Demokrasiden Ne Anlıyoruz?

inanmak, düşünmek, düşüncelerini anlatmak ve inandığı değerleri yaşamak en temel insan hakkıdır, önlenemez, engellenemez, devredilemez, sınırlandırılamaz... Başkasının hukukunu zayi etmedikçe.

TARİH 15.11.2020, 23:07 15.11.2020, 23:15 Ramazan Peri
Demokrasiden Ne Anlıyoruz?

Nitekim bu temel kabul bütün evrensel metinlerde en kesin biçimiyle yer almıştır. Beşeriyetin binlerce yıllık tecrübe birikiminin neticesi ve meyvesidir. Yeterli medeniyet seviyesine ulaşamayan, bir başka tabirle gereken demokrasi anlayışına erişemeyen bir takım kimseler, toplumlar ve kurumlardan başka bu realiteyi reddeden yoktur. Bunlar da antidemokratik tutumlarını alenen itiraf etmiyor, ancak demokrasiden söz etmekle birlikte, demokrasinin gereklerini yerine getirmemekle kendilerini ifşa ediyorlar.

Bu tip insanlar kendilerine laik, dinci, liberal, cumhuriyetçi, radikal ve saire diyebilirler. Yakın tarih de bize gösterdi ki, sadece söylemek yetmiyor, behemehal demokratik anlayışın bir bakış açısı, bir değerlendirme mikyası ve bir hayat tarzı haline gelmesi gerekiyor.

Ben dindar bir cumhuriyetçi ve demokratım. Hürriyeti ekmekten bile aziz bilirim, sadece kendi hürriyetimi değil elbette, tüm insanların hürriyetini. Bu kanaatimin referansı da bizzat Allaha olan imanımdır.

Nasıl mı?

Allah, bir insanın veya bir toplumun bu dünyada imansız, ibadetsiz, azgın, gafil, günahkar, zalim ve saire olmasına müsaade edip, onlara müdahale etmezken biz ne hakla müdahale yetkisini kendimizde buluyoruz. "Sana dinin, bana dinim," diye veciz bir biçimde formüle edilen âyet tam bir hakikat timsalidir. Demokrat tavır, ilahidir. Keza, hürriyet de öyle. Özgür olamayan ne tam anlamıyla mümin olabilir, ne de kâfir.

Demokratik seçimler ise, hür bırakılan ve bizzat Allah tarafından itina ile korunan insan iradelerinin, tercihlerinin topyekün tecellisinden başka nedir ki! Toplumun iradesi zalim bir zümreyi mi başa geçirdi, ne diyebiliriz, demekki böyle bir yönetime layıklar. Ama bunu düzeltebilecek olan da yine o toplumun kendisidir, düşe kalka istikameti, adaleti, itidali ve hürriyeti bulur. işte, hakiki demokrasi bu itidalin, hürriyetin, istikametin ve adaletin adıdır.

"islâm dini demokrasiye cevaz verir mi?" diye tartışmalar yapılıyormuş! Saçmalık bu! "islâm dini, özellikle bu zamanda, demokrasiden başka bir yönetim biçimine cevaz verir mi?" diye tartışmak gerekirdi. Bu tür tereddütler daha ziyade, bizzat iman ve islamdan değil, geleneksel yapıdan, yorumlardan, uygulamalardan kaynaklanıyor. islamın bazı tarihî yorumlarını ve uygulamalarını din zanneden sathi meşreplilerin yüzeysel çıkarımlarıdır bunlar. "Eski hâl muhal, ya yeni hâl, ya izmihlâl!" hakikatini bir anlayabilseler!

insaniyet inkişaf etti. Hürriyet duygusu parladı. Birey önem kazandı. Kültürel kimlik ön plana çıktı. Böyle bir dünyada bütün inanışları ve düşünce biçimlerini kanatlarının altına alacak olgun bir demokrasi anlayışı hükümran olmazsa toplum ızdıraptan kurtulamaz. Bu ızdırap devlete de yansır. Çünkü devlet, milletin hükmi şahsiyetidir. Ve devlet, millet için vardır. Bu mütearifelere gözünü kapayan hatadan salim olamaz, kendine de, milletine de yazık eder.

