Haberin Kapısı
2021-05-13 00:10:20

Semavi Dinlerin Üç Makul Din Adamından Ortak Konferans

İrşad Seyda

13 Mayıs 2021, 00:10

Bu savaş günlerinde üç Semavi Dinin üç makul din adamı ortak konferans düzenlediler

ىا اهل الكتاب تعالوا الى كلمة سواء بىننا وبىنكم

Ey Kitap Ehli!

Sizin ve bizim aramızda ortak olan bir kelimeye sizi davet ederim. Allah(c.c.)'a ortak koşmayalım, bazılarımız diğerlerini rab edinmesin(Al-ı İmran ,64)

Nasıl ki biz Müslümanların aşırıları ve mutedilleri varsa Hristiyan ve Yahudiler arasında da aynıları var artık.

Felsefenin onlara son beş yüz yıllık saldırısıyla değişime uğradılar kısmen.

Felsefe de nihayet kısıtlı ve son noktada aciz insan aklı da olunca küresel çapta bir keşmekeşlik ve kaos ta oluştu ama eski taassub asırlarından daha farklılar Batılılar.

Düşünenler var, diğer din ve medeniyetleri araştıranlar var.

İsrail şiddeti bunları görmezden gelmesin. Kaldı ki yarısı İsrail'e ve onun Filistinlilere uyguladığı vahşete karşı.

Racheal bir Amerikalı bayan olarak geldi ve Filistinlilere destek verirken İsrail tankları altında can verdi genç yaşında.

O zamanki Mekke Müşriklerine ve bazı aşırı Yahudi ve Hristiyanlara hitap eden ayetleri genelleştirmek hatadır.

Kaldı ki ayetlerde bile Ehl-ı Kitap ikiye ayrılır.

Bazıları sahtekar ve kötü olarak vasıflandırılırken bazıları da dürüst olarak övülür, yumuşak bir kalbe ve merhamete (hanan, re'fet) sahip oldukları ifade edilir..

İsrail'e karşı olan Yahudiler var. Nuhiler var. Derler ki Müslümanlar arasında da iyiler çok.

Uniterian Hristiyanlar var. Hz İsa bir insandır, peygamberdir, ilah değildir diyenler var.

MEDİNE TOPLUMU DEMOKRATİK TOPLUMA BENZER MEKKE İSE DİKTAYA, TOTALİTERİZME VE BASKICI REJİMLERE BENZER

Menfi gelişmelerin yanında müsbet gelişmelerin de aynı anda olduğu bir zamandayız.

Tüm insanlık olarak yüz, iki yüz, beş yüz yıl önceki gibi değildir şartlar.

Onun için dikkat ve hassasiyet gerekli ki müsbet gelişmelerin önü kesilmesin.

Politikacılar, din adamları ve cemaatler şiddet, korkutma, biz-siz ayrışımı dili ile çok zararlara yol açacaklar.

BİR DERVİŞİN YUFKA YÜREĞİNE MUHTACIZ

Hz. İsa’nın da güzel ifadesiyle "Hepinizin ihtiyaç duyduğu şey sevgidir"

Hz. Ali: Tüm Müslümanlar benim din kardeşimdir. Müslüman olmayanlar da hilkatten/yaratılıştan kardeşlerimdir(Hz. Âdem ve Havva'nın çocuklarıyız)

Bediuzzaman: Tüm Müslümanlar benim din kardeşimdir, Müslüman olmayanlar da benim tin(aynı topraktan olduğumuzdan ) kardeşlerimdir.

Şeyh Nurullah El-Cezeri:

Yeryüzü yurdumun her bir köşesinde yaşayan insan kardeşime!

Yunus Emre:

Gelin tanış olalım

İşi kolay kılalım

Sevelim sevilelim

Dünya kimseye kalmaz.

İşte veliler, sufi erenler böyle engin bir yüreğe sahipler.

Şeyh Ahmed El-Cezeriler, Cami'ler, Rabia Adeviyyeler, Şiraziler aynı şeyleri söylerler şiirlerinde.

Lütfen çöl Bedevilerinin vahşet ve çekişme ile dolu aşirer/klan hayatlarının sonucu olan şiddet, sertlik ve kabalık ile malul dilinden uzak duralım.

Türkün de, Kürdün de, Acem ve Arabın da Bedevisi vardır.

İbn Haldun'un da ifadesiyle onların çöl ve aşiret şartlarından, kavgalarından gelen kültür İslam değildir.

Hz. Allah, Musa (a.s.)'yı Firavun'a gönderirken ona şunu dedi:

فقولا له قولا لىنا

Ona yumuşak bir söz söyleyin (Taha,44)

Bir sufinin, bir velinin yufka yüreğinden süzülen dile ihtiyaç var.

