Somuncu Baba Aşkın Sırrı

Yazar Mahmut Ulu’nun aynı isimli romanından uyarlanan ve Aksaray Belediyesi’nin öncülüğüyle birçok kurumsal firmanın sponsorluğunda çekimleri gerçekleştirilen “Somuncu Baba Aşkın Sırrı” filmi 1 Nisan 2016’de vizyona giriyor. Zinciriye...

22 Mart 2016, 14:26 Sabri Gültekin
Somuncu Baba Aşkın Sırrı

Yazar Mahmut Ulu’nun aynı isimli romanından uyarlanan ve Aksaray Belediyesi’nin öncülüğüyle birçok kurumsal firmanın sponsorluğunda çekimleri gerçekleştirilen “Somuncu Baba Aşkın Sırrı” filmi 1 Nisan 2016’de vizyona giriyor.

Zinciriye Medresesi, Aksaray Ulu Camii, Hasan Dağı, Ihlara Vadisi gibi Aksaray’ın 23 yerinde çekilen filmde, fikirleriyle Selçuklu’dan Osmanlı’ya köprü olmuş Anadolu’nun yetiştirmiş olduğu en önemli erenlerden olan Somuncu Baba’nın hayatı konu ediliyor.

“Somuncu Baba Aşkın Sırrı” filminde genç bir dervişin ilahi aşkı arayışı ve bu uğurdaki zorlu mücadelesi; destansı bir dil ve anlatım ile sevda, ayrılık, sabır ve tevazu gibi temalar üzerinden işleniyor. Film aynı zamanda Somuncu Baba’nın aşkı arama yolunda Hicaz’dan Şam’a ve Bursa’dan Aksaray’a uzanan hikâyesiyle bir yol filmi olma özelliği taşıyor.

Yapım ve yönetmenliğini Kürşat Kızbaz’ın yaptığı filmde, Somuncu Baba’yı son dönemlerde yıldızı parlayan genç yetenek Furkan Palalı canlandırıyor. İlk kez bir sinema filminde rol almanın heyecanını yaşayan Furkan Palalı’yla, “Somuncu Baba Aşkın Sırrı” bağlamında “hayat sahnesi”ne dair birçok şeye dokunduk.

Somuncu Baba Aşkın Sırrı haberin Kapısı

- Furkan bey, profesyonel model, basketbolcu, tiyatrocu, oyuncu, eskilerin tabiriyle “bir koltukta iki karpuz” taşımayı seviyorsunuz. Başarınızın sırrı nedir?

- Evet seviyorum. Çünkü; hangi işi yaparsan yap başka mesleklerden öğrendiklerin bir yerde sana mutlaka yardımcı oluyor. Kendi mesleğimi düşündüğümde basketbol, spora karşı her zaman istekli olmamı sağladı ve oyunculukta kendi fiziğine bakmak zorundasın. Yine aynı zamanda modellik kariyerim, oyunculuğa başlarken özgüvenimi yüksek tutmama yardımcı oldu. Bazen istediğin gibi gitmese de vazgeçmeyeceksin, inanacaksın önce kendin inanacaksın ve o negatif havayı ancak daha çok inanarak bozabilirsin. Benim kendimce başarı metodum budur. Çalışmak, çalışmak ve çalışmak.

- Oyunculukta Tuncay Özinel gibi usta bir tiyatrocunun eleğinden geçmenin faydalarını gördünüz mü?

- Ben ilk profesyonel tiyatro deneyimimi Tuncay Özinel Tiyatrosu’nda yaşadım. “Uyan Uyan Gazi Kemal” adlı belgesel oyunu 50’ye yakın sahneledik. Benim için çok güzel bir tecrübe, çok önemli bir okul oldu. Bunu her zaman söylerim. Rahmetli bana hep, “Artist, sen yarın bir gün dizilere başlayacaksın, unutacaksın bizi” derdi. Asla unutmam, unutamam. Mekanı Cennet olsun. Saygıyla anıyorum…

BAŞARIMI AİLEME BORÇLUYUM

-Konya gibi bir şehirden çıkıp, Best Model of Turkey ve Best Model of The World birinciliklerini elde etmek nasıl bir duygu? Hem de muhafazakâr çevreden gelen biri olarak...

