İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

İslam dünyasında medreselerde okutulan derslerin ekseriyetini islamî bi­limler teşkil etmekteydi. Kur’an, Hadis ve Arapça öğretimi ilk zamanlardan itibaren camilerde ya­pılmaktaydı. Medreselerde Fıkıh’tan başka Kur’an, Hadis, Tefsir, Kelam, Ferâiz gibi islami; Nahiv, Sarf, Lûgat, Maânî , Badi, Beyan, Adap gibi lisanî; Hesap, Hendese, Mantık, Hikmet, Tıp, Heyet, Felsefe gibi aklî ilimlere ait olan dersler okutulmaktaydı. Bunların en önemlisi devlet eliyle resmi kanaldan yayınlanan “Medâris-i İlmiye Nizâmnâmesi”dir.

TARİH 11.05.2021, 00:15 11.05.2021, 22:48 Ramazan Peri
İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Medrese, eğitim-öğretim faaliyetlerine tahsis edilen ve bu amaçla gerekli unsurların sağlandığı belirli mekanlara verilen özel bir anlamı ifade etmektedir. İslam Eğitim Tarihinde ilk medresenin nerede, ne zaman ve hangi şartlarda ortaya çıktığına dair kesin bir bilgiye ulaşılmış olduğunu söylemek oldukça iyimser bir tahmin olur[1]. Fakat medreselerin esas ortaya çıkış yerinin miladi dokuzuncu yüzyı­lın sonlarına doğru Horasan ve Türkistan bölgelerinin olduğu bilinmektedir. Açık­çası şu ana kadar yapılan araştırmalar İslam dünyasındaki medreselerin her İslam ülkesinde farklı zamanlarda ve farklı şartlar altında doğduklarını da ortaya koymuştur. [2]

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Ders Programları

Kur’an, Hadis ve Arapça öğretimi ilk zamanlardan itibaren camilerde ya­pılmaktaydı. Kuruluşundan itibaren camilerde ders halkaları teşekkül etmeye baş­lamıştır. Bu manada camilere ilk eğitim müesseseleri de denilebilir. Müslümanların fethettikleri yerlerde inşa ettikleri camiler gerek ibadet merkezi gerekse eğitim kurumları olarak büyük hizmetlerde bulunmuşlardır. [3] Zamanla Fıkıh ve İlahiyat alanlarındaki gelişmeler neticesinde bu konularla ilgili dersler de camilerde oku­tulmaya başlanmıştır. Bu ilgi dallarının hepsinin bir arada okutulduğu camiler ol­duğu gibi birinin veya birkaçının bir arada okutulduğu camiler de vardı. Camilerde islamî ve lisanî bilimler dışında aklî bilimler de okutulurdu. Meselâ El-Ezher cami­sinde tıp okutulduğundan bahsedilmektedir. Fakat Felsefe camilere girememiştir. Ancak İspanya’da okutulduğu ve yakalananların şiddetle cezalandırıldıkları bilin­mektedir. [4]

Sahn-ı Seman medreseleri

Medreseler, Türklerin İslam kültürüne kazandırmış oldukları genel öğretim müesseseleridir. Fıkıh okutmak için kurulmuşlardır. Şii mezhebine mensup olanlar Darü’l İlimleri kurarlarken sünniler de medreseleri kurmuşlardır. Dolayısı ile şii mezhebi mensupları sünnilerin kurdukları medreselere girememişlerdir. Bu nedenle Farsça da belirli bir döneme kadar medrese programlarında yer alamamıştır. Sünni- ler, her dört sünni mezhebi için ayrı ayrı medreseler kurdukları gibi, bunlardan bir kaçının bir arada olduğu medreseler de kurmuşlardır. [5] Ayrıca medreselerin dışında Hadis okutan Dârü’l-Hadisler de kurulmuştur ki, bu tür medreseler bir tür ihtisas medresesi niteliğindeydir.[6] Medreselerde Fıkıh’tan başka Kur’an, Hadis, Tefsir, Kelam, Ferâiz gibi islami; Nahiv, Sarf, Lûgat, Maânî , Badi, Beyan, Adap gibi lisanî; Hesap, Hendese, Mantık, Hikmet, Tıp, Heyet, Felsefe gibi aklî ilimlere ait olan dersler okutulmaktaydı. Bu bilimlerin birçoğunu bir arada okutan medreseler olduğu gibi, birisi veya bir kaçını okutan medreseler de bulunmaktaydı. Meselâ Selçuklularda Konya’daki Sırçalı Medrese’de Fıkıh, İnce Minareli Medrese’de Hadis, Çankırı, Kayseri, Sivas medreselerinde Tıp, Kütahya ve Kırşehir medresele­rinde Heyet ve Nücum okutulmaktaydı. Yine Osmanlılar döneminde Bursa’da Dârü’t-Tıp, Edirne’de Dârü’l-Hadis adlarıyla ihtisas medreselerinin kurulduğu bilinmektedir.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

