Haberin Kapısı

Ölen Kişinin Ardından Yapılması Gereken Şeyler

İSLAM VE KÜLTÜR

Meyyitin gözleri neden açık kalır? Merhumun yüzü öpmek doğrumu? Ölenin arkasında kaç gün yas tutulur? Ölümü haber vermenin caiz olan şekli nasıl olmalı? Ölenin arkasından yaka paça yırtmak, ağıt yakmak haram mı? Ölüm ve musibet anında söylenecek sözlerin hadislerle cevabı.

Ölenin gözlerini kapatmak ve ona dua etmek

“ ... Ümmü Seleme r.anha şöyle demiştir : Rasûlullah s.a.v Ebu Seleme'nin yanına girdi. Gözleri açık kalmıştı, gözlerini kapattıktan sonra şöyle dedi : Ruh kabzedildiği vakit göz arkasından bakar. Aile halkından birtakım kimseler feryad edince şöyle buyurdu : Sizler kendi hakkınızda hayırdan başka bir şeyle dua etmeyiniz. Çünkü melekler söylediklerinize amin derler. Sonra şöyle buyurdu : Allah'ım Ebu Seleme'ye mağfiret buyur. Onun hidayete erdirilmişler arasındaki derecesini yükselt. Geriye bıraktıkları üzerine ondan sonra yerini tutacak başkalarını ihsan et. Bize de, ona da mağfiret buyur ey alemlerin Rabbi. Kabrinde ona genişlik ver ve orayı onun için nurlandır. "

Ölenin bütün bedenini örtmek

“ ... Aişe r.anha dan. O şöyle demektedir : Rasûlullah s.a.v vefat ettiğinde bir Yemen kumaşı ile üzeri örtüldü."

Hadisi Buhari ve Müslim Sahih'lerinde, Beyhaki (III, 285) ve başkaları rivayet etmişlerdir.

Gerektiğinde ölenin yüzünü açmak, onu öpmek

“ ... Cabir b. Abdullah r.a'dan rivayet edilmiştir. O şöyle demektedir : Babam öldürüldüğünde yüzü üzerindeki örtüyü açarak ağlamaya başladım. Bu işi yapmamı söylediler. Peygamber s.a ise bana böyle davranmayı yasaklamadı. [ Peygamber s.a.v’in emri üzerine kaldırıldı.] Halam Fatıma ağlamaya başladı. Peygamber s.a.v : ağlıyormusun ya da ağlama, dedi. Melekler siz onu kaldırıncaya kadar kanatlarıyla onu gölgelendirip durdu."

Hadisi Buhari, Müslim, Nesai, Beyhaki ve Ahmed (III, 298) rivayet etmişlerdir. Fazlalık Müslim ve Nesai'ye aittir.

“ ... Aişe r.anha'dan rivayet edilmiştir. O şöyle demiştir : Ebu Bekr r.a Sulh denilen yerdeki evinden atı üzerinde geldi ve mescide kadar girdi. [ Ömer de insanlara konuşma yapıyordu. ] Babam insanlarla konuşmadı. Nihayet Aişe r.anha'ın yanına girdi. Peygamber s.a.v’e doğru yürüdü. Üzeri çizgili bir Yemen kumaşı ile örtülü idi. Yüzünü açtı, sonra üzerine eğilerek [ gözlerinin arasından ] onu öptü. Sonra da ağlayıp, dedi ki : Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın Peygamberi. Allah seni iki defa öldürmeyecektir. Üzerinde yazılmış bulunan ölümü tatmış bulunuyorsun. Bir rivayette de şöyle denilmektedir : Sen artık sonrasında ölmeyeceğin ölümü öldün."

Hadisi Buhari (III, 89), Nesai (I, 260-261) rivayet etmiş olup, fazlalık onun naklettiği rivayetlerin birisindedir. İbn Hibban Sahih'inde (2155), Beyhaki (III, 406) ve başkaları da rivayet etmişlerdir.

“ ... Aişe r.anha'dan rivayet edilmiştir : Peygamber s.a.v Osman b. Maz'un'un yanına - öldükten sonra - girdi. Yüzünü açtı, sonra üzerine kapanarak onu öptü ve ağladı. O kadar ki gözünden yaşlar aktığını gördüm."