- Çevrem, eşim dostum beni her zaman destekledi ve takdir etti. Onların desteğiyle bugünlere geldim diyebilirim. Öyle olmasaydı, yani destek alamasaydım, arkamda olduklarını bilmeseydim, şu anki durumdan uzak olurdum. Benim memleketim sanata gerçekten saygı gösteriyor ve kendilerini geliştirmeye çok açıklar. Gurur duyuyorum Konya’yla. Desteklerini esirgemesinler hiçbir zaman.

- Önceleri ağabeyini örnek almışsın, fakat bir süre sonra yollarınız ayrılmış. Nasıl bir aileden geliyorsun?

- Hâlâ örnek alıyorum diyebilirim. Kritik kararlarda ailemden mutlaka fikir alırım. O yüzden aile konusunda şanslıyım. Allah onları başımızdan eksik etmesin.

- Hacettepe’de Jeoloji Mühendisliği eğitimi alırken, geleceğe dair ne tür hayallerin vardı? Mesela bir Şener Üşümezsoy olmayı aklından hiç geçirdin mi?

-Hayır yoktu. Lise döneminde yakın arkadaşlarım ısrarcı olsa da benim hayallerim babamın mesleğini sürdürüp ticaret adamı olmaktı. Üniversitedeyken mühendisliği bitirip kendi yerimi açmak istiyordum. Belki bir sondaj şirketi. Benim ekmeğim buradaymış, insanların ısrarı ve desteği beni bambaşka bir yola soktu. İyi ki de öyle olmuş, çünkü işimi severek yapıyorum.

BAZEN AŞIRI İLGİDEN KASILIYORUM

- Mahsun Kırmızıgül’ün “Hayat Devam Ediyor”,  Osman Sınav’ın “Kızıl Elma” ve Ayhan Özen’in “Son Çıkış” gibi dizi filmleriyle yıldızınız yavaş yavaş parlamaya başladı. “Şöhret afettir”in ağırlığını taşımanın zorluklarından bahseder misiniz?

- Gerçekten kolay olduğunu söyleyemem. İnsanlara karşı, seni izleyenlere karşı sorumluluğunun farkında olman gerekiyor bir kere. Onları yanlış yönlendirmek, kötü şeylere özendirmek yerine onlara örnek olmak zorundasın. O yüzden hata yapma lüksün neredeyse yok. Bu bence büyük bir çaba gerektiriyor; çünkü bizler de insanız ve hata yapabiliriz. Adı üzerinde ‘özel hayat’ ama maalesef öyle bir özel durum kalmıyor; çünkü her yerde sizi tanıyanlar olabiliyor. Bir yerde otururken, bir yerde gezerken rahat olmak istiyorsun bazen. Kimse olmasın diyorsun, ama olmuyor işte... Bu durum, yapım gereği biraz kasıyor beni.

- Çağımızın olmazsa olmazı(!) “sosyal medya”yla aranız nasıl? Etkin kullanıyor musunuz? Hastalık derecesinde kullanılmasına ne diyorsunuz?

-Fena sayılmaz instagram ve twitter kullanıyorum. Zaman zaman paylaşım yapıyorum. Elinden düşürmeyenlere kızıyorum. Bazen hayatın içindekileri, yaşadığımız özel veya güzel anları paylaşıyoruz. Fakat aşırılığa kaçanlar, sürekli başkalarının paylaştıklarına bakmaktan o anı kaçırıyorlar.

HATASIZ KUL OLMADIĞINI BİLMEMİZ GEREK

- Madem ki, zararlı alışkanlıklar mevzuuna girdik. Sizin de dizilerde rol konusu olarak karşılaştığınız, geçtiğimiz Aralık ayında biten “Son Çıkış”ta işlediğiniz uyuşturucu konusunda neler söylemek istersiniz?

-Uyuşturucu yalnız ülkemizi değil, dünyayı etkisi altına almış en önemli problemlerden biri. Ben o dizide oynadığım mahallenin kahramanı “Kenan” karakteriyle gençlere örnek bir model çizmeye çalıştım. Daha önce uyuşturucu kullanmış, hapis yatmış, fakat tövbe edip artık kendini uyuşturucuya karşı mücadeleye adamış bir adam. Uyuşturucu kullananların başına neler gelebileceğini, vazgeçmeleri gerektiğini kendi hikâyemizle anlatmaya çalıştık. İçenin, satanın başına gelecekleri de Kenan kendi yöntemleriyle gösterdi. Bu anlamda her türlü kötülüğe zemin hazırlayan uyuşturucu illetinden uzak durmak, uzak tutmak, gençlere destek vermek için her türlü sosyal sorumluluğa hazırım.