İslam dünyasında medreselerde okutulan derslerin ekseriyetini islamî bi­limler teşkil etmekteydi. Bunun en güzel delili ise medreselerin kuruluş amacında gizlidir. Müspet ilimler, islamî bilimlerin yanında daima ikinci planda kalmıştır. Müspet ilimlerin öğretimi genellikle özel kişiler, rasathaneler ve hastaneler aracılı­ğıyla yapılmaktaydı.[7] Fakat Timur’dan sonra tahta geçen Şahruh Mirza (1377­1447), Şahruh Mirza’nın oğlu Uluğ Bey, Timur’un torunu Şeyh Ömer’in oğlu Hü­seyin Mirza Baykara, Şahruh Mirza’nın oğlu Baysungur (1397-1433), Sultan Babür (1483-1530) dönemlerinde gerek lisanî gerekse aklî ve naklî ilimlerin geli­şimi son derece hızlı olmuş, bunların içersinde özellikle müspet ilimler diye nite­lendirdiğimiz aklî ilimler önemli gelişme göstermiştir. Bu dönemde Selahattin Mu­sa (Kadızade Rûmî), Gıyasettin Cemşit, Ali Kuşçu, Ali Şir Nevâi, Fethullah Şirvani gibi aklî ve lisanî ilimlerde ün yapmış alimler yetişmiştir.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Osmanlı İmparatorluğu’nda medreseler birer genel öğretim kurumlan ol­dukları için medreselere sıbyan mekteplerini bitirenler ile Dârü’l-Hüffâzlarda veya evlerde özel bir şekilde okuma-yazma öğrenmiş ve ergenlik çağına gelmiş gençler kabul edilirdi. Kız çocukları medreselere devam edemezlerdi. Aynı zaman hiç o- kuma-yazma bilmeyen erkekler de medreselere devam edebilirlerdi. Öğrenciler medresede barınır, medreselerin imarethanelerinde yer içerlerdi. Aynı zamanda medreseler yatılı olup öğrencilere burs da verilirdi. Tüm bu hizmetler meccani (parasız) olarak yürütülürdü. Fatih Sultan Mehmet devrine kadar medreselerdeki derslerin nasıl bir sırayla verildiği, bu derslerde sınıf ve devre sistemlerinin bulu­nup bulunmadığı hakkında kesin bir bilgi yoktur. Fatih İstanbul’un fethinden sonra burada Sahn-ı Seman medreselerini kurdurmuş, [8] bu medresede islamî ilimlerin yanı sıra müspet ilimlerin de tahsilini yaptırmıştır. Özellikle Uluğ Bey’in (1394­1449) ölümünden sonra XV. yüzyılın ikinci yarısından sonra Semerkant ve çevre­sindeki bilim adamlarının gelmeleriyle Fatih medreselerinde müspet bilimlerin öğretimi daha da önemli bir yer tutmaya başlamıştır. Ali Kuşçu, Fatih medresele­rinde müspet ilimlerin öğretiminde önemli bir rol oynadığı gibi, Fethullah Şirvani de Anadolu’da halka ve öğrencilere verdiği dersler ile büyük hizmette bulunmuş­tur. Fatih devrinde hazırlandığı tahmin edilen Kânûn-ı talebe-i ulûm adı verilen tâlimâtnâme gereğince müderrislerin derecelerine göre okutacakları derslerle ilgili şu esaslar getirilmiştir:

En alt seviyede bulunan müderrisler; şerh-i metâlî, şerh-i tavâlî, mutavvel, hâşiye-i tecrid, bir üst kademedeki müderrisler; miftâh, bir derece daha üst kade­mede bulunan müderrisler; miftâh, yine bir derece üste yer alan müderrisler; telvîh, en üst seviyede bulunan müderrisler ise şerh-i adûd, hidâye, keşşâf, kadı, beydavî ve kendi seçtikleri kitapları okutacaklardır.[9] Diğer bir ifade ile, Fatih medresele­rinde okutulan derslerin isimlerini şu şekilde belirtmemiz de mümkündür:

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Fatih medresele­rinde okutulan derslerin isimleri

Dini bilimler:

İlm-i Kur’an, İlm-i Hâdis, İlm-i Fıkıh, Akaid ve Tefsir Dersleri

Fen ve Beşeri Bilimler:

Kelâm, Mantık, Belâgât, Lûgât, Hahiv, Hendese, Hesap, Heyet, İlm-i Hikmet, Tarih ve Coğrafya. [10]

