Şeyh Seydâ (KS) El-Cezerî'nin Keşf ve Kerâmet Anlayışı

Şeyh Seydâ’nın kerâmet anlayışı da gizlilik esasına dayanmaktadır. Zaman zaman kerâmetler ızhar etmiş olsa da bunların açığa çıkarılması ya da ifşâ edilmesi taraftarı olmamıştır. Övüldüğü ya da kerameti anlatıldığı zaman bundan hoşlanmayıp defalarca istiğfar etmiş ve şöyle demiştir: “Bu miskînin bir şeyi yok. Bu sizin bereketinizle hâsıl olmuştur. Veya silsiledeki meşayıhın hüneridir. Allah’ın izniyle bunu yapmışlar ki, Allah ’ın menfaat dilediği kimseler faydalansın.”

TASAVVUF 29.12.2020, 00:10 12.01.2021, 22:22 Ramazan Peri
Şeyh Seydâ (KS) El-Cezerî'nin Keşf ve Kerâmet Anlayışı

Keşf, gizli olan birtakım hususların zâhir ve açık olması, bazı örtülü ve karanlık olan şeylerin ortaya çıkmasıdır. Sır perdelerinin aralanmasıyla gayb olan bazı hususların meşhûd hale gelmesidir. Keşf, genellikle bazı riyâzat ve mücâhedeler sonucu bazı kâbiliyet ve melekelerin geliştirilmesi ve rûhi birtakım güçlerin ortaya çıkmasıdır. İfade ettikleri olağanüstülük bakımından keşf ile kerâmet aynı anlama gelse de kerâmet, daha yaygın kullanılan hissi ve mânevî yönü ağır olan bir olaydır. [1] Tasavvuf anlayışında keşf ve keramet amaç değil belki vasıta olarak kabul edilmektedir. Halk tarafından keşf ve keramet bir kemâl alameti olmaktadır. Ancak keşf yerine göre kâfirden de, mülhidden de, müminden de, yoga yapandan da zâhir olmaktadır. Herkesten zâhir olabilen bu vâsıf, kemâl meselesinden ziyade bir isti’dâd meselesi olarak kabul edilmelidir. [2]

Ehl-i İman olmayan kişide görülen olağanüstü haller keşf ve kerâmet değil, istidrâc veya sihir olarak adlandırılır. [3] Şeyh Seydâ’nın en büyük oğlu ve kendisinden sonraki halifesi olan Şeyh Nurullah, hak ve bâtıl olabilecek bu iki grubu birbirinden ayırmak için şu tavsiyelerde bulunmuştur: “Eğer o şahsın şeriat üzere bir istikameti varsa, sünnet-i seniyyeye bağlıysa, huzuruna gelindiği zaman kalpde bir meyil, cezbe ve Allah ’a bir yöneliş husule geliyorsa o haktır. Aksi olursa bâtıldır. ” Yine Şeyh Nurullah, pederi Şeyh Seydâ’nın “Eğer bir kişinin havada uçtuğunu ve suda yürüdüğünü görseniz bile, ekseri hallerinde sünnet-i seniyyeye uymuyorsa onu hiçbir şey sayma. Böyle birinin eteğine yapışmak da câiz değildir.” dediğini ifade etmiştir. [4]

Şeyh Seydâ’ya göre evliyanın kerameti haktır. Bu tasarrufları gerek hayatta gerekse vefatlarından sonra da devam edebilmektedir. Ona göre, Kur’an-ı Kerim’de “Dünya hayatında da ahirette de onlar için müjde vardır...” [5] ayetinde belirtilen müjde kelimesi; Allah’ın insana normalin üzerinde bir lütuf olan kerâmeti vermesi olarak anlaşılmaktadır. Yani Allah velî kullarına normalin üzerinde lütuflar verebilmektedir. Bu lütuflar da keramet adıyla açıklanmaktadır. [6]

