15 temmuz Türkiye’yi işgal kalkışmasından yola çıkarsak, o karanlık geceyi düşünürsek sivil savunmanın, sivil organizasyonun , sivil direnişin ne kadar hayati önemde bir şey olduğunu bir kez daha gördük....
Peki, ne yapılmak istendi o gece amaç neydi, ? Bunun cevabını üç aşağı beş yukarı artık herkes biliyor, çıkacak bir iç savaşta başımıza gelecekleri etap... Çünkü bu filmi birçok Ortadoğu ülkesinde kaç defa izlemiştik, en son Suriye örneği hala sürüyor dibimizde... O yüzden tek tek olacakları başımıza gelecekleri tekrar tekrar yazmaya gerek yok. Malum tüm Ortadoğu ülkelerindeki toplumun yumuşak karınların aynısı, hatta daha fazlası zaten bizim ülkemizde mevcut ...Alevi- Sünni ,Kürt- Türk ,Kemalist- irticacı , Müslüm - gayrı Müslim vb say say bitmez bir çok eskiden beri böyle adlandırmalar yapıp kutuplaştırılmış , birbiriyle çatıştırılmış derin fay hatlarımız var...Daha diğer ideolojileri vs saymıyorum bile kendi aralarında bölünü nen birbirine düşman olan gerek sağ kesimden gerek sol kesimden...Toplumumuzu yıllardır böyle sürekli zehirlediler durdular ufak ufak bu günler için...Yani kısacası demem odur ki, bizim iç savaşımız işgalimiz vs tüm Ortadoğu ülkelerinin toplamından daha kanlı, daha yakıcı ve daha yıkıcı olurdu, şayet muvaffak olabilselerdi...Çok şükür bu küresel emperyal canavarlarla verdiğimiz bu mücadelede ilk raundu biz aldık,lakin daha bir çok rauntlar var bu kapışmada...Malum müsabakalarda ilk rauntlar genelde yoklama çekilir ilerleyen evrelerde rakipler son kuvvetleriyle yüklenir ve mücadele ilerleyen rauntlarda daha da kızışır....O yüzden rehavete kapılmadan savunmamızı güçlendirmemiz lazım ivedilikle, her türlü olasılıkları hesap ederek,en kötü olasılığa karşı bile....Çünkü tekrar tekrar gelecekler, daha şiddetli değişik değişik saldırı metotlarıyla...Taki yıldırıp bezdirene kadar, bizi yorup son hamleyi vurmak isteyecekler...Özelliklede rehavete kapılıp gaflette yakalamaya çalışacaklar...
Bu kabaca bilgilerden ön girişten sonra detaya gelmek istiyorum...Eskiden milli savunma derslerine ve eğitimlerine devlet daha çok önem verirdi,şimdiki teknoloji çağında fazla önemsenmez oldu bu eğitimler veya gevşetildi fazla öne çıkmadı gerek yazılı gerek görsel basında hakkettiği yeri bulmadı.... Oysa 15 TEMMUZ gecesi gördük ki, sivil savunma refleksiyle halk organize olup direnişe geçmeseydi, ne rehin alınan komutanlar kurtulabilirdi, nede Cumhurbaşkanı, başbakan veya polis bir başına bir bu HAİN saldırıyı bertaraf edebilirdi... Halkın savunma refleksi ve o muhteşem organize hareket etmesi bütünlüğü sağladı stratejik hamleler yaparak halkın stratejik hareketler yapmasını sağladı... Öyle kuru boş kalabalıklarla meydanlarda beklemedi halk, direk nerde sıkışma var oraya yoğunluk vererek bilinçli bir organizasyonla hareket etti ve nokta atışı yaptı adeta... Lakin bu lokal Ankara ve İstanbul’da oluşan bir durum olduğu için belki de, devlette bu iki şehre yoğunlaşabildi ve halkı yönlendirebildi oralarda... Çevre illerden yakın komşu illerden vatandaşlar bile İstanbul Ankara’ya o gece direnişe gittiler...
Şimdi soruyorum peki bu kalkışmayı erkene çekip paniğe kapılmasaydı darbeciler, sabaha karşı herkes uykusundayken olsaydı bu darbe veya bekledikleri destekler gelseydi diğer birçok askeri birlikte bunlara biat etseydi, daha kalabalık saldırsalardı uçak helikopter tank hatta ve hatta denizden gemilerle? O zaman bu halk ne yapabilirdi, sabah kalkmış iş işten geçmiş... Yani sabaha karşı yapsalardı yayınları kesebilselerdi gerek tv yayınlarını gerek internet erişimini halkın darbe yapıldığının farkına varması ile işin bitmesi bir olurdu... Halkı kim nasıl yönlendirecekti, halk nasıl tavır alıp nereye gidecek bu oyunu nasıl bozacaktı o zaman? Veya daha ötesi böyle bir iç savaş durumuna düştüğümüzde ne yapacağız nasıl savunma geliştireceğiz halk olarak, Nasıl organize olacağız?