Kanuni Sultan Süleyman İstanbul’da Mimar Sinan’a Süleymaniye Camii ve Külliyesini yaptırmıştır. Süleymaniye Medreseleri adıyla anılan bu medrese­lerde de verilen eğitimin temelinde aklî ve naklî ilimler yer almakla birlikte, müs­pet ilimlerin önemi daha da artmıştır. Kanuni, ordusunun tabip, cerrah ve mühendis ihtiyacını karşılamak üzere bir Tıp medresesi ve Darüşşifa, Riyaziyat öğretimine mahsus dört tane medrese ayrıca Hadis alanında lisansüstü düzeyde öğretim yapan bir ihtisas medresesi kurmuştur. Böylece müspet ilimlerin öğretimi Fatih medrese­lerinde verilen eğitime paralel olarak Süleymaniye medreseleri ile takviye edilerek artmış ve önemini XVI. yüzyılda da korumuştur. Mesela Fatih devrinde kabul edi­len esaslara göre İptida-i Hariç medreselerinde icap ediyorsa alfabeden başlayarak okuma-yazma öğretildikten sonra İlmihal, Kur’an, Yazı, Dört Temel İşlem öğreti­lirdi. Sonra hariç ve dahil medreselerinde “mukaddemât-ı ulûm” denilen Sarf (Gramer), Nahiv (Sentax), Va’z, İstikâk-i Tesis ve Şerhi (Geometri), Hesap, Münâ- zara, Mantık... gibi dersler; Sahn-ı Seman’da ise Kelâm, Ferâiz, Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, Tefsir, Edebiyat... gibi dersler; Süleymaniye Medreselerinde Tıp, Tabiat, Riyaziyât, Heyet...gibi dersler okutulurdu. Bu dersler, her biri için esas tutulmuş bir veya bir­kaç kitap üzerinden takrir yoluyla yapılırdı. Dersler, bu kitapların adıyla anılırdı. Bu kitapların izahları için Türkçe veya Arapça haşiye ve şerhleri vardı. Derslerin muhtasar hali medreselerin alt basamaklarında, mufassalları da üst basamaklarında okutulurdu.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

15. yüzyılın ortalarından itibaren o döneme kadar taassup ve ilim düşman­lığının zulmü altında ezilen Avrupa’da Rönesans denen dünyaya bakışta, sanat, edebiyat ve bilimde çok güçlü bir uyanışın başladığı görülür. Bu hareket 16. ve 17. yüzyıllarda daha da gelişir.[11] İslam dünyasında ise XVI. asrın ikinci yarısından sonra düşünceye dayalı aklî ilimlere karşı bir soğukluk ve düşmanlık ortaya çıkmış, müspet ilimler naklî ilimlerin arkasına atılır hale gelmiştir. Yine bu yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batı’da ilmî gelişmelerin hız kazanması ve sonuçların bariz olarak görülmesi Osmanlı ilim adamlarında bir takım tereddütler yaratmış, bu te­reddüt de onların islamî ilimlere (naklî ilimler) doğru yönelmelerine ve aklî ilimleri ikinci plana atmalarına neden olmuştur. Bu durumun ortaya çıkmasında Ortaçağ İslam dünyasındaki ilmî çalışma temposunun tedrici olarak gerilemeye başlaması­nın etkisi büyük olmuştur.[12] İlim, din telifinin başarıyla sonuçlandırılamaması so­nucu ilk dönemlerdeki hızlı gelişme yerini önce duraklama daha sonra da gerile­meye bırakmıştır.

İslam dünyasında aklî ilimlerin gerilemesinde ve programlardan kısmî öl­çüde çıkarılmasında yapılan ilim tasniflerinin de önemli tesirinin olduğu ileri sürü­lebilir. Örneğin XVII yüzyıldan itibaren Gazali, ilimleri dinî ve dinî olmayan ilim­ler olarak ikiye ayırmış, Matematik, Mantık, Kelam ve Tabiiyat’tan oluşan Felse- fe’yi müstakil bir ilim olarak ele almamıştır. Öğretimde önceliği dinî ilimlere ver­miştir. Genel olarak aklî ve felsefî ilimlere karşı soğukluk ve ihtiyatlı tutum olarak nitelendirilebilecek bu anlayış, daha sonraları Osmanlılar devrinde yetişen ulema­nın üzerinde önemli tesirler meydana getirmiştir. Öyle anlaşılıyor ki, Gazali’nin Felsefeye karşı takındığı bu ihtiyatlı tutum, sonraki yıllarda bu ilimlere karşı, belki de yanlış anlama ve yorumlamadan kaynaklanan soğukluğun ve tepkinin başlangıcı olmuştur.[13]

Medrese programlarındaki yetersizlik ve gerilemeyi sadece Felsefe, Fen ve Matematik bilimleri ile sınırlamamak gerekir. Zira aynı dönemden sonra medrese­lerde Kelam gibi din bilimleri de ihmal edilmiş,[14] meseleler naslara ve otoriteler dayanılarak izah edilir hale gelmiştir. 1869’da devrin Şeyhülislamının isteği üzerine hazırlanan ve İstanbul medreseleri hakkında bilgi veren belgede, medreselerde okutulmakta olan dersler arasında Matematik ve Fen Bilimlerinin yanı sıra Tefsir ve Hadis ilimlerine de yer verilmemiştir.[15] Dolayısıyla medreseler sadece Fıkıh ve Arapça öğretimine münhasır kalarak yetersiz ve verimsiz hale getirilmişlerdir. Öğ­retim faaliyetlerinde belirli kitapların ele alınıp bunların Aristo mantığına göre şerh ve tefsir edilerek anlamdan çok lafza önem verilmesi,[16] düşünce, muhakeme ve tecrübeye dayalı ilimlerin programdan çıkarılması, düşünen ve araştıran insan ye­tiştirmekten uzaklaşıp sadece belirli bilgilerin öğretilmesine neden olmuş, bu du­rumdan şikayetçi olan Katip Çelebi bu konuda şu sözleri söylemiştir.[17]