Tasavvuf adabı ve terbiyesidir bu... Yüzlerce yıllık tecrübeden süzülüp gelen... Yeni yetme, köksüz, karmaşık ve zararlı akımlar yanıltmamalı. Yoksa kaos ve felaket bitmez.

Radikal Şia veya radikal İslamcıların öfkeli ve sert dili müsbet gelişmelere darbe vuruyor.

Bu noktada Mevlana, Bediuzzaman, Nurullah Efendi gibi İslam büyüklerinin, din büyüklerinin nezaket, merhamet, sevgi içeren ve insanlığın ortak aile olduğu mesajlarına göre hareket edilmesi hem İslam dünyasının hem insanlığın geleceği açısından önem taşıyor.

Bu asrın ihtiyacı ve içtihadı buna mebnidir.

Yeni tehditler var ama aynı zamanda yeni fırsatlar da var.

Bu noktada Doğuyu Batıyı iyi bilen zülcenaheyn /çift kanatlı âlimlere ihtiyaç çoktur. Yoksa bilgisi yetersiz yarım hocalar ve yarım yazarlar hem dinden soğutur hem de büyük zararlara yol açarlar.

Elbetteki hak din İslam’dır ama mesajı başkalarına ulaştırmak için Demokrasiyi totaliterizmden ve diktatörlükten ayıran farkı görmek gerek.

Mekke’de dikta, totaliterizm ve zalim bir idare olunca Hz. Muhammed oradan ayrılıp daha yumuşak şartların olduğu ve günümüzdeki demokratik topluma benzeyen Medine’ye göç etti

Zamanla demokratik toplumdan daha üst seviyeye, daha insani ve İslami bir seviyeye gelirler.

Medine'de de müşrikler vardı, Yahudi ve Hristiyanlar da vardı ama farklılıkları kabul ediyorlardı.

Hz Muhammed Medine'ye geldiğinde Müslüman nüfus müşrik, Yahudi ve Hristiyanlardan daha azdı.

AVRUPADA YAPACAĞINIZ FAALİYETİ ÇİNDE, SURİYEDE, SADDAMIN IRAKINDA, KUZEY KOREDE, TÜRKİYEDE TEK PARTİ DÖNEMİNDE, MISIRDA VEYA ESKİ SOVYETLERDE YAPAMAZSINIZ

Hatta yüzyıldır bizde de, Türkiye’de demokrasi ve insan hakları tam oldu mu?

Olduysa neden dindarlara ve Kürtlere bu kadar baskı uygulandı ve acılar çektirildi?

Tek tip ulus dayatmasının silah zoruyla uygulandığı anti demokratik, sözde demokrasi, darbelerle malul ve oligarşik bir yapı değil miydi?

Bizde olan yarı demokratik, tam oligarşik ucube bir bir yapı oldu.

Ne Avrupa, ne Müslüman ne sosyalizm.

İbn Hayyam'ın deyimiyle ne tam kâfir ne tam Müslüman...

Bir elde kadeh bir elde Kur'an...

Peki bizleri de ve bir çok kimseyi de mağdur eden bu anti demokratik ve insan haklarına ters yanlışlıklara değinmeyecek miyiz ki iyiye, güzele doğru evrilsin Eski Ahitteki, Tevrat’taki Leviathan Ejderhası tarzı ucube pratik.

İsrail'e karşı olan Yahudiler vah Muhammed de büyük peygamberlerden biridir diyen Hiristiyanlar var, onlardan Müslüman olan yazarlar, filozoflar ve sade vatandaşlar çoktur.

Garaudy, Muhammed Ali, Meyerovitch, Lings, Shoun, Massignon sadece bilinen bir kaç tanesidir.

İsrail anti demokratik, koyu Yahudiliğe dayanan, dini esaslara dayanan ırkçı bir devlettir. Hepsini ona kıyaslamak yanıltır. Tabi ki Batılı Devletler de onu şımartıyor ama dediğimiz gibi toplumlar ve devletlerarasında farklar vardır.

Fransa'da yaşayan bir Fransız asıllı Nakşi mürşidin İslam’la ilgili yazdığı kitap daha geçen yıl bir milyondan fazla sattı tüm Fransa çapında..

İslam, Musevilik ve Hristiyanlık - Sohbet 

ÖNEMLİ NOT: TÜRKÇE ALTYAZI İLE İZLEMEK İÇİN LÜTFEN VİDEONUN ALTYAZI SEKMESİNE TIKLAYINIZ.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.