesine büyük alaka ve teveccüh gösterir. Naaşı dedesi 2. Mahmud’un medfun bulunduğu Divanyolu Caddesi’ndeki türbeye defnedilir.

Ulu Hakan Abdülhamid Han’ı vefatının 99. sene-i devriyesinde rahmet ve minnetle yâd ederken, sürece dair yaşananları hisse çıkartmak maksadıyla tekrar hatırlayalım...

***

HANEDAN-I Âl-i Osman’ın 34. temsilcisi olan II. Abdülhamid Han, devleti “Dağılma Dönemi”nde siyasi dehasıyla 33 yıl idare eder. (31 Ağustos 1876- 27 Nisan 1909) Fakat finalde vuku bulan ve tarihe kara bir leke olarak not düşülen “31 Mart Vak’ası”, bir çöküş öyküsü ve acıklı bir hâtıra olarak hâlâ yüreklerimizi parçalar.

Bütün hainler Meclis’e yuvalanıyor

19. yüzyılın sonlarında Balkanlar’da gelişen olumsuzluklarla bunalan Osmanlı, Batılı emperyalistlerin kurduğu baskılarla yeni bir sürece zorlanır. “Meclis-i Mahsusa” tarafından pazarlık konusu olarak yapılan Kânûn-i Esâsî, iki aylık yoğun bir tartışma sonunda 23 Aralık 1876 tarihinde Sultan 2. Abdülhamid Han’ın onayıyla yürürlüğe girer. Uygulamaya konan 119 maddelik Kânûn-i Esâsî, bağımsız bir İslâm ülkesinde yürürlüğe giren Batılı anlamda ilk yazılı anayasa olma özelliğini taşır. Fakat Sultan 2. Abdülhamid Han, kısa bir süre sonra “93 Harbi”ni (1877-1878 Osmanlı / Rus Savaşı) bahane ederek bu anayasal yönetime son verir. Bu durumdan rahatsız olan Jön Türkler, sudan sebeplerle ortalığı velveleye vermeye başlar. 1889 yılında kurdukları İttihat ve Terakki Partisi’ni devreye sokarak “genç subayları” halka karşı ayaklandırır. Ayaklanmayı önlemek amacıyla Kânûn-i Esâsî’yi tekrar yürürlüğe koyan Sultan 2. Abdülhamid Han, 2. Meşrutiyet’i ilân eder. (23 Temmuz 1908) Bu süreçten sonra Osmanlı Mebusan Meclisi âdeta hainlerin yuvandığı bir merkez haline dönüşür.

İslâm Birliği siyaseti devreye sokuluyor

Avrupalıların “hasta adam” ilan ettiği Osmanlı Devleti’nin başına geçen Sultan 2. Abdülhamid, başarıyla yürüttüğü dış politikayla emperyalistlerin oyunlarını bozar. “İslâm Birliği” siyasetiyle başta İngiliz ve Filistin’de yerleşim taleplerini geri çevirdiği Yahudilerin canını sıkar. Avrupa basını ve sermayesini elinde bulunduran Yahudi lobileri fırsat kollamaya başlar. 1894’te Doğu Anadolu’yu yurt haline getirmek isteyen Ermeni komitacıların eylemleri, kendilerine itaat etmeyen Sultan 2. Abdülhamid’i halletmek için küresel güçleri harekete geçirir. İngiliz ve Yahudi sermayedarların desteklediği basın, karalama kampanyalarıyla Sultan 2. Abdülhamid’e linç kampanyası başlatılır. Fransız tarihçi Kont Albert Vandal, saltanatı boyunca kan dökmekten kaçınan Sultan 2. Abdülhamid’i “kan dökücü” manasına gelen Le Sultan Rouge (Kızıl Sultan) ifadesiyle itham eder. İçimizdeki gafiller de bu galat-ı meşhur yakıştırmaya mal bulmuş mağribi gibi sarılır. Sonrasında zalim, katil, diktatör ve tiran gibi aşağılama propagandalarının ardı arkası kesilmez.

Darbeciler “şeriat isteriz!..” çığırtkanlığı yapıyor

Basın yayın organları Sultan 2. Abdülhamid Han’a karşı ağır eleştiriler yaparken, Selanik’ten İstanbul’a getirilen Avcı Taburları “şeriat isteriz!..” çığırtkanlığıyla tarihte adı 31 Mart Vak’ası (isyan, Rûmî takvime göre 31 Mart 1325 tarihine denk geldiğinden bu ad ile anılmıştır) olarak geçecek isyanın fitilini ateşler. İttihat ve Terakki Partisi, kanlı olaylara karıştığı gerekçesiyle “Kızıl Sultan” ilan ettikleri Sultan 2. Abdülhamid Han’ı tahttan indirmek için gemi azıya alır. İsyanın sebebi çok aşikârdır; vatan topraklarını satmamak. Filistin ve Kudüs’te para (yüz elli milyon altun İngiliz lirası) karşılığı yerleşim yeri isteyen Yahudilere, “Vatan toprakları satılmaz. Kan akıtılarak kazanılan vatan toprakları ancak kan akıtılarak verilir” diyen 33 yıllık Devlet Başkanı Sultan 2. Abdülhamid Han, miladî 13 Nisan 1909’da tarihe “31 Mart Vak’ası”yla vuku bulan menfur olaylar silsilesiyle tahttan indirilir.