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

“Lakin nice boş kafalı kimseler İslamlığın başlangıcında bir maslahat için ortaya konan rivayetleri görüp cansız taş gibi a­kıllarını kullanmadan salt taklit ile donup kaldılar. Aslını sorup düşünmeden red ve inkar eylediler. Felsefi ilimleri kötüleyip yeri-göğü bilmez cahil iken bilgin geçindiler. Onlar Allah’ın göklerdeki ve yerdeki o muazzam mülk-i saltanatına, Allah’ın yarattığı herhangi bir şeye belki ecellerinin yaklaşmış olduğuna da bakmadılar. Yere ve göğe bakmayı öküz gibi göz ile bakmak sandılar.”

Katip Çelebi’nin yukarıda belirttiği donukluk, medreselerde talebelerin asıl kaynaklar yerine bunların şerh ve haşiyelerinin çok fazla miktarda okutulmasına, talebelerin belirli konular içersinde sıkışıp kalmalarına, zihinlerinin gereğinden fazla yorulmasına, dolayısıyla ilmî verimin düşmesine yol açmıştıri[18] Önceki dö­nemlerde dersler ana kaynaklardan okutulurken daha sonraki yıllarda bunların ye­rini şerh ve haşiyeler almış, bunların sayısı giderek artınca öğrencilerin yükü de buna mukabil olarak artış göstermiştir. Neticede kimi ilimlerin öğretiminden vaz­geçilmiş, kitapların da yarısı veya üçte biri okutulur hale gelmiştir. Bunların yanı sıra öğretimde basitten zora doğru yani tedricilik usûlünün terk edilmesi, ilmî veri­min düşmesi sürecinde etkili bir rol oynamıştır. Bu ifadelerden de anlaşılacağı üzere medrese ders programlarında görülen olumsuzluklar, medreselerin gerileme­sine yol açmış ve medreselerde yapılan tartışmaların, nelerin insanı dinden çıkara­cağına nelerin ise çıkarmayacağına dönüşmesine neden olmuştur. Oysa aynı yüz­yılda Batı’da G. Galilei ve R. Descartes “dinsel otorite zihniyetini” yıkmakta, Thomas Hobbes ve Leibniz bilginin kaynağının deney ve akıl olduğunu savunmak­taydılar. Özgür düşünme ve bilimsel metot sayesinde yeni bilimler ve gerçekler, analitik geometri, genel çekim kanunu, kan dolaşımı bulunmuş, kimya ve tıp ala­nında da büyük ilerlemeler sağlanmıştı.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Osmanlı İmparatorluğu’nda medreselerin ders programları açısından geri­lemesinde bazı devlet adamlarının da etkisi olmuştur. Onlar, medreselerde ders programlarından aklî fenlerin çıkarılmasına göz yummuşlar hatta aklî fenlerin oku- tulmamasını hoş görmüşlerdir. Bu dersleri okutan müderrisleri hor gördükleri gibi, onları medreselere müderris olarak atamayarak bu olumsuz hareketi teşvik de et­mişlerdir. Dolayısıyla devletin askeri ve yönetim alanında ihtiyaç duyduğu me­murları yetiştirmek üzere yeni okullar kurulmuş, devlet, bu okulları destekleyip geliştirmiş, medreseleri ise yüz üstü bırakmıştır.[19] Özellikle bu durum II. Mahmut (1808-1839) ve Tanzimat döneminde kendisini göstermiştir. Bu dönemlerde mo­dern tarzda mekteplerin açılması ve Osmanlı İmparatorluğu’nun batılılaşma süreci içerisine girmesi sonucu, hukuk ve eğitim alanlarında yapılan yenilikler karşısında medreseler ikinci planda kalmış, kendi başına bırakılmıştır. Bu uygulama mektep- medrese kavgasını yaratmış, eğitim sisteminin düalist bir yapı arz etmesine neden olmuştur.

