Haberin Kapısı
2016-08-19 20:21:23

Kurulacak Nükleer Santrallerin Güvenliği

Ferdi Aytekin

19 Ağustos 2016, 20:21

Uzun zamandır planlanması yapılan ve Türkiye’nin neresinde yapılacağı kararlaştırılmış, ihaleye çıkarılmış nükleer santrallerin güvenliği için, dikkat edilmesi gereken kriterlere hep beraber bir göz atalım sorgulayalım...

1) Tehlikeli bir deprem hattı üzerinde kurulmaması lazım, zaruri kurulacaksa şayet, en münasip yer seçilip ona göre çok güçlendirilmiş şekilde binalarının vs depreme dayanıklı bir şekilde yapılması lazım... Gerekirse iki katı deprem olasılıkları dahi hesap edilerek

2) Stratejik olarak terör sabotaj vb. olası bir saldırı ihtimallerine karşı, güvenli bir şehirde yapılması gerekiyor...Kargaşanın az olduğu bir ilde....

3) Olası bir sızıntıda vs. İnsanlara ve doğaya en az zarar verecek şekilde, rahatça müdahale edilebilecek, müdahaleye zaman kazandıracak bir konumda, mevkide olması lazım...

4) Yapan firmaların ülkelerin güvenilirliği çok önemli, çünkü geleceğimizi teslim ediyoruz adeta, bu yüzden en güvenilir olanı seçmemiz lazım...

5) Kurulduktan sonraki aşamada bunun güvenliğini çok sıkı bir şekilde sağlamamız ve her türlü sabotaja, terör saldırısına, olası bir savaş halinde havadan karadan gelebilecek tüm saldırılara karşı bunu koruyabilme gücümüz olması lazım...

Şimdi nükleer santrallerin yapılacağı illeri ve bu ihaleyi yapacak ülkelerin, bu kriterlere ne kadar uygun olup olmadığını sorgulayalım....

Yapılacak iller SİNOP ve MERSİN?

İkisi de hemen hemen Türkiye’nin ortasında, alt ve üst kıyısında deniz kenarında, mevki olarak MANTIKLI? Gerek enerji dağıtımında, gerekse ulaşımda merkezi noktalar... Biri kuzey, diğeri güney sahillerimizde... Deprem bölgesi olarak en risksiz yerler. Reaktör tribünlerinin soğutulmasında kolaylık açısından, su kenarında deniz kenarında olması önemli...Olası bir sızıntıda ülke topraklarına daha az zarar vermesi içinde, kalabalık şehir merkezlerine uzak tenha yerde olması da mantıklı.... Kriterler her şey mevkilere bakınca stratejik olarakta özenle seçilmiş olduğu belli....Lakin bizi en çok endişelendiren doğadan ziyade, GÜVENLİK ENDİŞESİ ? Özelliklede sabotajlara ve olası gerek terör saldırılarına, gerekse savaş halinde bir düşman taarruzuna karşı....

Malum dört bir tarafımız düşmanlarla çevrili bir ülkeyiz, Ortadoğu kaynıyor ve bunun tesiriyle bizim içerimizde kaynıyor..Dibimizdeki ülkelerde savaşlar var kaos var, ister istemez bize de yansıyor oradaki savaşlar çatışmalar....Kendi bir çok sağcı solcu terör örgütlerimiz var yıllardır mücadele ettiğimiz...Ülkemiz Sürekli örtülü saldırılar altındayken, özellikle MERSİN santralinin yeri ne kadar güvenli ? Olası bir sabotaja karşı?

Malum MERSİN ve çevre illeri ADANA HATAY vs tam kargaşanın ortasında olan kentler sürekli...Hdp' nin merkez ilçe belediye başkanlıkları kazanabilecek kadar alt yapısının olduğu büyükşehirlerdir bu iller...Bir çok solcu terör guruplarının da ,sağcı din motifli terör unsurlarının da rahatlıkla hücrelendiği bir kent ADANA VE MERSİN.... O yüzden güvenlik bakımından riskli bir bölge saldırılara karşı....Gerek uluslararası ajanların cirit attığı gerek terör örgütlerinin cirit attığı bir yer....

