Haberin Kapısı

Ekonomistler uyarıyor: Kur korumalı sistem, Hazine'yi tüketiyor

EKONOMİ

Kuru frenlemek amacıyla uygulanan Dövize Endeksli Mevduat'ın maliyeti katlanıyor. Dolar ilk üç aydaki artış trendini sürdürürse sistemin Hazine'ye olan yükü yıllık 445 milyar TL'yi bulacak.

Ekonomi yönetimi, aralıkta doların 20 TL’ye dayanması üzerine kur korumalı mevduat hesabını devreye soktu. Bir milyondan fazla kişinin katıldığı sistemde üç ayda 591 milyar TL toplandı. 100 bin TL’si olan katılımcının mevduatı 127 bin 320 liraya ulaştı. Bunun 4 bin 250 TL’sini banka, 23 bin 70 TL’sini Hazine karşıladı. Mevduat sahibi böylece hem faizi hem sistem getirisini cebine koydu. Ekonomist Mahfi Eğilmez, uygulamanın yıllık 445 milyar TL maliyeti olacağını hesapladı. Eğilmez “Faiz yanlış belirlenirse inanılmaz sorunlara yol açar. KKM bunu bir kez daha kanıtladı” dedi.

‘MİLLETİN VERGİSİ FAİZ OLARAK ÖDENEMEZ’

Uzmanlar, Hazine’nin örtülü faiz ödemesinin muhatabı olmaması gerektiğini vurguladı. Mustafa Sönmez “Vergi faiz olarak ödenemez” dedi ve AYM’ye dava açılması gerektiği yönündeki görüşlere işaret etti. Şenol Babuşçu da “İlk üç aylık ödeme yükü 42 milyar TL. Çanakkale Köprüsü’nün maliyeti ise 40 milyar TL” ifadesini kullandı. CHP’li Özgür Özel, uygulamanın Hazine’ye olan yükü hakkındaki soru önergesinde “Kur düşecek, döviz rezervi artacak, enflasyon düşecek, cari açık azalacak hedefleri tutmadı. Söyledikleri her şey yalan çıktı” değerlendirmesine yer verdi.

TL'YE GARANTİLİ DÖNÜŞÜN MALİYETİ 445 MİLYAR LİRA

Döviz Endeksli Mevduat sisteminin 3 aylık vadesi doldu. Bakanlık tarafından toplam büyüklüğün 591 milyar TL’ye ulaştığı paylaşıldı. Ekonomist Mahfi Eğilmez ise sistemin Hazine’ye yıllık yükünün 445 milyar lirayı bulacağını belirtti. Bu sistemin rezervleri erittiğini ifade eden Eğilmez, bunun aynı zamanda Hazine’ye ek bir yük getirdiğini anlattı. Eğilmez “Faiz tek başına sorunları çözemez ama eğer yanlış belirlenirse inanılmaz sorunlara yol açar” dedi.

Ekonomi yönetiminin Aralık 2021’de ortaya çıkardığı Döviz Endeksli Mevduat sisteminin 3 aylık vadesi bu hafta doldu. Geçtiğimiz günlerde vade sonu ödemelerine başlandı. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, söz konusu hesaplara 1 milyondan fazla katılım olduğu açıklandı. Aynı zamanda yabancı para mevduatının toplam mevduat içindeki payı da 10 puandan fazla azaldı. Yapılan açıklamada söz konusu hesapların toplam 591 milyar TL büyüklüğe ulaştığı ifade edildi. Bakanlık açıklaması şöyle sürdü: “Vatandaşlarımız tarafından büyük ilgi gösterilen yenilikçi bir ürünümüz olan KKM’de 22 Mart 2022 itibariyle 270 milyar TL’si Hazine destekli KKM ve 321 milyar TL’si TCMB destekli dövizden/altından dönüşümü KKM olmak üzere toplam 591 milyar TL büyüklüğe ulaşmıştır. Böylece 1 milyonun üzerinde hesap sahiplerinin yüzde 97’si gerçek kişiler olurken, 28 bin 934 tüzel kişi de birikimlerini bu ürünlerde değerlendirmeyi tercih etmiştir.” Konuyu biraz daha detaylandıran ekonomist Mahfi Eğilmez, kendi bloğunda bir yazı paylaştı. ‘Kuru Hazine koruyacak da Hazine’yi kim koruyacak?’ başlıklı bir analiz yayımlayan Eğilmez, 591 milyar liranın başından beri yatırılmış olduğunu ve doların ilk üç aydaki gibi bir artış sergilediği (yüzde 27) varsayımı ile bir hesap yaptı. Eğilmez, sistemin Hazine’ye yıllık yükünün 445 milyar lirayı bulacağını paylaştı. Eğilmez analizlerine şöyle devam etti: “ Merkez Bankası’nın rezervlerinin erimesinin ve Hazine’nin karşılaşacağı olağanüstü yüklerin tek bir nedeni var: Faizin doğru belirlenmemesi. Faiz tek başına sorunları çözemez ama eğer yanlış belirlenirse inanılmaz sorunlara yol açar. KKM bize bu sözün ne kadar doğru olduğunu bir kez daha kanıtladı” dedi.