II. Meşrutiyet döneminde medreselerin programlarının yeniden düzenlen­mesiyle ilgili devrin yönetici, idareci ve aydınları arasında çeşitli tartışmalar yapıl­mış ve görüşler açıklanmıştır. Bunların en önemlisi devlet eliyle resmi kanaldan yayınlanan “Medâris-i İlmiye Nizâmnâmesi”dir. 26 Şubat 1910 yılında yayınlanmıştır.[20]

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Medâris-i İlmiye Nizâmnâmesi ile medreselerde okutulması kararlaştırılan dersler 

  1. Yıl: Sarf (Emsile, Bina, Maksud, Nüzhet et-Taraf fi İlmu’s Sarf), Talimu’l-Müteallim, Talim-i Kur’an ve Tecvîd, Hat, İm­lâ, Sarf-i Osmanî ve Kavaid-i Farisî, Muhtasar Hesap.

  2. Yıl: İlm-i Nahv (Avamil İzhar), Fıkıh (Merakiyi’l-Felah), Şuzuru’z-Zeheb, Talim-i Kur’an, Kavaidü’l-Arabî, Gülistan (Farsça), Hesap, İmlâ, Kavaid-i Osmanî

  3. Yıl: Nahiv (Molla Câmi, Mugni’l-Lebib), Fıkıh (Mülteka), Şafiye, Vaz’, İnşa, Mebadi-i Hendese, Hesab.

  4. Yıl: Nahv-i İkmal, Şâfiye, Mültekâ, Alâka, İsagoci, Muhta­sar Coğrafya, Hendese, İnşa, Cezerî..

  5. Yıl: Fenan, Ma’ani, İlm-i-Aruz ve’l-Kavâfi, İlm-i Ferâiz, Coğrafya-i Umumî Cebr ve’l-Kitabet.

  6. Yıl:  İlm-i Mantık (Şemsiye ve el-Kutb), Meani (Muhtasar ve Siyalkuti’nin başlarından), Kaside-i Bürde, Muallakat, İlmi-i Krae, Hikmet, Kitabet-i Arabiye, Usûl-i Tercüme.

  7. Yıl: Kutb, Şerh-i Akaid, Usûl-i Fıkıh, Şerhü’l-Menar, Şerhu’l-Veciz, Adab-ı Münazara, Makamat-ı Harirî, Hikmet-i Cedide, Hey’et, Kimya, Mevâlid.

  8. Yıl: Şerh-i Akâid (Hayalî ile beraber yarısı), Meşarık’ûl- Envar, Şerhu’l-Menar, Şerhu’l-Veciz, Usûl-i Hadis, Makamat-ı Harirî, Usûl-i Sak, Tarih-i İslam, Kozmoğrafya (Hey’et), Mevâlid,

  9.  Yıl: Hikmet-i Sa’diye, Meşarıku’l-Envar, Tefsir-i Beydâvi, Divân-ı Hamâse, Usûl-i Hadis, Siyer, Tarih ve Coğrafya-i U­mûmî

10. Yıl: Celâl ma’ Gelenbevî, Milel ve Nihel, Muhtasar Fasıl, Tefsir-i Beyzâvî, Mufassal Tarih-i Osmanî, Mufassal Coğraf- ya-i Osmanî, Coğrafya-i Umumî.

11-12. Yıllar: Hidâye, Sahih-i Buharî veya Sahih-i Müslim, Tefsir-i Beyzâvî, Mufassal Tarih-i Osmanî, Mufassal Coğrafya- i Osmanî, Coğrafya-i Umumî.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Yukarıdaki tabloda da görüleceği üzere Medâris-i İlmiye Nizâmnâme­si’nin getirdiği en önemli yeniliklerin başında medrese ders programlarına fen, matematik ve sosyal bilimler derslerinin ilave edilmesi gelmiştir.

1 Ekim 1914 yılında yayınlanan ”Islah-ı Medâris Nizâmnâmesi ile bütün medreseler Darü’l-Hilafetü’l-Aliye Medresesi adı altında birleştirilerek medreseler her birinin öğretim süresi dörder yıl olan Tâli Kısm-ı Evvel, Tâli Kısm-ı Sâni, Kısm-ı Âli olarak üç kısma ayrılmıştı.[21] Nizâmnamenin medreseler için öngördüğü ders programı şu şekildeydi.[22]

Tâli Kısm-ı Evvel:

1. Sınıf: Kur’an-ı Kerim, Lisan-ı Arabî (Sarf, Nahiv, Mukâleme), Elsine-i Ecnebiye (Almanca, Fransızca, Rusça), Tarih-i İslam, Coğrafya-i Umumî, Hesap, Hüsn-i Hat, Terbiye-i Bedeniye.

2.Sınıf: Kur’an-ı Kerim, Lisan-ı Farisî, İslam Tarihi, Coğrafya- i Umumî, Hesap, Hendese, Hüsn-i Hat, Resm-i Hattî, Terbiye-i Bedeniye, Elsine-i Ecnebiye.

3. Sınıf: Kur’an-ı Kerim, Fıkıh, Lisan-ı Arabî, Türkçe, Lisan-ı Farisî, İslam Tarihi, Coğrafya-i Osmanî ve İslamî, Hendese, Cebir, Müsellesat, Fizik, Kimya, Terbiye-i Bedeniye, Elsine-i Ecnebiye.