- Topluma örnek insanların, bu anlamda iyi bir sınav vermediğini medyadan takip ediyoruz. Sebebi “manevi” boşluk mu?

-Bazen hatalar yapılıyor olabilir. Hepimiz hata yapıyoruz. Kaldı ki, eğer inanıyorsak yani maneviyattan bahsediyorsak hatasız kul olmadığını da bilmemiz gerek. Bence hata yapmaktan çok tekrar etmemek önemli. Ben kendime göre inançlı bir insanım, fakat zaman zaman herkes gibi ben de hata yapabiliyorum. Eskiden daha agresiftim ama zamanla belki de yaşanmışlıklarla daha dingin, daha sakin olduğumu söyleyebilirim. Çok gürültülü yerlerden, çok kalabalıktan hoşlanmıyorum. Set dışında bana kalan boş zamanlarımda; ya spor salonunda hocam Gürcan Uğurlu’nun yanında alıyorum soluğu, ya kuaförüm ve dostum Adem Terzi de oluyorum, ya da arkadaşlarımla sakin ortamlarda vakit geçiriyorum. Genelde seçim yaptıktan sonra keşkeleri sevmem, arkama bakmamaya gayret ederim. Geçmişimin bazı dönemleri için, ‘daha sakin olabilirdim, daha anlayışlı olabilirdim’ dediğim oluyor.

- Mahsun Kırmızıgül, Osman Sınav, Ayhan Özen ve Kürşat Kızbaz gibi yönetmenlerle çalışmak sizi hangi yönde geliştirdi? Mesela Mahsun Kırmızıgül “Hayat Devam Ediyor” dizisi çekilirken sizi “Türkiye'nin yeni jönü” olarak lanse etmişti?.. Bu iddialı söze dair ne söylemek istersiniz?

- Hayat Devam Ediyor dizisi benim televizyonda ilk projem.  O dönemde başka bir yapımla anlaşmama rağmen son anda Mahsun Kırmızıgül’ün dizisine transfer oldum. İlk çıktığım dönem olduğu için piyasaya yeni girdiğim dönemde bana güvenip öyle bir şey söylemiş sağolsun. Elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Takdir her zaman seyircinin.

SENARYOYU OKUYUNCA BÜYÜK ŞAŞKINLIK YAŞADIM

-İlk sinema filminiz olan “Somuncu Baba Aşkın Sırrı” projesine nasıl dahil oldunuz?

-Kızılelma dizisi yeni bitmişti ve aslında öylesine oynamaktan keyif aldığım, gurur duyduğum bir projeden sonra doğru bir adım atmak istiyordum. Belki inandığım, istediğim bir proje gelene kadar yeni sezonu bekleyebilirim diye karar almıştım. O süre zarfında ‘Somuncu Baba’ diye bir projenin senaryosu geldi okumam için. Dedim ki,  ‘İnşaallah bir komedi değildir.  Yani mutasavvıf olan Somuncu Baba’nın isminden yola çıkıp,  onun kimliğinden, kişisel özelliklerinden bağımsız, günümüzde geçen bir hikâye olmaz umarım’ dedim. Sonra Kürşat Kızbaz’ın ismini duydum ve rahatladım işin açığı. Zaten aynı gün de senaryoyu bitirdim ve dedim ki, ‘Somuncu Baba’yı ben oynamalıyım’. Beğendiğimi söyledim senaryoyu, sonra ilk fırsatta bir araya geldik ve o gün anlaştık zaten.

8 AY BOYUNCU SOMUNCU BABA’YI ARADIM

- Profesyonel bir oyuncu ve Furkan Palalı olarak “Somuncu Baba” karakteri sizde ne gibi bir iz bıraktı?

-Yaklaşık 8 ay belirli aralıklarla Somuncu Baba kostümlerini üzerimde taşıdım, sakal bıraktım, yaşlandırıldım ve her zaman karakterle ilgili yapmam gereken veya yapmamam gereken jestler, hareketler nedir diye sorguladım. Kendimi uzun bir süre Somuncu Baba olmaya çalışmaya adadım. Bu süre zarfında hoşgörüyü, tevazuyu, insanı sevmenin önemini bir kere daha fark ettim. Bizi biz yapan değerleri, sevgi ateşini o dönemden bugünlere getiren insanlardan birinin hayatını oynamak gerçekten etkileyiciydi.

-Çekimler sırasında ilginç olaylar yaşadınız mı?