100 BİN TL’NİN BANKAYA YÜKÜ 4 BİN 250 HAZİNE’YE 23 BİN LİRA

100 bin TL üzerinden hesap yapan Mahfi Eğilmez “23 Aralık 2021’de KKM hesabı açan bir birey eğer dolar alsaydı 11.64 liradan eline 8 bin 591 dolar geçecekti” dedi. Bankalar TL’den geçilen KKM hesaplarına TCMB’nin politika faizinin yüzde 14 en çok 3 puan üzerinde faiz verebildiğini anlatan Eğilmez “Bankanın da buna uygun olarak yüzde 17 yıllık faiz verdiğini varsayalım. Bu yıllık faizin 3 aylık vadeye isabet eden kısmı yüzde 4,25 olur. Bu kişi 100 bin lirasını KKM hesabında 3 ay vadeyle tuttuğunda bankadan yüzde 4,25 dönem faizi karşılığı olarak 4 bin 250 lira alacak. Eğer işin içinde kur koruması olmasaydı bütün alacağı faiz bundan ibaret olacaktı. KKM devreye girince bu faize ek geliyor” hesaplamasını yaptı. 100 bin liranın hesabın açıldığındaki dolar tutarının 8 bin 591 dolar olduğunu hatırlatan Eğilmez, 14.82 lira olan kurun 23 Mart’taki karşılığının 127 bin 320 liraya çıktığını söyledi. Eğilmez “100 bin liralık KKM hesabı açtırmış olan kişinin 3 aylık vade sonunda alacağı anapara + faiz + kur koruması (ek faiz) toplamı budur. Bu 127 bin 320 liralık toplamın 100 bin liralık kısmı kişinin yatırdığı anapara 27 bin 320 liralık kısmı ise faiz + kur koruma bedelidir. Söz konusu 27 bin 320 liralık tutarın 4 bin 250 liralık bölümünü paranın yatırıldığı banka mevduat sahibine faiz olarak ödeyecek, kalan 23 bin 070 liralık kısmını da Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçeden karşılayacaktır” paylaşımını yaptı.

NET REZERV YİNE EKSİDE

Hazine’nin KKM dolayısıyla hiçbir şekilde muhatap olmaması gereken bir fark ödemesi yapmakla yükümlü tutulduğunu vurgulayan Mahfi Eğilmez, TCMB’nin kurun yükselmesini önlemek için döviz satışı yapmaya devam ettiğini, swaplar hariç net rezervlerin eksi 44 milyar dolar seviyesinde olduğunu not etti.

‘VERGİ FAİZ OLARAK ÖDENEMEZ’

Ekonomist Mustafa Sönmez ise şu paylaşımı yaptı: “Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin uygulama başlangıcında ifade ettiğinin aksine Hazine’ye ağır bir yük getirdi. İlk üç ayda toplanan mevduat, gerçek kişilerden şirketlere uzanan katılımcılarla 591 milyar TL’yi buldu. İlk katılımcılara yapılacak ödemelerin Hazine’ye ağır yükler getireceğinin, ödenecek örtülü faizin ağırlıkla vergi mükelleflerinden çıkacağının anlaşılmasıyla vergi mükelleflerinden gelen tepkiler de büyüdü. Verginin faiz olarak ödenemeyeceği, Anayasa Mahkemesi’nde dava açılması gerektiği de ses getiren görüşler arasında.”

‘MEVDUAT SAHİBİNE HARIL HARIL KAYNAK AKTARILIYOR’

Deva Partisi Başkanı Ali Babacan “Kur Korumalı Mevduat Hesapları’na dolar kuru bir yıl boyunca hiç artmasa dahi 40 milyar sadece bu faiz farkını ödeyecekler. Ülkenin gelişmesi, vatandaşlarımızın topyekûn zenginleşmesi için para ayrılmıyor, az sayıda mevduat sahibine harıl harıl kaynak aktarılıyor” dedi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da “Pandemide esnafa 4.6 milyar TL yardım yaptılar. Az ama yardım sonuçta, güzel. Şimdi diyorlar ki; ‘Vergisini öde!’ Ama kur korumalı mevduat sahiplerine 14 milyar TL dağıtıyorsun, vergiden muaf. Devlet böyle mi yönetilir?” yorumunu yaptı.

HAZİRANA KADAR ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ MALİYETİ ÇIKAR

Sosyal medya üzerinden yorumlarda bulunan ekonomist Şenol Babuşçu “Haziran ayı sonuna kadar kur aynı kalsa bile (1 dolar=15 TL), KKMH için Hazine ve Merkez Bankası’nın ilk üç aylık dönemdeki ödeme yükü 42 milyar TL. Çanakkale Köprüsü’nün maliyeti ise 40 milyar TL” dedi. İkinci bir senaryoyu da paylaşan Babuşçu şu hesabı yaptı: “Ortalama dolar kurunu, nisan ayı için 15 TL, mayıs ayı için 15.50 TL, haziran ayı için 16 TL varsayımı ile yaptığımız tahmini hesaplamalara göre KKMH’ın ilk 3 aylık tutarının bütçeye yükü yaklaşık 62 milyar TL’ye ulaşmaktadır.”

# kur korumalı mevduat, Mahfi Eğilmez, Ali Babacan, MUSTAFA SÖNMEZ, CHP, lira, Dolar, Dolar kuru, Merkez Bankası, Kemal Kılıçdaroğlu

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.