Hadisi Tirmizi -sahih olduğunu belirterek- (II, 130), Beyhaki ve başkaları rivayet etmiştir. Ayrıca bu hadisin hasen bir sened ile bir şahidi daha vardır. Bunun için Mecmau'z-Zevaid (III, 20)'ye bakılabilir.

“ ... Enes r.a'dan dedi ki : Rasûlullah s.a.v ile birlikte Ebu Seyf'in yanına girdik. - Ki bu zat - Peygamber efendimizin Mariye'den oğlu olan - İbrahim a.s'ın süt annesinin kocası idi.- Rasûlullah s.a.v İbrahim'i aldı, öptü, kokladı. Daha sonra onun yanına girdik, bu sefer İbrahim son nefeslerini veriyordu. Rasûlullah s.a.v'in gözünden yaşlar akmaya başladı. Abdu'r-Rahman b. Avf ona : Sende mi ağlıyorsun ey Allah'ın Rasûlü dedi. Peygamber şöyle buyurdu : Ey Avf'ın oğlu ! Bu bir rahmettir - dedikten - sonra bir daha gözlerinden yaş aktı ve şöyle dedi : Şüphesiz göz yaş akıtır, kalb üzülür. Bununla birlikte biz de Rabbimizin razı olduğundan başka bir şey söylemeyiz. Gerçekten ey İbrahim biz senden ayrıldığımızdan ötürü üzülüyoruz."

Ölenin yakınlarının sabırlı olmaları ve kadere rıza göstermeleri

Çünkü Yüce Allah şöyle buyurmaktadır : " Andolsun ki sizi biraz korku, biraz açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden yana eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele. Onlar kendilerine bir musibet gelip çattığında : Muhak­kak biz Allah'ınız ve muhakkak biz O'na dönücüleriz, derler. İşte Rablerinden bir mağfiret ve bir rahmet hep onların üzerindedir ve onlar doğru yola erdirilenlerin ta kendileridir." Bakara : 155 -157

“ ... Enes b. Malik r.a dan. Rasûlullah s.a.v bir kabrin yanıbaşında ağlayan bir kadının yanından geçti. Ona : Allah'tan kork ve sabırlı ol, dedi. Kadın : Beni rahat bırak. Çünkü benim başıma gelen musibet sana gelmedi dedi. Enes dedi ki : Kadın peygamberi tanımamıştı. Ona : Bu Rasûlullah s.a.v’dir denilince, adeta ölür gibi oldu. Rasûlullah s.a.v’in kapısına geldi. Kapısında kapıcıları görmedi. Kadın ey Allah'ın Rasûlü ben seni tanıyamadım deyince, Rasûlullah s.a.v : Sabır birinci anda gösterilir, diye buyurdu. "

Hadisi Buhari (III, 115-116), Müslim (III, 40-41 - Beyhaki : IV, 65 rivayet etmişlerdir.

Çocukların ölümü üzerine sabretmenin ecri

“ ... Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Müslümanlardan herhangi bir kimsenin üç çocuğu ölürse - yeminin gereği dışında - ona ateş dokunmayacaktır." 

Hadisi Buhari, Müslim ve Beyhaki : IV, 67) rivayet etmişlerdir.

“ ... Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v buyurdular ki : İki müslüman - yani karı ve koca - nın henüz ergenlik yaşına erişmemiş üç çocuğu ölürse, mutlaka Allah onları da, anne - babalarını da rahmetinin lütfuyla cennete koyar. Peygamber devamla buyurdu ki : Ve cennet kapılarından bir kapı üzerinde bulunurlar. Onlara : Cennete girin denilir, onlar hayır anne - babamız gelinceye kadar girmeyiz. Onlara : Siz de anne ve babanız da Allah'ın lütuf ve rahmeti ile cennete giriniz denilir."

Hadisi Nesai (I, 265), Beyhaki (IV, 68) ve başkaları Ebu Hureyre'den rivayet etmişlerdir. Senedi Buhari ve Müslim'in şartına göre sahihtir.

“ ... Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v buyurdular ki : " Herhangi bir kadının üç çocuğu ölürse, mutlaka o çocuklar o kadın için ateşe karşı bir perde olurlar. Bir kadın: Ya iki kişi diye sordu. Peygamber : İki kişi dahi olsa diye buyurdu."

Hadisi Buhari (III, 94), Müslim, Beyhaki (IV, 67), Ebu Said el-Hudri (r.a)'dan rivayet etmişlerdir.