- Eksi 15 derecedeki Hasan Dağı çekimleri diyebilirim. Çekimi dağda yaptığımız için kardan dolayı ufak tepeleri fark edemiyordum. Her yerde kar seviyesi aynı gibi gözüküyordu, ama adımımı atmadan önce âsâmla kontrol ediyordum ve öyle hareket ediyordum. Defalarca kara battım, gerçekten çok zor sahnelerdi. Tipi altında yılmadan çalışan bütün ekibe teşekkür ediyorum.  Tipi ve soğuk altında yürürken yapmam gereken bazı ufak oyunlar vardı. Kürşat Kızbaz’ın sesini duyamıyordum hem mesafeden, hem de rüzgârdan. Fakat o kadar uzun zaman beraberdik ki, istediği şeyleri tahmin edebiliyordum.

EN YÜKSEK BÜTÇELİ TASAVVUFİ FİLM

-Filmle ilgili olarak “Bu film Türk sinema tarihinin 100 sene boyunca yapmadığı ama bundan sonra da Somuncu Baba’nın uzun yıllar bir filminin yapılamayacağı kadar özel bir proje”dir şeklinde iddialı bir açıklama yaptınız. Bunu neye dayandırıyorsunuz?

- Ben 100 senedir Somuncu Baba’nın hayatı beyazperdeye taşınmadı, dedim. Bir 100 sene daha yapılmayabilir, diyorum. O yüzden birbirini tekrar eden film senaryolarından biri değil. Bu da projeyi yeterince özel yapmıyor mu?

- Kürşat Kızbaz son dönemlerde ortaya koyduğu işlerle dikkat çeken yönetmenlerimizden. Dolayısı ile onun isminin geçtiği bir proje ister istemez heyecan uyandırıyor. Sizin başrolünü oynadığınız bu filmde kimler yer aldı?

-Yönetmenimiz Kürşat Kızbaz senaryosundan tutun da oyuncu kadrosuna kadar her şeyi sabırla âdeta ilmek ilmek işledi. Aksaray Belediyesi’nin öncülüğünde yılın dört mevsiminde yapılan çekimlerde, filme  14’üncü yüzyıla uygun dekor ve kıyafetlerle birlikte yaşanan yol hikâyesinin ruhu giydirildi. Tabi bunlar yapılırken ekipte yer alan Gürkan Uygun, Suna Selen, Emin Olcay, Ali Sürmeli, Sinan Albayrak ve Fırat Tanış gibi kendini oyunculukta kanıtlamış isimlerin de büyük katkısı oldu. Ayrıca Mustafa Ceceli de müziğiyle filme farklı bir renk kattı.

- Anladığım kadarıyla projeniz, bu envalde çekilen filmler için bir milat olma misyonunu da yüklenmiş gözüküyor.

-Somuncu Baba bu coğrafyada, kültür dünyasında çok değerli bir insan. Onu engin dünyasını büyük bir projeyle dünyaya anlatmak için bir yolculuğa çıktık. Seyirci bu filmle günümüz yaşamını sorgulayacak. Somuncu Baba Aşkın Sırrı şu ana kadar çekilmiş en yüksek bütçeli tasavvufi film özelliğini taşıyor aynı zamanda.  Ayrıca 50 ülkede Almanca, İngilizce, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca, Japonca, Çince ve Rusça altyazılı versiyonlarıyla da servis edilecek.

FİLM İÇİN AKSARAY VE İSTANBUL’DA GALA YAPILACAK

- Film çekimlerinin uzun bir süre önce tamamlanmasına rağmen vizyona girişi bir hayli gecikti. Hangi tarihte vizyona girecek?

--Somuncu Baba Aşkın Sırrı için 2 büyük gala yapılacak. 22 Mart’ta Aksaray’da, 30 Mart’ta ise İstanbul’da gerçekleştirilecek galaya siyaset, iş ve sanat camiasından bir çok isim katılacak. Bu etkinliklerin ardından film 1 Nisan’da vizyona gererek seyirciyle buluşacak inşallah. Seyirciyi derinden etkileyeceğini umduğumuz bu filme 7’den 70’e herkesi bekliyoruz.

- Samimi açıklamalarınız ve bize ayırdığınız zaman için teşekkür ediyorum. Umarım bu film, gönül coğrafyamızdaki kışa son verip, baharı müjdelemeye vesile olur. 1 Nisan’ı hasretle bekliyoruz.

***

SOMUNCU BABA KİMDİR?