Açıkçası benim sahsi görüşüm biz bu tesisleri bunca terör örgütlerinin bulunduğu, iç dıs tehditler altındaki ülkemizde korumamız güvenliğini sağlamamız çok ama çok zor, ister mersinde ister Sinop ta ister başka şehirde olsun çok zor... Bu santraller sürekli bizim için tehdit tehlike arz edecek, Bizi sürekli diken üzerinde tutacaktır... Kendi içimizde dahi, bir sürü derin devlet yapılanmaları varken, Ergenekon, feto örgütü vb nice böyle gruplar grupçuklar varken çok RİSKLİ...

Peki, olası bir saldırıya sabotaja karşı en münasip yer nere olabilir? Bu tesislerin güvenliğini nasıl sağlama alabiliriz dersek, bana en mantıklısı AVRUPANIN DİBİNE bu tesisleri inşa etmemiz? Yani TRAKYAYA? EDİRNE, KIRKLARELİ vb Avrupa’nın en yakını illerimize ‘ki, mecburiyetten AVRUPA AMERİKA ve NATO bizzat korumak zorunda kalsın... Her hangi bir sızıntıda bizle beraber hatta bizden daha fazla ilk Avrupa etkileneceği için... Böylelikle hiç bir terör örgütü, sağcı solcu hangi renkte olursa olsun böyle bir çılgınlığa kalkışamaz ve olası bir savaşta da kimse o tesisleri vurmaya kalkamaz? Avrupa, Nato, Amerika'da buna müsaade etmez ve kendileri de böyle bir tahdit kozunu bize karşı kullanamaz... Tek sıkıntı Trakya’nın deprem kuşağında bulunması, deprem bölgesi olması... O sorunu da 9-10 şiddetinde depremlere dayanıklı şekilde güçlendirilmiş olarak santrali inşa edebilirler... Sonuçta Japonya’dan daha büyük deprem bölgesinde değiliz.... En az deprem hasarı olabilecek il ve ilçe seçilebilir Trakya’da...

Veya ikinci bir seçenek olarak, neden Ege’de bir çok irili ufaklı Ada’mız varken , o Adalardan birinde kurmuyoruz.... Hem ülkeye olası bir sızıntıda daha az zarar verir, hem güvenliğini sağlamak bir adada daha kolay olur, herhangi bir terör saldırısına karşı?

Son olarak eleştirim, bu projeyi yapacak ülke seçimine RUSYAYA? Ruslarla tarih boyunca çokça savaşmışız, en son soğuk savaştan beri ayrı bloktayız... Daha 8 ay önce savaşın eşiğine geldik, tekrar barıştık... İler dede stratejik hamlelerimizde sürekli karşı gelme ihtimalimiz olan bir ülke RUSYA? Bu tesisleri RUS firmalarına vermek ne kadar güvenilir... Uluslar arası anlaşmalar gereğinde, olası bir küsmemizde elektriği her şeyi keserler, yaptırım olarak....Burada en güvenilir şık JAPON firmasıdır JAPONLARDIR... Gerek tecrübeleri bakımından, gerekse yüzyıllardır hiç bir husumetimiz olmayan Japonların güvenirliği acısından...

MERSİNİ RUSLARA VERDİK, SİNOPU İSE JAPONLARLA ANLAŞMIŞTIK... LAKİN DAHA SÖZLEŞME İMZALANMAMIŞTIK... VE ŞİMDİ RUSLAR SİNOP'UDA İSTİYOR... İKİSİNİDE RUSLARA TESLİM ETMEK ÇOK SAKINCALIDIR KANAATİMCE, BARİ DENGE SAĞLANMALI BİRİNİ RUSLAR, DİĞERİNİ JAPONLARA YAPTIRMALIYIZ...

Tatbikî bizler Nükleer santral uzmanı değiliz, âcizane fikirlerimizi ve güvenlik endişelerimiz paylaştık... Muhakkak devletimizde bu hassasiyetleri tehlikeleri hesap etmiştir inşallah... En azından temennimiz bu yönde...

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.