Sultan 2. Abdülhamid Han derdest ediliyor

27 Nisan 1909 Salı günü, Selanik Milletvekili ve İtalyan casusu Yahudi Emanuel Karaso, Ermeni komitalarının adamı Senatör Ermeni Aram Efendi, Arnavut isyanını kışkırtan Draç Milletvekili Arnavut Esat Toptani Paşa ve Bahriye Feriki Laz Arif Hikmet Paşa’dan oluşan heyetin, Yıldız Sarayı’nın duvarlarını çatlatan “Bermucibi Fetva-yı Şerif (fetva gereğince) millet sizi hal etti” diyerek “hal, hal, hal...” diye tempo tutmalarını hatırlamamak “tarihe ihanet” olur. Theodor Herzl başkalığındaki Siyonist güruh ve Jön Türklerin elele vererek derdest ettiği Sultan 2. Abdülhamid Han, apar topar 27 Nisan günü Sirkeci garından hareket eden trenle Selanik’e sürgüne gönderilir. Osmanlı’nın son dönemlerinde entrikaların merkezi haline gelen Yıldız Sarayı, halk tarafından yağmalanıp, perişan edilir. Aslında sadece Yıldız Sarayı değil, halline karar verilen Ulu Hakan 2. Abdülhamid Han’la birlikte Cihan Devleti Osmanlı da yıkılır. Sultan 2. Abdülhamid Han tahttan indirilince; önce Filistin, sonra Evlad-ı Fatihan daha sonra da “Millet-i İslâmiye ve Ümmet-i Muhammediye” yetim kalır.

Cihan Devleti imâmesi kopmuş tesbih taneleri gibi dağılıyor

2. Abdülhamid Han’ın sürgüne gönderilişiyle birlikte Yıldız Sarayı’nı basıp şahsi eşyalarından tutun da devletin önemli evraklarına kadar yağmalayıp talan edenler, çok kısa süren bir sarhoşluk ve başıboşluk döneminden sonra uyanır!.. Derin pişmanlıklar içinde Ulu Hakan’ı yâd etmeye başlarlar. Yaptıkları hataları anlarlar fakat iş işten geçmiş; 2. Abdülhamid Han, Devlet-i Âliye’nin hazin sonunu görmeden İstanbul Beylerbeyi Sarayı’nda 10 Şubat 1918’de acılar içinde vefat etmiştir.

Pişmanlık duyanlardan Şâir-Filozof Rıza Tevfik Bölükbaşı, “Sultan Abdülhamid’in Ruhaniyetinden İstimdat” isimli şiirinde hislerini şöyle dile getirir: “Tarihler ismini andığı zaman, / Sana hak verecek, ey koca sultan; / Bizdik utanmadan iftira atan, / Asrın en siyâsî padişâhına... // Dîvâne sen değil, meğer bizmişiz, / Bir çürük ipliğe hülyâ dizmişiz. / Sade deli değil, edepsizmişiz. / Tükürdük atalar kıblegâhına...”

Şâir- Filozof Rıza, Sultan II. Abdülhamid Han'ın ruhaniyetinden pişmanlık içerisinde bu ifadelerle yardım dilenirken, Enver Paşa, Süleyman Nazif, Mehmed Âkif Ersoy, Bediüzzaman Said Nursî gibi devrin önemli isimleri pişmanlıktan kahroluyorlardı. Fakat ne çare; 9 yıl içinde koca bir Cihan Devleti, İttihat ve Terakki idaresi altında çöküp, “imâmesi kopmuş tesbih taneleri” gibi darmadağın olup gitmiştir.

***

Vefatının 99. sene-i devriyesinde Sultan 2. Abdülhamid Hanı bir kez daha rahmetle yâd ediyoruz. Allah makamını âlî, mekânını Cennet etsin.

***

UNUTMADIK...

İdare ettiği Osmanlı Devleti’ni 33 yıl boyunca bir taraftan çeşitli entrikalara karşı ayakta tutmaya çalışırken diğer taraftan ise bir çok alanda hayalleri zorlayan projeleri ile milletinin refahını zirveye taşıyan Sultan 2. Abdülhamid Han; tasmaları başkalarının elinde olan İttihat ve Terakkicilerin 31 Mart 1325’te gerçekleştirdikleri darbe ile derdest edildi. Ulu Hakan 3 yılı Selanik, 6 yılı ise İstanbul Beylerbeyi Sarayı olmak üzere 9 yıl boyuncu habis ur gibi vatanını saran işgalcilerin işkencelerine maruz kalarak elem içinde hayata veda etti.

UNUTTURMAYACAĞIZ!

Aradan geçen 107 yıllık süre zarfında yeşerttikleri fitne tohumlarını kan ve gözyaşı ile yeşerten sömürgeciler; bölgesinin hamisi, direnişin son kalesi Türkiye’ye tekrar diz çökertmek için politik, ekonomik, sosyal, etnik ayrıştırma ve terör örgütleriyle test etmeye başladılar. En sinsi vuruşu ise 15 Temmuz 2016’da tıpkı 2. Abdülhamid Han’a yapılan darbenin benzerini tekerrür ettirmek için FETÖ’cüleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsında millî iradenin üzerine saldılar. Başaramadılar; başaramayacaklar.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 29 Mart 2024
İmsak 05:18
Güneş 06:45
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:32
Yatsı 20:54
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13
Günün Karikatürü Tümü