4. Sınıf: Kur’an-ı Kerim, Fıkıh, Lisan-i Arabî, Türkçe (İnşâ ve Edebiyat), İslam Tarih-i Umumî, Cebir, Müsellesat, Fizik, Kimya, Hayvanat, Nebatat, Terbiye-i Bedeniye, Elsine-i Ecne­biye

Tâli Kısm-ı Sâni:

5. Sınıf: Kur’an-ı Kerim, Fıkıh, Lisan-i Arabî, Türkçe, İslam Tarihi, Tarih-i Umumî ve Türk Tarihi, Mihanik, Fizik, Kimya, Hayvanat, Maadin ve Tabakat, Terbiye-i Bedeniye, Elsine-i Ecnebiye.

6. Sınıf: Kur’an-ı Kerim,, Maâni-i Kur’an-ı Kerim, Fıkıh, ilm-i Tevhit, Felsefe, Lisan-i Arabî, Türkçe, Osmanlı Tarihi, Heyet, Hıfzısıhha ve Tedavi-yi İptidâî, Terbiye-i Bedeniyye, Elsine-i Ecnebiye.

7. Sınıf: Kur’an-ı Kerim,, Maani-i Kur’an-ı Kerim, Hadis-i Şerif, Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Tevhit, Felsefe, Lisan-i Arabî, Türkçe, Osmanlı Tarihi, Malûmât-ı İktisâdiyye ve Maliye, Ter­biye-i Bedeniye, Elsine-i Ecnebiye.

8. Sınıf: Kur’an-ı Kerim,, Maani-i Kur’an-ı Kerim, Hadis-i Şerif, Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Tevhit, Felsefe, Lisan-i Arabî, Türkçe, İlm-i Terbiye, Malûmât-ı İktisadiye, Elsine-i Ecnebiye

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Kısm-ı Âlî

1. Sınıf: Hadis, Usûl-i Hadis. Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Kelam, Felsefe, İlm-i Terbiye, Edebiyat-ı Arabiyye, Elsine-i Ecnebiye.

2. Sınıf: Tefsir, Hadis. Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Kelam, Felse­fe, İlm-i Ferâiz, Hukuk ve Kavanin, Edebiyat-ı Arabiye, Elsine- i Ecnebiye.

3. Sınıf: Tefsir, Hadis. Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Kelam, Fel­sefe, İlm-i Feraiz, Hukuk ve Kavânin, Edebiyat-ı Arabiyye, El- sine-i Ecnebiye.

4. Sınıf: Tefsir, Hadis. Fıkıh, Usûl-i Fıkıh, İlm-i Kelam, Fel­sefe, İlm-i Feraiz, Hukuk ve Kavanin, Edebiyat-ı Arabiye, Elsi- ne-i Ecnebiye.

İslam Tarihinde Medreselerde Okutulan Dersler

Medreseler bu şekli aldıktan sonra Darülfünûn’daki “Ulûm-ı Aliye-i Dini­ye Şubesi” kapatılmıştır. [23] Bu programın daha önceki programlardan ayrılan en önemli yanları; Türk Dili, Tarihi ve Coğrafyası ile fen bilimlerinin öğretimine daha geniş yer vermesi ve ilk defa olmak üzere medreseye gayr-i müslim dilleri (Alman­ca, İngilizce, Fransızca, Rusça) ile Beden Eğitimi dersinin girmesini sağlamasıdır.[24] Yine bu programda dersler kitap adları ile değil bizzat ihtiva ettiği bilimlerin adları ile verilmiştir. Islâh-ı Medâris Nizâmnâmesi bu özellikleri ile geleneksel medrese kuruluş yapısı ve ders programları konusunda köklü ve düzenli yenilikler getirmiş­tir. Nitekim yeni getirilen bu usûl, bazı küçük değişikliklerle medreselerin kaldı­rılmasına kadar devam etmiş, hatta Cumhuriyet döneminde kurulan İmam Hatip okulları ve İlahiyat fakültelerinin programlarına da örnek teşkil etmiştir. [25]

Yrd. Doç. Dr. Mustafa ŞANAL

Erciyes Üniversitesi Eğitim Fakültesi
İlköğretim Bölümü Öğretim Üyesi, KAYSERİ
e-mail: [email protected]