“ ... Abdullah b. Amr'dan r.a dan. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Allah mü'min kulunun yeryüzünden çok sevdiği bir varlığını alınır da - o kul - sabreder ve onun ecrini Allah'tan bekleyecek olursa, o kuluna cennetten başka bir mükafat vermeye razı olmaz."

Ölüm ve musibet anında söylenecek söz

“ ... Ümmü Seleme r.anha şöyle demiştir : Ben Rasûlullah s.a.v’i şöyle buyururken dinledim : Müslümana bir musibet gelip çatar da Allah'ın kendisine emrettiği şekilde : " İnna lillah ve inna ileyhi raciun “ “ Şüphesiz ki biz Allah’tan geldik ve yine O’na dönücüleriz “ - der ve akabinde - Allah'ım bu musibetimde bana ecrimi ver ve bana onun yerine ondan daha hayırlısını ver " diyecek olursa, şüphesiz Allah da ona ondan hayırlısını verir. - Ümmü Seleme - dedi ki : Acaba hangi müslüman Ebu Seleme'den benim için daha hayırlı olur. O Rasûlullah s.a.v’e hicret eden ilk ailedir. Sonra bunu ben lafzan da söyledim. Yüce Allah bana onun yerine Rasûlullah s.a.v’i verdi. - Ümmü Seleme - dedi ki : Rasûlullah s.a.v bana, beni kendisine istemek üzere Hatıb b. Ebi Beltaa'yı gönderdi. Ben : Benim kızım var ve ben çok kıskanç bir kadınım dedim. Şöyle buyurdu : Onun kızına gelince, Allah'a kızının kendisine ihtiyacının kalmaması için dua ederiz. Ayrıca Allah'a kıskançlığı gidermesi için de dua ederim diye buyurdu."

Hadisi Müslim (111, 37), Beyhaki (IV, 65) ve Ahmed (VI, 309) rivayet etmişlerdir.

Ölen için üç günden fazla ağlamamak ve yas tutmamak

“ ... Abdullah b. Cafer r.a'dan. Şöyle dedi : Peygamber s.a.v yanlarına gelmek üzere Cafer'in ailesine üç gün mühlet verdi. Sonra yanlarına gidip şöyle dedi : Artık bu günden sonra kardeşim için ağlamayınız..."

Hadisi Ebu Davud (II, 194), Nesai (II, 292) rivayet etmiş olup, senedi Müslim'in şartına göre sahihtir. Ahmed bundan daha geniş olarak rivayet etmiştir.

Kadın sadece kocası için dört ay on gün yas tutar

“ ... Zeyneb bintu Ebi Seleme haber verip şöyle demiştir : Ben peygamberin zevcesi olan Ümmü Habibenin yanına girdim.Ümmü Habibe şöyle dedi : Ben Resulullah s.a.v’den işittim buyurdular ki : Allah’a ve ahiret gününe iman eden bir kadına kocasından başka bir ölü için üç günden başka yas tutması helal olmaz. Lakin kadın, kocasının ölümü için dört ay on gün yas tutar. “

Buhari : 3.c.1208.s

Ölenin arkasından yaka yırtarak saç yolarak ağlamanın haram oluşu

“ ... Ebu Malik el-Eş'ari'den. Resulullah s.a.v buyurdular ki : Ümmetim arasında dört husus vardır ki bunlar cahiliye işlerinden olup, onları terk etmeyeceklerdir : Şan ve şerefle öğünmek, neseblere dil uzatmak, yıldızlar ile yağmur yağmasını dilemek ve ağıt yakmak. - Devamla - buyurdu ki : Ağıt yakan kadın eğer ölümden önce tevbe etmeyecek olursa kıyamet gününde üzerinde katrandan bir şalvar ve uyuzdan bir gömlek olduğu halde ayakta bekletilecektir."

Müslim : 3 / 45 - Beyhaki : 4 / 63

“ ... Ebu Hureyre r.a dan. Resulullah s.a.v buyurdular ki : İnsanlar arasında iki husus vardır ki bunların onlarda bulunması bir küfürdür : Nesebe dil uzatmak ve ölene ağıt yakmak."

Müslim : I, 58 - Beyhaki : IV, 63 ve başkaları rivayet etmişlerdir.

