Ne var ki Amerikalı ve Avrupalı emperyalistler, şiddetle karşı çıkmasına ve ambargo uygulamasına rağmen, Ağır Sanayii hamlesiyle Türkiye’yi, şaha kaldırması ve Erbakan’ın Kıbrıs’ı kurtarma konusundaki kararlılığı, bardağı taşıran son damla olmuştu. Malum çevreler, Ecevit’e bu koalisyonu bozma talimatı vermişti. DP’liler de erken seçim için CHP’ye yeşil ışık yakınca, Ecevit bahane aramaya başlar.
O sıralar da Ecevit İskandinav ülkelerine bir geziye çıkacaktı. Protokole göre yurtdışına çıktığında yerine Erbakan’ın vekâlet etmesi gerekiyordu. Ancak Ecevit vekâleti, CHP’li Devlet Bakanı Orhan Eyüboğlu’na bırakmak istiyordu. Ecevit gazetecilere, “Kıbrıs’la ilgili başarı ile sürdürülen uluslararası politikayı göz göre göre tehlikeye atamayacağını” söylüyordu. Bunun Türkçesi, Erbakan’ın Kıbrıs konusunda olduğu gibi, keyfine göre hareket edemeyeceğiydi. Ecevit’in bu inadı karşısında MSP’liler İskandinav gezisinin kararnamesini imzalamayınca,19 Ekim 1974 tarihinde CHP-MSP Koalisyonu yıkılmış oldu.
Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk, yeni hükümeti kurma görevini Kontenjan Senatörü Sadi Irmak’a verir. Irmak Hükümetinin kurulduğu 17 Kasım 1974 günü MSP 3. Büyük Kongresini yapar. Malum ve marazlı muhaliflerin sıkıntı ve sorunlarına rağmen bu kongre de başarıyla sonuçlanır.
Sadi Irmak Hükümeti güvenoyu alamayınca, 31 Mart 1975 tarihinde AP-MSP- MHP- CGP ve DP’den Saadetin Bilgiç’le beraber ayrılan 9 bağımsızın katılımıyla 1. Milliyetçi Cephe (MC) Hükümeti kurulur. Erbakan yine Başbakan Yardımcısıdır.
Bu hükümette görev alan MSP’li bakanlıklar şöyleydi;
Hasan Aksay – Devlet Bakanı
Oğuzhan Asiltürk – İçişleri Bakanı
İsmail Müftüoğlu – Adalet Bakanı
Fehim Adak – Bayındırlık Bakanı
Korkut Özal – Tarım Bakanı
Abdülkerim Doğru – Sanayi Bakanı
1. MC Hükümeti kurulduktan bir müddet sonra, Muş Milletvekili Hamdi Çelebi, “MSP yobazların eline geçiyor” diyerek partiden istifa eder. Bundan kısa bir zaman sonra ise, Bitlis Bağımsız Milletvekili Muhittin Mutlu ile Erzurum Bağımsız Milletvekili Abdulmelik Fırat MSP’ ye girer. Hemen arkasından Sivas Milletvekili İhsan Karaçam ile Zonguldak Milletvekili Zeki Okur, MSP’den ayrılır.
12 Ekim 1975’deki seçimin ardından, Ordu ile daha ılımlı ve olumlu ilişkilere zemin hazırlamak açısından olacak, Erbakan parti merkezinde kurdurduğu Halkla İlişkiler Bürosu’nun başına, üç emekli generali getirmişti.
Bu dönemde, Ağır sanayi hamlesinin en mühim teşebbüslerinden biri olan Konya Motor fabrikasının yapılması için çalışır. Prof. Dr. Necmettin Erbakan, bu fabrikanın makine ve tezgâhlarını temin için Başbakan Yardımcısı olarak yanında otuzu aşkın devlet personeli ile İtalya’ya gider. Bu personelin içerisinde, Sanayi Bakanlığının Daire Başkanlarının Genel Müdürleri ve yeni kurulmuş olan Tümosaş, Tusaş, Taksan, Temsan, Testaş, Desiyap Genel Müdürleri de mevcut idi. Bu ziyarette emperyalist güçlerin engellemesine rağmen yılda 100.000 motor yapacak fabrikanın kurulması için aşağıdaki şartlarla anlaşma imzalanmıştı.
Biz fabrikanın binalarını yapacağız. İtalyanlar, Fiat firmasının imal ettiği, fabrika tezgâh ve makinelerinin tümünü getirip kuracaklar. Bu işe mukabil bizden döviz istemeyecekler. Fabrika üretime geçtikten sonra, borcumuz için 12 senelik bir ödemesiz devre bırakacaklar. 12 sene sonra, İtalyalılara, yapılacak 100.000 motordan her sene 5.000’ini onlara vermek suretiyle, taksit taksit borcumuzu ödemeye çalışacak idik.
Erbakan’ın Türkiye’de başlattığı manevi kalkınmanın yanı sıra maddi kalkınma hamlesi, şer güçlerin uykusunu kaçırırken, bir takım batılı münevver bilim ve devlet adamlarının da takdirini ve beğenisini kazanıyordu. İtalya Cumhurbaşkanı Geovanni Leone’nin Erbakan için şunları söylüyordu:
"Ben sizin partinizin kalkınma modelini çok beğeniyorum. Çünkü sadece maddi kalkınma ile yetinmiyorsunuz, manevi kalkınmayı maddi kalkınma ile birlikte götürmek İstiyorsunuz. İşte bu çok isabetli bir çözüm. Bakınız biz İtalya’da gerçekten sanayileşmek için planlar programlar uyguladık. Bu işte başarılı da olduk. Ama sizin gibi manevi ve ahlaki gelişmeyi de beraberinde yürütmediğimiz için, şimdi grevlerden, boykotlardan güzelim tesislerimiz verimli çalışamaz hale geldi. Ekonomimiz bu yüzden krizlere, çıkmazlara giriyor. Sizin politikanızı takdirle karşılıyorum." Der.