---------------------------------------------------

  [1] Mustafa Şanal, Kuruluşundan Ortadan Kaldırılışlarına Kadar Olan Süre İçersinde Medreseler, Milli Eğitim, Sayı: 143, Ankara 1999, s.123.
  [2] Ersoy Taşdemirci, Medreselerin Doğuş Kaynakları ve İlk Zamanları, Erciyes Üniversi-tesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:2. Kayseri 1989, s.78.
  [3] Ziya Kazıcı, İslam Müesseseleri Tarihi, İstanbul 1995, s.225.
  [4] Ersoy Taşdemirci, Cumhuriyet Dönemi Türk Milli Eğitim Politikasının Ana Devreleri Üzerine Mukayeseli Bir Araştırma (Yayınlanmamış Doktora Tezi), A.Ü. Sos. Bil. Ens-titüsü Ankara 1984, s.225.
  [5] Ahmet Çelebi, İslam’da Eğitim-Öğretim Tarihi, Damla Yayınevi İstanbul 1983, s.111-120.
  [6] Yahya Akyüz, Türk Eğitim Tarihi (Başlangıçtan 1993’e), Kültür Koleji Yayınları İstanbul 1994, s.64.
  [7] Saffet Bilhan, Eğitim-Bilim-Sanat, Diyanet Yayınları, İstanbul 1989, s.33-50.
  [8] Fahri Unan, Kuruluşundan Günümüze Fâtih Külliyesi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 2003, s.61-68.
  [9] Kenan Yakupoğlu, Osmanlı Medrese Eğitimi ve Felsefesi (Yayınlanmamış Doktora Tezi), Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul 1997, s.81-82.
[10] Fahri Unan, Kuruluşundan Günümüze Fâtih Külliyesi, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara 2003, s.337-356; Mehmet Saray, İstanbul Üniversitesi Tarihi (1453-1993), E-debiyat Fakültesi Basımevi İstanbul 1996, s.22.
[11] Aydın Sayılı, Ortaçağ İslam Dünyasındaki İlmi Çalışma Temposundaki Ağırlaşmanın Bazı Temel Sebepleri(Avrupa ile Mukayese), D.T.C.F. Felsefe Araştırmaları Dergisi, Cilt:I, Ankara 1963, s.5-69.
[12] Zeki Salih Zengin, Osmanlı Medreselerindeki Gerilemenin Sebep ve Sonuçları Üzerine Bir Değerlendirme, Vakıflar Dergisi, Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, XXVI. Sayıdan Ayrı Basım, Ankara 1997, s.401.
[13] Zengin, a.g.m., s.402.
[14] M. Sait Yazıcıoğlu, XV .- XVI. Yüzyıllarda Osmanlı Medreselerinde Kelam Eğitiminin Tenkidi, İslami İlimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:IV. Ankara 1980, s.291-292.
[15] Mübahat Kütükoğlu, 1865’de Faal İstanbul Medreseleri, Tarih Enstitüsü Dergisi, Sayı:7-8’den Ayrı Basım, Edebiyat Fakültesi Matbaası, İstanbul 1977, s.1-13.
[16] Faik Reşit Unat, Türkiye Eğitim Siteminin Gelişmesine Tarihi Bir Bakış, , M.E.B. Ya-yını, Ankara 1964, s.6.
[17] Zengin, a.g.m., s.404.
[18] Şevketî, Medâris-i İslamiye Islahat Programı, Harbet Matbaası, İstanbul 1329, s.25.
[19] Mustafa Ergün, II. Meşrutiyet Devrinde Eğitim Hareketleri (1908-1914), Ocak Yayın-ları Ankara 1996, s.328.
[20] Mustafa Ergün, II. Meşrutiyet Döneminde Medreselerin Durumu ve Islah Çalışmaları, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, Cilt:30, Sayı:1-2. Ankara 1982, s.79-80.
[21] Islah-ı Medâris Nizâmnâmesi, Düstur VI, s.1325-1330.
[22] Ersoy Taşdemirci, Osmanlı İmparatorluğu’nda Medreselerin Bozulmaları, Medresele-ri Islah Etme Teşebbüsleri ve Kapatılmaları, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Ens-titüsü Dergisi, Sayı: 4, Kayseri 1990, s.537-538.
[23] Osman Ergin, Türk Maarif Tarihi, Cilt:I-II, Eser Matbaası, İstanbul 1977, s.129.
[24] Ergin, a.g.e., s.121-129.
[25] Hasan Cicioğlu, Türkiye Cumhuriyetinde İlk ve Orta Öğretim, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Yayınları, Ankara 1985, s.297-299.

-----------------------

KAYNAKLAR

Adıvar, A. (1991), Osmanlı Türklerinde İlim, İstanbul, Remzi Kitabevi.

Akgündüz, H. (1997), Klasik Dönem Osmanlı Medrese Sistemi, İstanbul, Ulusal Yayınları.

Akyüz, Y. (1994), Türk Eğitim Tarihi (Başlangıçtan 1993 ’e), İstanbul, Kültür Koleji Yayınları.

Atay, H. (1983), Osmanlılarda Yüksek Din Eğitimi, İstanbul Dergah Yayınları.

Baltacı,C. (1976), XV-XVI. Asırlarda Osmanlı Medreseleri, İstanbul İrfan Matbaa­sı.

Bilhan, S. (1989), Eğitim-Bilim-Sanat, İstanbul , Diyanet Yayınları.

Cicioğlu, H. (1985), Türkiye Cumhuriyetinde İlk ve Orta Öğretim, Ankara , Anka­ra Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Yayınları,

Çelebi, A. (1983), İslam’da Eğitim-Öğretim Tarihi, İstanbul Damla Yayınevi.