“ ... Ebu Hureyre r.a dan. Rasûlullah s.a.v’in oğlu İbrahim vefat edince Üsame b. Zeyd feryad etti. Rasûlullah s.a.v buyurdular ki : bu - yaptığınız iş - benden değildir. Feryad eden bir kimsenin hiçbir hakkı yoktur. Kalb üzülür, göz yaş akıtır, fakat Rabbı gazablandıracak bir iş yapılmaz. "

İbn Hibban : 743 - Hakim : 1 / 382

“ ... Ümmü Atiye'den şöyle dedi : Rasûlullah s.a.v bizden, bey'at ile birlikte ağıt yakmamak üzere söz aldı. Bu hususa aramızdan - bey'at’te bulunan kadınların - sadece beş tanesi vefa gösterdi, bağlı kaldı : - bunlar - Ümmü Süleym, Ümmü el-Ala, Ebu Sebre'nin kızı ve Muaz'ın hanımı ya da Ebu Sebre'nin kızı ve Muaz'ın hanımı. "

Buhari (III, 137), Müslim (III, 46) Beyhaki (IV, 62) ve başkaları rivayet etmişlerdir.

“ ... İbn Mesud'dan Peygamber s.a.v şöyle buyurmuştur : Yanaklarına vuran, yakalarını yırtan ve cahiliye davasını güden bizden değildir."

Buhari : 3.C.1220.S - Müslim (I, 70), İbnu'l-Carut (257), Beyhaki (IV, 63-64)

« ... Ebu Burde b. Ebi Musa r.a şöyle demektedir : Ebu Musa bir ağrıya tutuldu ve bunun sonucunda bayıldı. Başı yakınlarından hanımının göğsünde idi. Hanım­larından bir kadın feryad etti. Ona hiçbir şekilde cevap veremiyordu. Kendisine gelince şöyle dedi : Ben Rasûlullah s.a.v’in uzak olduğunu belirttiği kimselerden uzağım. Çünkü Rasûlullah s.a.v ölüm musibeti karşısında sesini yükselten, saçlarını traş eden, - elbiselerini - yırtan herkesden uzak olduğunu belirtmişti."

Buhari (III, 129), Müslim (I, 70), Nesai (I, 263), Beyhaki (IV, 64)

Ölümü ilan etmenin yasaklığı

Değerli müslümanlar ! bu konudaki yasak olan şey ; Minare ve benzeri şeyler vasıtasıyla - sela vererek - ölenin haberini vermektir............................ Çünkü bu bir çeşit na'y’dır... - yani, ölümü yasak olan bir yolla ilan etmekdir.

“ ... Huzeyfe b. el -Yeman r.a dan ; Onun bir cenazesi oldu mu kimseye bunu haber vermeyiniz, derdi. - Ve devamla - : Çünkü ben bunun bir na'y olacağından korkuyorum. Çünkü Rasûlullah s.a.v’i na'yi yasaklarken dinledim."

Tirmizi : 2 / 129 - İbn Mace : I / 450 - Ahmed : 5 / 406 - İbn Ebi Şeybe, Musannef : IV, 98'de) rivayet etmiş olup, Hafız İbn Hacer'in Fethu'l-Bari'de dediği gibi senedi hasendir.

Ölümü haber vermenin caiz olan şekli

Değerli müslümanlar! Beraberinde cahiliye türü ölümü haber verme şekli bulunmadığı sürece ölümün ilan edilmesi caizdir.

Yani ölüyü gasletmek, kefenlemek, namazını kılmak ve benzeri hususları hakkıyla yerine getirecek kimseleri haberdar etmek caizdir.

“ ... Ebu Hureyre r.a'dan. Rasûlullah s.a.v, öldüğü günü Necaşi'nin ölüm haberini verdi. Namazgaha çıktı, ashabı saf halinde dizdi ve onlara dört tekbir getir - ip cenaze namazını kıl - dı."

Buhari, Müslim ve başkaları rivayet etmiştir.

“ ... Enes r.a'dan dedi ki : Peygamber s.a.v buyurdu ki : Sancağı Zeyd aldı, o da isabet aldı. Sonra Cafer aldı, o da isabet aldı. Sonra Abdullah b. Revaha aldı, o da isabet aldı. - Bu arada Rasûlullah s.a.v’in gözlerinden yaş akıyordu.- Sonra sancağı Halid b. Velid - onların başına geçmesi hususunda tarafımdan - emirliği tayin edilmeksizin aldı ve ona zafer nasib oldu." Buhari rivayet etmiş

DERLEYEN: TACUDDİN EL - BAYBURDİ

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.