Haberin Kapısı
2020-06-27 19:27:29

“Sana şüphe vereni bırak” hadisinin açıklaması

Cüneyt Varol

27 Haziran 2020, 19:27

Rasulullah (s.a.v.) "Sana şüphe veren şeyi bırak, şüphe etmediğini yap.” (Buharî,Tirmizî) buyurmaktadır.

Biri şüpheli, diğeri şüphesiz iki şey arasında kalırsan şüphesiz tarafı al, öteki tarafı bırak. Mümkün olduğu kadar şüpheli şeylerden kaç.
Herhangi bir şeyin şüpheli tarafı kalmasa dahi kalbin razı değilse yine alma, bekle. Zuhurata tabi ol. 
Bilhassa manevi emirle yasak olduğu bildirilen şeyi yapma, emre uy. Sanki o yapacağın şeyle hiç karşılaşmadın. 
Rabbine (c.c) dön, rızkını ondan bekle. Eğer O’nun (c.c) kapısına gitmek istemezsen seni hatırına bile getirmez.
Hak Teala (c.c) seni unutmaz. Kafirlerin bile rızkını verir. 
Seni hiç unutur mu? Yeter ki, sen O’nun (c.c) emirlerine uyasın. Gece gündüz O’nun (c.c) yolunda gitmeye gayret et. 
Sen mümin, muvahhid gece gündüz O’nun (c.c) kulluğuna bağlı olursan seni unutmaz ve rızkını bol bol gönderir.
Başka mana: Halkın sahip olduğu malı bırak, onlardan bir şey bekleme.
Kalbini onlara bağlama, ne onlardan kork ne de bir şey bekle. Senin için haram olmayan şüpheden de berî olan Allah’ın (c.c) helal gösterdiği şeyi al.
Her şeyi O büyük varlığa (c.c) bağlamalısın. İsteyeceğini O’ndan (c.c) istemelisin. Sonra, her şeyini O varlık (CC) verebilir. 
Ümidin ve korkun da O’ndan (c.c) olmalı. O büyük varlık (c.c) da Hak Teala (c.c) olduğunu bil.
Her varlığın yakasını O (c.c) tutmuştur. Halkın kalbi O’nun (c.c) emri ile çarpar. Şu, ayakta gezen varlıklara O (c.c) hayat verir. Onlardan sana bir iyilik gelirse, onlardan değil Hak’tan (c.c) bil. 
Onlar mallarının başına Hak (c.c) tarafından bekçi olarak konmuşlardır. Onlar bir nevi Hak (c.c) tarafından vekil olarak, mallarının başında beklerler.
Sana herhangi bir şey verilirse Hakk’ın (c.c) emri ile geldiğini anla. Verdiren ve verdirmeyen O’dur (c.c). Aziz Mevla (c.c) şöyle buyuruyor:
“Allah’ın (c.c) ihsanını isteyiniz. Allah’tan (c.c) başka çağırdığınız putlar size gıda vermezler. Rızkınızı Allah’tan (c.c) isteyiniz. O’na (c.c) yalvarınız. O’na (c.c) şükrediniz. Çünkü O’na (c.c) döneceksiniz. Kullarım benden sorarlarsa, yakın olduğumu söyle. Ben dua edenin duasını işitirim, bana dua ediniz ki, kabul edeyim.”
Sizi besleyen Allah’tır (c.c). O (c.c) metindir. Kuvvet sahibidir. Allah (c.c) dilediğine hesapsız rızık verir.

"Allah’ım! Bize helal rızık ver. Haram ile bizim aramızı uzak et. Bize fazlından, hayrından ve kurbiyetinden rızık ver. Kalplerimizi, sırlarımızı ve bütün uzuvlarımızı helal ile rızıklandır. Bize dünyada da, âhirette de güzellik ver ve cehennem azabından bizi koru. Âmin.”

Abdulkadir-i Geylani (K.S.)

-------------------
Kaynak
Futûh-ul Gayb

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.