Ergin, O. (1977), Türk Maarif Tarihi, Cilt:I-II, İstanbul , Eser Matbaası.

Ergün, M. (1981). “Örgün Eğitimin Kurulmasında Medreselerin Rolü”, Ankara, Türkiye I. Din Eğitimi Semineri, s.54-58.

Ergün, M. (1982), “II. Meşrutiyet Döneminde Medreselerin Durumu ve Islah Ça­lışmaları”, Ankara, A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi, Cilt:30, Sayı:1-2, s.59-89.

Ergün, M. (1996), II. Meşrutiyet Devrinde Eğitim Hareketleri (1908-1914), Anka­ra, Ocak Yayınları.

Islah-ı Medâris Nizâmnâmesi, Düstur VI, s.1325-1330.

Kazıcı, Z. (1995), İslam Müesseseleri Tarihi, İstanbul , Kayıhan Yayınları.

Kütükoğlu, M. (1977), 1865 ’de Faal İstanbul Medreseleri, Tarih Enstitüsü Dergi-
si, Sayı:7-8’den Ayrı Basım, İstanbul, Edebiyat Fakültesi Matbaası.

Medâris- i İlmiye Nizâmnâmesi, Düstür-II, Tertib-i Sani, Cilt.II, s.127-138.

Muallim Cevdet(Çeviren:Erdoğan Erüz) (1978), Mektep-Medrese, İstanbul, Çınar Yayınları.

Saray, M. (1996), İstanbul Üniversitesi Tarihi (1453-1993), İstanbul , Edebiyat Fakültesi Basımevi.

Sayılı, A. (1963), “Ortaçağ İslam Dünyasındaki İlmi Çalışma Temposundaki Ağır­laşmanın Bazı Temel Sebepleri(Avrupa ile Mukayese)”, Ankara, D.T.C.F. Felsefe Araştırmaları Dergisi, Cilt:I, s.5-69.

Şanal, M. (1999), “Kuruluşundan Ortadan Kaldırılışlarına Kadar Olan Süre İçer­sinde Medreseler”, Ankara, Milli Eğitim, Sayı:143, s.123-128.

Şanal, M. (2002), “Osmanlı İmparatorluğu’nda Medreselere Kuruluş Sistemi, Or­ganizasyon, Yönetim ve Program Açısından Genel Bir Bakış”, Türkiye Günlüğü, Sayı:69, Ankara. s.78-93.

Şanal,M. (1998), Eşrefzâde Mehmet Şevketî’nin Eğitim Anlayışı ve Görüş le- ri,(Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Kayseri, Sosyal Bilimler Enstitü­sü. s.1-130.

Şevketî, (1329), Medâris-i İslamiye Islahat Programı, Harbet Matbaası, İstanbul.

Taşdemirci, E. (1984), Cumhuriyet Dönemi Türk Milli Eğitim Politikasının Ana Devreleri Üzerine Mukayeseli Bir Araştırma (Yayınlanmamış Doktora Te­zi), Ankara, A.Ü. Sos. Bil. Enstitüsü.

Taşdemirci, E. (1989), “Medreselerin Doğuş Kaynakları ve İlk Zamanları”, Kayse­ri, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:2.

Taşdemirci, E. (1990), “Osmanlı İmparatorluğu’nda Medreselerin Bozulmaları, Medreseleri Islah Etme Teşebbüsleri ve Kapatılmaları”, Kayseri, Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı: 4.

Unan F. (2003), Kuruluşundan Günümüze Fâtih Külliyesi, Ankara , Türk Tarih Kurumu Yayını.

Unat, F.R. (1964), Türkiye Eğitim Siteminin Gelişmesine Tarihi Bir Bakış, Ankara, M.E.B. Yayını.

Uzunçarşılı, İ.H.(1988), Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, Ankara, Türk Tarih Kurumu Basımevi.

Yakupoğlu, K. (1997), Osmanlı Medrese Eğitimi ve Felsefesi, İstanbul , Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayınlanmamış Doktora Tezi).

Yazıcıoğlu, M.S. (1980), “XV .- XVI. Yüzyıllarda Osmanlı Medreselerinde Kelam Eğitiminin Tenkidi”, Ankara, İslami İlimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:IV.

Zengin, Z.S. (1993), II. Meşrutiyet Döneminde Medreselerin Islahı ve Din Eğitim (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Kayseri, Erciyes Üniversitesi Sos. Bil. Enstitüsü.

Zengin, Z.S. (1997), “Osmanlı Medreselerindeki Gerilemenin Sebep ve Sonuçları Üzerine Bir Değerlendirme”, Vakıflar Dergisi, Ankara , Vakıflar Genel Müdürlüğü Yayınları, XXVI. Sayıdan Ayrı Basım, s.401-407.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 28 Mart 2024
İmsak 05:20
Güneş 06:47
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:31
Yatsı 20:52
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13
Günün Karikatürü Tümü