Haberin Kapısı

Allah’ı Bilmek

İSLAM VE KÜLTÜR

• Tövbe küçük bir kurtcağızdır. Aşk ise ejderha gibidir. Tövbe halkın sı­fatı, aşk ise Allâh’ın sıfatıdır.

• Gerçekten de aşk, kimseye niyazı ve ihtiyacı olmayan Allâh’ın sıfatlarındandır. Ondan başkasına âşık olmak geçici bir hevestir. [1]

• Çünkü mecazî aşk, dıştan süslüdür. Güzel görünür, dışı nur saçar, içi dumanla doludur.

• Nur gitti de duman meydana çıktı mı, mecazî aşk solar, donuverir.

--------------------------

[1] Bu beyitlerde aşk üzerinde duruldu. Mesnevî’nin bir çok yerlerinde geçen aşkı, anlatmaya ve tarif etmeye imkan olmamakla beraber, hiç olmazsa yanlış anlaşılma­ması için bu konu üzerinde biraz düşünmek gerekir. Sayın okuyucularım bilirler ki aşk, mecazî ve hakîkî olarak iki yönden mütalaa edilmektedir:

Mecazî aşk, maddî ve cismanî aşktır. Yani insanların kadın, erkek birbirlerini be­ğenmeleri, sevmeleridir. Hakîkî aşk ise, Hakk’a karşı duyulan sevgidir. Daha doğ­rusu mecazî aşk, yaratılmışlara karşı duyulan aşk ve hakîkî aşk ise yaratana karşı duyulan aşktır. Mecazî aşk fanîdir. Gelip geçicidir. Hakîkî aşk ebedîdir. Sonsuzdur. Cenab-ı Hakk’ı sevmenin, onu düşünmenin, onu gönlünde hissetmenin zevki, bütün zevklerin üstündedir. Bu zevke erenler, ölümden de korkmazlar. Çünkü ölüm, Allâh’ı bileni, tanıyanı yok edemez. Çünkü bu bilmenin ve tanımanın mahalli gönüldür, ruhtur. Ruh ise ilahî bir emirdir. Ölüm onun halini değiştirir. Meşgale ve gailelerini sona erdirir. Bedene ait ızdıraplardan onu kurtarır. Daha doğrusu onu, beden kafesinde mahpus olmaktan kurtarır. Allâh’ı bilmeyenler, tanımayanlar sonlarının top­rak olduğunu düşünerek korkarlarken, Allâh’ı sevenler, ölümle yok olmak şöyle dursun, ölümü bir kurtuluş, Allâh’a kavuşma olarak bilirler. Hatta ölüme seve seve gi­derler: “Benim ölümümde hayat vardır.” derler. Bu hususta etraflıca bilgi almak iste­yenler: Şefik Can’ın, Ötüken Yayınevi’nin bastığı Hz. Mevlana kitabında “Mevlana’da Aşk” bölümünü okusunlar.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.