Miladi 1331 tarihinde Kayseri’nin Akçakaya köyünde doğan Hamid Hamidüddin (asıl adı), Anadolu’ya manevi fetih için gelen Horasan erenlerinden Şemseddin Musa Kayseri’nin oğludur. Peygamber Efendimiz (sav)’in 24’üncü kuşaktan torunudur. İlk tahsilini babasından alan Şeyh Hamid-i Veli, ilim alanındaki çalışmalarını Şam, Tebriz ve Erdebil’de sürdürür.

Dinî ve dünyevî ilimlerle ilgili icazet alarak, irşad vazifesi için Bursa’ya yerleşir. Bursa’da çilehânesinin yanında yaptırdığı ekmek fırınında somun pişirip, “somun, müminler somun...” diye seslenerek halka dağıtmaya başlar. Bu haliyle Bursa halkının büyük sevgisini kazanarak, Somuncu Baba ve Ekmekçi Koca olarak tanınmaya başlar.

Zamanın Padişahı Yıldırım Bayezid Han Niğbolu Zaferi’ni (25 Eylül 1396) kazanınca Allah’a şükür nişanesi olarak Bursa Ulu Camii’ni (1396-1399) yaptırır. Yıldırım Bayezid, caminin açılışında ilk hutbeyi okuma görevini damadı Emir Sultan Hazretleri’ne (Muhammed Şemseddin) tevdi eder. Emir Sultan, “Zamanımızın kutbu aramızdayken bu vazifeyi kabul etmem münasip olmaz” der. Ve Somuncu Baba, “Diriyiz daim, ölmeyiz...” dedirtecek yolculuğuna bu merhaleden sonra başlar...

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 05 Kasım 2024
İmsak 06:06
Güneş 07:33
Öğle 12:53
İkindi 15:37
Akşam 18:03
Yatsı 19:24
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 10 28
2. Samsunspor 11 25
3. Fenerbahçe 10 23
4. Beşiktaş 10 20
5. Eyüpspor 11 19
6. Sivasspor 11 17
7. Göztepe 10 15
8. Başakşehir 10 15
9. Kasımpasa 11 14
10. Konyaspor 11 14
11. Trabzonspor 10 12
12. Gaziantep FK 10 12
13. Bodrumspor 11 11
14. Antalyaspor 11 11
15. Alanyaspor 11 10
16. Rizespor 10 10
17. Kayserispor 10 9
18. Hatayspor 10 3
19. A.Demirspor 10 2
Takımlar O P
1. Erzurumspor 11 22
2. Kocaelispor 11 22
3. Bandırmaspor 11 21
4. Karagümrük 11 18
5. Igdir FK 11 18
6. Boluspor 11 18
7. Esenler Erokspor 11 17
8. Ümraniye 11 17
9. Pendikspor 11 17
10. Ankaragücü 11 16
11. Ahlatçı Çorum FK 11 16
12. Şanlıurfaspor 11 15
13. Gençlerbirliği 11 15
14. Manisa FK 11 14
15. Keçiörengücü 11 14
16. İstanbulspor 11 13
17. Sakaryaspor 11 13
18. Amed Sportif 11 13
19. Adanaspor 11 6
20. Yeni Malatyaspor 11 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 10 25
2. M.City 10 23
3. Nottingham Forest 10 19
4. Chelsea 10 18
5. Arsenal 10 18
6. Aston Villa 10 18
7. Tottenham 10 16
8. Brighton 10 16
9. Fulham 10 15
10. Bournemouth 10 15
11. Newcastle 10 15
12. Brentford 10 13
13. M. United 10 12
14. West Ham United 10 11
15. Leicester City 10 10
16. Everton 10 9
17. Crystal Palace 10 7
18. Ipswich Town 10 5
19. Southampton 10 4
20. Wolves 10 3
Takımlar O P
1. Barcelona 12 33
2. Real Madrid 11 24
3. Atletico Madrid 12 23
4. Villarreal 11 21
5. Osasuna 12 21
6. Athletic Bilbao 12 19
7. Real Betis 12 19
8. Mallorca 12 18
9. Rayo Vallecano 11 16
10. Celta Vigo 12 16
11. Real Sociedad 12 15
12. Girona 12 15
13. Sevilla 12 15
14. Deportivo Alaves 12 13
15. Leganes 12 11
16. Getafe 12 10
17. Espanyol 12 10
18. Las Palmas 12 9
19. Real Valladolid 12 8
20. Valencia 11 7
Günün Karikatürü Tümü