Kurnazlık ve Zeka

‘Şark kurnazlığı’, başkalarını yanıltarak, belli etmeden kandırarak istediğini elde etmeyi belirten bir deyimdir.

EĞİTİM 21.07.2020, 01:31 21.07.2020, 01:43 Ramazan Peri
Kurnazlık ve Zeka

Aklı var, ama fikri yok’ deyimi de, düşünmeden hareket eden insanların yaptıkları için kullanılır.

‘Zekâ’ sözcüğünü ise bir konuda, bir alanda, bir işte ‘yapılması gerekeni, yapılması uygun zamanda, yapılması uygun yerde, sonucu başarılı olacak biçimde yapma’ anlamında kullanırız.

Böyle davranmayanlar ‘akılsız’, ‘düşük zekâlı’, ‘zekâ fukarası’ olarak nitelendirilir.

Kurnazlık’ ile ‘zekâ’ arasındaki fark ‘zaman ölçeğinde’ ortaya çıkar. ‘Kurnazlık’; zaman içinde ortaya çıkıp yapanı güç durumda bırakırken ‘zekâ’; zaman içinde yapanın ‘akıllı olduğunu’ daha iyi kanıtlar.

Kurnazlığı zekâ sanıp, zekâ yerine koyup ödüllendiren kültürler hiçbir zaman kalıcı başarılara ulaşamazlar. Bu kültürler içinde yaşayan insanlar günü birlik yaşar, yüzeysel değerlendirmelerle avunur, basit başarılarla hayatını sürdürür. Onun için de ‘sayıya dayanan insan gücü’nün ‘evrensel etkinlik alanında’ hiçbir önemi yokken ‘yetkinliğe dayalı insan gücü’ her alanda ‘etkinliğini, üreticiliğini, yaratıcılığını’ sürdürür.

ÇOK YÖNLÜ BİR ZEKÂYI, PROBLEM ÇÖZÜMÜNDE TANIYABİLİRİZ:

1. Fark etme, (bunun için duyarlılık ve kabul edebilme gereklidir.)

2. Kavrama, (bütünlük algısı ve cesaret gerektirir.)

3. Olabiliri ölçme, (kendini ve koşulları ölçebilmeyi gerektirir.)

4. Olamazı ölçme, (günümüzü bilme, önceyi ve sonrayı hesaplama)

5. Uygunluk analizi, (kendini bilme, kişiliğini tanıma, değerler.)

6. Veri değerlendirmesi, (analiz yetisi, objektif tutum)

7. Yeni seçenekler sentezi, (pozitif düşünme, risk alabilme)

8. Seçenekler içinde karar verebilme, (cesaret, dayanıklılık)

9. Verdiği kararla harekete geçebilme, (irade, engelli koşuculuk)

10. Sonucu ölçerek yararlanma, (süreç ölçümü, deneyim, geleceğe aktarım)

Bu ‘On Adımda Zekâ’ süreci iyi değerlendirildiği zaman hem ‘akademik zekâ’nın hem ‘duygusal zekâ’nın bir sorunun çözümünde çok önemli rolleri olduğunu görebiliriz. Aynı zamanda okulda yapılan eğitimin, kitle iletişim araçlarının etkilerinin, insanlardan beklediklerimizin çeşitli yanlarını da görebiliriz. Problem, ister üzerimize saldıran bir köpekten korunma olsun, ister kazanmamız gereken bir sınav olsun, isterse gol atmaya hazırlanan bir futbolcu olsun, yapmamız gerekenlerin sırası bozulmaz. Değişen, bu sürecin hızıdır ve sürecin aşamalarını ne oranda kontrol edebildiğimizdir.

Eğer bir insan:

Fark ediyor, ama sorunun bütününü kavrayamıyorsa çözümü bulamaz. Bulduğu çözüm doğru çözüm olmayacağı için de kendi dışında etkenlere yüklenerek (şans, kader, filancanın suçu, fişmancanın kusuru) kendini rahatlatır.

Eğer bir insan:

Fark ediyor bütünü de kavrıyor, ama ‘olabilir-olamaz sınırları’nı ölçemiyorsa başarı oranını önemli ölçüde düşürür. Sonra da neden başarılı olamadığını anlamakta zorluk çeker.

Eğer bir insan:

Kendine ait olması gereken ‘düşünme ve yapma’ işlevini bir otoriteye bırakmışsa (otoriter aile, otoriter eğitim, otoriter siyasal sistem, grup otoritesi gibi) o kişi ‘yeni seçenekler üretme ve seçenekler içinde karar verebilme, verdiği kararla harekete geçme’ aşamalarını yapamaz. Bu durumda o adımlarda da ne yapacağının kendisine söylenmesini bekler. Bir toplum için en önemli konu ‘yetkin insan yetiştirmek’tir. Yetkin olmayan insan yetiştiren eğitimin de, meslek sahibi olmanın da, bir işte çalışmanın da 21.yüzyılda hiçbir önemi olmayacaktır. Onun için de her ülke gibi Türkiye’nin de en önemli sorunu, ‘aile, okul, çalışma ile ilgili sistemlerinin) hangi amaca yönelik çalıştığıdır: Bilineni yinelemeye yönelik standart koruyuculuk hedefi mi, yoksa eleştiren, tartışan, daha doğruyu bulmaya çalışan yetkin insan örgütlü toplum hedefi mi? Bugünkü uygulamalar aslında pek değişmeden sürüp giderken en büyük kaybımız ‘zekâsını çok yönlü kullanabilen yetkin insanlar’ olmaktadır. Bunun sonucu ‘günü birlik oyunların kurnazları’nın çoğalmasıdır ki bu durum bir toplum için en büyük tehlikedir. ‘Yetkin insanlar’ olmadan ‘örgütlü toplum’ olamayacağının anlaşılması için daha çok zamanın geçmesi mi gerekiyor?

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 03 Mayıs 2024
İmsak 04:14
Güneş 05:54
Öğle 13:06
İkindi 16:57
Akşam 20:09
Yatsı 21:41
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 34 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. Chelsea 34 51
9. West Ham United 35 49
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14
Günün Karikatürü Tümü