Hiç kimse kendisini millet iradesinin üstünde görmemelidir. Ne adına olursa olsun, her türlü dayatma tepki uyandırır, meseleyi halletmez, daha da vahim bir hale sokar. Demokrasi bir erdemdir, kültürel seviye ister. Bu da ancak terbiye ile olur. Erbabına malumdur ki, terbiye zorla olmaz. Kabullenmenin temelinde arzu ve iştiyak vardır. Önce istek uyandırılmalı ki, bilgi fayda versin ve hayata dönüşsün. Her türlü baskıcı eğitim aksülamel yapar, imhası inşasından ziyade olur. Kendini çoban, halkı sürü gibi gören zihniyet tarihin kabrine gömülmelidir. Hukukta herkes müsavidir, üstünlük ise ancak erdem iledir. O da istenilmez, belki verilir.

Bizim, herşeyden önce, hayatta hürriyete, hukukta müsavata, kararda meşverete, tatbikatta adalete, muamelede merhamet ve hürmete ihtiyacımız vardır.

Demokrat olamayan bir cumhuriyet, tiranlıktır. Önemli olan isim değil, muhtevadır. isimler değişmekle hakikatlar değişmez. Zulme adalet adını vermekle, despot bir mantaliteye demokrasi namını takmakla bu kavramların anlamını örtemeyiz.

Eli sopalı fikir, fikir olamaz. Fikrin resmîsi de olmaz. Resmî fikir, ancak kanunlardır. Onlar da halkın serbestiyet içinde irade beyanıyla teşekkül eder. Devletin fikri olmaz, devletin kanunları olur. Devlet adamlarının fikirleri ise, ancak kendilerini bağlar. Halka yansıması için halkın onayına gerek vardır. Herkes ancak kendisi adına konuşabilir. Birileri adına icraat yaptığını söyleyen, onları istismar etmekten başka birşey yapmamaktadır. O birileri, hür iradeleriyle bazı kimseleri kendilerine vekil tayin etmişlerse o başka mesele. Bu da ancak gerçek demokrasilerdeki özgür seçimlerle olur.

Din adına siyaset yapmak kimsenin hakkı değildir. Din, umum müslümanlarındır, hiçkimse hiçbir biçimde onu inhisarı altına alamaz. Din adına siyaset yapan, dini siyasete alet etmeye mecbur kalır, niyeti bu olmasa da. Keza, din namına siyasete giren, dini ve dindarları töhmet altında bırakır, niyeti bu olmasa bile.

Siyasete girenin niyeti sadece millete hizmet olmalıdır. Bunun da temel şartı, liyakattır. Liyakatın miyarı da, maharettir. Hem mahir, hem de salih olursa ne âlâ, ama ikisinden biri tercih edilecekse, elbet mahir olan tercih edilmelidir. Siyaset de, tıpkı tıp gibi bir meslektir, maharet ister. Hasta, hayatını seviyorsa, dindar fakat liyakatsız olan doktoru değil, bunun zıddını seçecektir.

Ancak, hüküm ve kudret sahipleri, dini siyasete alet yapanlarla, onlardan olmayanları tefrik etmelidirler. Ayrım yapmaksızın bütün inananları taciz edici davranışlar sergilemek, bir bakıma, zahirde bizzat dine muhalefet etmektir. Bu tavır ise, halkı rencide eder, devletine küstürür. Hele de bu, demokrasi, cumhuriyet ve saire adına yapılıyorsa, kavramlarla uygulamalar arasındaki ince farkı tam idrak edemeyen halkın, şahıslar yerine bu kavramlara muhalefetiyle neticelenir. Cumhuriyeti tiranlık, demokrasiyi dinsizlik, moderniteyi istibdat olarak algılar. Kamu vicdanından bu kanaati ref etmek fevkalade zor olur.

Hazer ediniz!

ÖMER SEVİNÇGÜL

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak 04:27
Güneş 06:03
Öğle 13:07
İkindi 16:55
Akşam 20:01
Yatsı 21:31
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14
Günün Karikatürü Tümü