MEKKE’NİN FETHİNDEN KUDÜS’ÜN FETHİNE...

“Şüphesiz biz sana apaçık bir fetih verdik.” FETİH 1

Mekke’nin fethinde bugün için alınacak çok büyük dersler var. Kudüs için verilen mücadeleyi anlamak/anlamlandırabilmek için Mekke’nin fethini çok iyi anlayabilmek gereklidir. Mekke’nin fethi Müslümanların sadece sayıca üstün hale gelmeleri ile gerçekleşmiş bir hadise değildir. Öncesinde çok iyi bir hazırlık dönemi, stratejik atılmış adımlar, tam manasıyla zafere kilitlenmenin getirmiş olduğu inanmışlık ve adanmışlık duygusu var. Ve tüm bunlarla birlikte Allah’ın müjdelediği Fetih/Zafer…

Mekke, Sadece Medine’den yola çıkan 10.000 kişilik kuvvet ve yolda sonradan dâhil olanlarla fethedilmemiştir. Mekke 1400 kişilik Silahsız Müslümanların Hudeybiye de Peygamberin elinin üstüne ellerini koyarak “Ölünceye kadar savaşacaklarına” dair söz verenler tarafından fethedilmiştir. Biz buna İslam Tarihinde “Rıdvan Biatı” diyoruz. İsmini Fetih suresinde “Razı olunan” anlamına gelen “RIDVAN” kelimesinden almaktadır. “O ağacın altında sana bağlılık sözü verdikleri sırada o müminlerden Allah razı olmuştur; gönüllerinde olanı bilmiş, onlara huzur ve güven vermiş, pek yakın bir fetihle ve elde edecekleri birçok ganimetle de kendilerini ödüllendirmiştir. Allah, izzet ve hikmet sahibidir.” FETİH 18-19

Müslümanlar o gün her şeyi göze alarak ve yalnızca Allaha tevekkül ederek “Silahsız” olmalarına rağmen Peygamber ile birlikte ölene kadar savaşmak üzere biatlaşmaları Kafiirlerin yüreklerine korku salmış ve Müslümanları ilk defa resmen tanınmasını sağlayan “Hudeybiye Anlaşmasını” imzalamak zorunda kalmışlardır. Müşrikler, Mekke’ye elçi olarak gönderilen Hırâş b. Ümeyye el-Kâ‘bî başta olmak üzere Hz. Osman ve diğer esir tutulan Müslümanları serbest bırakmak zorunda kalmışlardır. Rıdvan biatı Müslümanların aralarında ki bağı artırmış, birbirlerine daha fazla güvenmelerini sağlamış, kalplerini bir birine ısındırmış, dayanışma ve mücadele ruhunu kenetlemiştir. Bundan dolayı Hudeybiye Anlaşması sonrası Müslümanlar Medine’ye dönerken “Fetih Suresi” nazil olmuş ve Allah Müslümanların bu duruşundan dolayı gelecekteki Mekke’nin Fethi ile onları müjdelemiştir.

Hakeza Kudüs’ün Fethi de buna benzer bir şekilde Hz. Ömer döneminde Raşidin Ordusu Kumandanı Ebu Ubeyde B. Cerrah tarafından gerçekleştirilmiştir. Ebu Ubeyde hem Bedir ehlinden hem Uhud Ehlinden hem de Uhud Savaşında Peygamberin “Etlerimizi yırtıcı hayvanlar tarafından lime lime edildiğini görseniz de yerinizden ayrılmayacaksınız” emrine uymuş diğer arkadaşları gibi ganimet peşine düşmemiştir. Peygamberin emrine sadık kalıp heva ve hevesinin peşine gitmeyen Ebu Ubeydeye Allah Kudüs’ün fethini nasip etmiştir. Kazanılan zaferler, elde edilen başarılar sahip olunan üstün zekâ ya da savaş stratejilerine sahip olma değil Allah’ın yardımını hak edecek Halis bir duruşa sahip olunca elde edilmiştir.

İşte bu sebeple bugün Filistin’de verilen mücadeleyi anlayabilmek için Mekke’nin fethinin nasıl gerçekleştiğine ve Kudüs’ün fethinin nasıl gerçekleştiğine bakmak yeterli olacaktır. Filistin’de son sistem teknoloji ile donatılmış “Merkawa Tanklarına” karşı Filistinli gençlerin yıllarca sapan taşları ile mücadele etmelerine ve sıfır noktasına kadar yaklaşıp ellerindeki bombaları tankların üzerine bırakıp tankları havaya uçurmalarına bir de bu gözle bakmak faydalı olacaktır. Sahip olunan adanmışlık duygusu, Allaha tevekkül ve tam masasıyla İman etme Filistinlileri Mezopotamya da İsrail Tarihinin belki de maddi anlamda en güçlü ordusuna karşı başarılı kılmıştır.

Bugün hem Kudüs hem Mekke madden ve manen işgal altındadır. Her iki kutsal şehrin yeniden fethedilmesi tarihte örneklerinde olduğu gibi Müslümanların fethin müyesser olacağı duruşa sahip olmalarından sonra olacaktır.

Ve şu hiçbir zaman unutulmamalıdır: Mekke’nin fethinden önce İslam ile şereflenenlerle Mekke’nin fethinden sonra İslam ile şereflenenler nasıl bir olmamışsa bugünde Mekke ve Kudüs’ün fethinden önce gelenlerle Mekke ve Kudüs’ün fethinden sonra gelenler bir olmayacaktır.

Saatini zafere ayarlayan ve Fetihlere kendilerini kilitleyen Nebevi davanın yolcularını Allah aziz kılsın!

Kâfirlere karşı şerefli ve onurlu kılsın!

Sözlerini tesirli, adımlarını kavi attıklarını isabetli kılsın.

Rabbim kendi yolunda Cihat eden Müminlerin heybetini daim eylesin!