Aslında Dışişleri Bakanlığında çalışanların her birinin göreve başlarken şu ayetten imtihan edilmesini teklif ederim:
“Sen onların dinine uymadıkça ne Yahudiler ne de Hıristiyanlar asla Senden hoşnut olmazlar. De ki: “Gerçekten doğru yol, Allah’ın yoludur. Sana gelen bu ilimden sonra onların arzularına uyarsan, Sana Allah’tan ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.”
(Bakara Sûresi, ayet 2/120)
Ayetin son bölümündeki, “Sana gelen bu ilim/Kur’an’dan sonra onların arzularına/kanunlarına uyarsan, Sana Allah’tan ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.” Kelamı, Sevgili Peygamberimizi ve onun şahsında bizi uyarmak içindir.
Ayetin metni ve manası ezberletilmeli ve de bakanlığın giriş kapısının üzerine celi sülüs hattıyla yazıldıktan sonra iyi bir kaligraf tarafından Türkçe meali yazılmalıdır.
NATO’nun patronu olan, müttefikimiz Amerika, Yunanistan’ı devlet olmaktan çıkardı ve Amerika üssü haline getirdi.
Adaların hepsini envanterinden çıkardığı silahların mezarlığı yaptı.
F-35A uçaklarının 5 tanesinin parasından bir milyar 250 milyon dolarını peşin aldığı halde kaç yıldır vermediği gibi vermeyeceğini de söylüyor.
“Paramızı geri ver” teklifimizi de vermeyeceğini vermemekle cevaplandırıyor.
Askerlerimizin başına çuval geçiriyor.
Birleşmiş Milletlerin en güçlü kurallarından olan vize kuralına bile uymayarak Türkiye’nin görevli gönderdiği vizeli banka müdürünü hapse atıp birkaç ay sorgudan geçirip gönderiveriyor.
PKK’ya 20 bin TIR silah yardımı yapıyor ve biz ondan yardım bekliyoruz.
NATO üyesi olan Almanya’daki PKK’lı sayısı Finlandiya’dakilerden kat kat fazla.
Avrupa’ya konferans vermek için gittiğimde toptancılık yapan bir Türk işadamı anlatmıştı:
“ İngiltere’deki bir Türk işadamı, Türkiye’den bir gemi dolusu mal alıyor.
Aldığı malların üzerinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kısaltması olan T.C. yazısı olduğundan, İngiltere’deki işadamının bürosuna PKK’nın temsilcilerinden bir arabalık adam gelir ve “Eğer o mallar gemiden iner ve İngiltere gümrüğünden içeri girerse deponu yakacağız” derler. O işadamı bana telefon etti ve “Ben satın alıp bizim ülkenin gümrüğünden geçirip-satıp parasını gönderdim” demişti.
Yani, NATO üyesi İngiltere hükümetinin görmezden gelmesi olmadan bu tehdidi yapamazlar.
Televizyonlardan görürsünüz, Avrupa başkentlerinde yaptıkları yürüyüşlerde nasıl destek gördüklerini.
Hepsi NATO üyesi bunların.
Bu gavurlar yalnız bize yapmıyorlar bu dönekliği.
Rabbimiz haber verir:
“… Onlar bile bile yalan üzerine yemin ederler.” (Mücadele Sûresi, ayet 58/14)
“Allah’ın onların hepsini dirilttiği günde, size yemin ettikleri gibi Allah’a yemin edecekler ve kendilerini bir şey zannedecekler. İyi bilin ki onlar yalancıların ta kendileridir.” (Mücadele Sûresi, ayet 58/18)
Ahirette bile yalan söyleyip yemin edeceklerinden haber verir.
Rabbimiz, ayetinde “Lem yelid ve Lem yüled/Allah, doğurmadı, doğmadı” dediği halde bunlar, “İsa, Allah’ın oğludur” demeye devam ediyorlar.
Rabbimiz, bu gavurların kalplerinin taşlardan daha katı olduğunu haber (Bakara 74) verdiği gibi Meryem Sûresi’nde:
“Rahmân çocuk edindi” dediler.
Yemin olsun ki çok kötü bir şey yaptınız.
(Bu sözden) Neredeyse gökyüzü çatlayacak, yeryüzü yarılacak ve dağlar devrilecekti.
Rahmân’a çocuk iddia ettiler diye.
“Çocuk edinmek Rahmân’a yaraşmaz.” (Meryem Sûresi, ayet 19/88-92)
“İsa, Allah’ın oğludur” iftirasından gökyüzü, yeryüzü ve dağların bile çatlamaya geldiğini haber verirken bunlar, gavurluklarından dünyada semirme, sömürme, öldürme, talanlar yapıyorlar, ahirette de yine yalan yeminleriyle Allah’ı kandırmaya çalışırken kendilerini cehennemde buluyorlar.
“Müslüman da yalan söyler” derseniz, ben de kastettiğimin, İslam’a göre Müslüman sayılan kişi olduğunu söylerim.
En seçkin üniversitelerimizden Boğaziçi’ni kazanan bir kızımız, Kenan Işık (Allah şifalar versin)’ın yönettiği “Kim Milyoner Olmak İster” yarışmasında “Sultanahmet Camii nerededir?” Seçenekler, İstanbul, Konya, Erzurum, Kayseri.
Kızımız galiba Konya demişti. Yani bilememişti.
Aynı kızımıza “Notre Dame” kilisesi nerededir diye sorulsaydı…
“İmanın şartlarını sayın” desek, kaç Müslüman sayabilir?
Veya 24 saatlik yaşantısında, Müslümanlarımızın söz ve eylemlerinin kaçta kaçı İslam’a göredir ve kaçta kaçı yukarında sayılan müttefiklerimize göredir?
Veya ilkokuldan üniversite sona kadar materyalist açıdan okutulan derslerin içinde İslam hakkında okutulanlar yüzde bir olabilir mi?
Yetkili biri cevap versin!