O yüzden halkımız ivedilikle eğitilmeli hazırlanmalı bu saldırılara karşı vatan müdafaasında sivil direniş kuvveti olarak... Yoksa devlet bu hain saldırılarla tek başına baş edemez... Her türlü iç savaş fitnesine karşın veya istilaya karşın halk bilinçlendiril meliki hemen organize olabilsin, hangi durumda ne yapması gerektiğini bilebilsin...
İnanın bir daha böyle bir saldırıda ilk yapacakları iş iletişimi kesmektir! İletişim ise halkın organize olabilmesindeki en önemli etkendir... Maalesef teknoloji olarak güçsüz haldeyiz bu dijital saldırılarda, teknolojik saldırılarla isterlerse tüm iletişim sistemlerimizi felç'e uğratır çökertirler küresel güçler... O yüzden eski usul iletişimin alt yapısını en azından güçlendirmeliyiz... Nedir o eski usul, İMECE USULÜ HABERLEŞME?
Mesela işgal kalkışması gecesi milletin organize olmasındaki ve manevi cihat havasına bürünmesindeki en büyük etkenlerden biri ne idi? camilerden minarelerden yükselen insanı adeta vatan için şehadete davet eden SELALARDI? Öyleyse bu gibi dijital çöküntülere hatta ülke geneli elektrik kesintilerine karşın tüm camilerimize jeneratör alınması ve imamların bu gibi durumlarda mahallelerindeki, köylerindeki insanları bilgilendirme yönlendirme amaçlı duyuru yapabilmesi elzemdir....Bunu abarttığımı düşünler, geçen yıl Türkiye’nin bir çok ilinde neredeyse 24 saat eş zamanlı elektrik kesintisini unutmasın, hayatın nasıl felç olduğunu ? Böyle sabotajlar basit bir şeydir küresel saldırılarda iç savaş halinde bu tür sabotajlar ilk olası şeylerdir...
Muhtarlara gelirsek....Bu tip sivil savunma direnişlerinde organizasyonu yapacak halka en yakın isimler mahallelerdeki imamlar ve muhtarlardır...Belediyeler ve valilikle beraber irtibat halinde olan muhtarlar, halk ve devlet arasındaki bu organizasyonları istihbarat akışını sağlamalıdır, anında halkı bilgilendirip yönlendirerek...
Şimdi anladınız mı muhtarların sivil savunmanın adeta bel kemiğini oluşturduğunu ne kadar etkin olduğunu ve cumhurbaşkanı Erdoğan’ın neden son bir kaç yıldır muhtarlar toplantısını buluşmasını gelenekleştirmesini? Çünkü bu savaşın farkında olan cumhurbaşkanımız, bu günleri görerek muhtarları organize ediyor ve muhtarların milli birliğine katkı sunmak istiyor...Yoksa öyle oy vs için değil, öyle bir şey olsaydı eskiden yapardı bu tür işleri,son bir kaç yıldır değil.... Muhtarları vatan müdafaasında organize edebilmek için, bu günlere hazırlıyor....
DEVLETTEN İSTEDİĞİMİZ ACİLEN SİVİL SAVUNMAMIZI GÜÇLENRİP GELİŞTİRMELİYİZ ÇOK GEÇ OLMADAN....GEREKİRSE HER HANGİ BİR İÇ SAVAŞTA ESKİ DEŞİFRE OLMUŞ SİYAH KUVVETLER ,BEYAZ KUVVETLERİ YENİLEYİP,GEREKİRSE HER SULALEDEN HATTA HER AİLEDEN BİR SİVİLİ EĞİTMELİ OLASI SALDIRI DURUMLARINA KARŞI NASIL HAREKET EDİP NE HAMLELER YAPMASINI ÖĞRETMELİKİ ONLARDA AİLESİNİ AKRABALARINI YÖNLENDİREBİLSİN...
DİP NOT: ne zaman rahatlar biraz nefes alabiliriz bu saldırılar ne zaman hafifler? tahminim şu Amerika’daki seçimlerin bitmesinden yeni başkanlarının seçilmesinden bir kaç ay sonraya biter yeni başkanları kontrolü eline alıp müdahale edene kadar bu Amerika’daki neoconların fırsat bu fırsat diyip bu seçim boşluğunda pervasızca açıktan yaptıkları saldırılardır...ve bunu bu 6 ay boyunca değerlendirecekler bu boşluğu başardı başardılar başaramadıkları zaman, yeni başkan gelip tekrar Türkiye’ye yanaşacak bir nevi özürler gibi bunlara müdahale edip yeni bir sayfa açmaya çalışacak mecburen...Bu yüzden ocak şubata kadar bu tehlike saldırılar azdıkça azacak...Önümüzdeki 6 ay çok önemli...Ne yapabileceklerse bu zamanda yapmaya çalışacak var güçleriyle abanacaklar....
ALLAH c.c bu ümmetin birliği bozmasın, zalimlere karşı yekvücut olabilmeyi nasip eylesin... ÂMİN!