Allah’ın veli kullarında keşf ve kerâmet görülebilmektedir ve haktır. Ancak bir velinin mutlaka keşf ve kerâmet sahibi olması şartı da yoktur. Velayetin ve Allah’a yakınlığın göstergesi keşf ve kerâmet gibi şeyler değil, zühd, takva, ibadet ve Allah Rasulüne benzemek yani onunla aynîleşmektedir. Bunu destekleyen bir ifade de Avârifü’l Maârif eserinin müellifi Ebu Hafs Ömer Sühreverdî tarafından belirtilmektedir; kendilerinden harikulâde haller zuhur etmeyen kimselerin, hârika gösterenlerden, daha üstün olduğunu; çünkü âriflerin en büyük kerametinin istikamet üzere yürümek olduğunu ifade etmektedir. [7] Şeyh Seydâ, sûfîlere kerâmeti gizlemenin vacip olduğunu bildirmiştir. Ancak müridin itikâdını sağlamlaştırmak veya kendisine hâl galip olması gibi durumlarda kerâmet gösterilebileceğini belirtmiştir [8]

Veliler, keşif ve ilham diye ifade edilen yollarla Allah Teâlâ’dan bazen özel bilgiler alabilirler. Güvenilirlik ve gerçerlilik açısından bu tür bilgilerin çeşitli dereceleri vardır. Bu tür bilgilerden yararlanmak için bunların Kur’an ve sünnetin açık ve net olan hükümlerine aykırı olmaması gerekmektedir. Ebu Saîd el-Harraz’ın şu ifadeleri bu konuyu açıklamak için önemlidir: “Zâhirî hükümlere aykırı olan her bâtın bâtıldır.” [9]

Sûfiler genellikle kerâmeti, kevnî ve hakîkî olmak üzere iki kısımda ele alırlar. Kevnî kerâmet, havada uçmak, denizde yürümek ve içinden geçeni bilmek gibi durumları ifade eder. Hakîkî kerâmet ise ilim, ma’rifet ve ahlâkla ilgili olup insanlardaki kötü huyları giderip iyi huylar kazandırmaktır. Halkın i’tibâr ettiği kerâmet kevnî, sûfîlerin i’tibâr ettiği kerâmet ise hakîkî keramettir. [10] Ebu Yezid el- Bistamî şunları ifade etmiştir: “Bir adamın havada uçacak derecede keramet ızhâr ettiğini görseniz bile Allah (c.c.)’m şeriâtını edâda, hududu muhafazada, emir ve nehiylerine uymada durumunu tesbit edinceye kadar ona aldanmayın.” [11] Mânevî kerametlerin maddî kerametlerden daha makbul olduğu görülmektedir. [12]

Kerâmetin gizliliği esas olduğundan sûfîler kerâmeti “hayz-ı ricâl” olarak tanımlamışlardır. Nasıl ki bir kadın özel hâli olan hayzı gizliyorsa, kerâmet sâhibi bir sûfî de aynı şekilde gizlemelidir. [13] Şeyh Seydâ’nın kerâmet anlayışı da gizlilik esasına dayanmaktadır. Zaman zaman kerâmetler ızhar etmiş olsa da bunların açığa çıkarılması ya da ifşâ edilmesi taraftarı olmamıştır. Övüldüğü ya da kerameti anlatıldığı zaman bundan hoşlanmayıp defalarca istiğfar etmiş ve şöyle demiştir: “Bu miskînin bir şeyi yok. Bu sizin bereketinizle hâsıl olmuştur. Veya silsiledeki meşayıhın hüneridir. Allah’ın izniyle bunu yapmışlar ki, Allah ’ın menfaat dilediği kimseler faydalansın.” [14] Cemaatine de keramete çok itibar etmemeleri ve keramet aramamaları hususunda telkinlerde bulunmuştur. Kerâmetten çok hoşlanmayan birisi olarak, en büyük kerâmetin istikâmet olduğu görüşünü savunan bir mutasavvıf olmuştur. [15]

Fatih Musa ELMALI ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ 2019

-------------------------------

  [1] Yılmaz, TasavvufMes’eleleri, ss. 224, 225.

  [2] Yılmaz, a.g.e. ss. 223, 224.

  [3] Yılmaz, a.g.e. s. 225.

  [4] Muhammed Nurullah Seydâ el-Cezerî, Tasavvufun Sırları, çev.: İbrahim Öztürk, Bursa 2007, ss. 158, 159.

  [5] Yunus Suresi, 10/64.

  [6] Baz, Şeyh Seydâ veSeydâî Kolu, s. 111.

  [7] Yılmaz, Tasavvuf Mes’eleleri, s. 224.

  [8] Nurullah el-Cezerî, Tasavvufun Sırları, 159.

  [9] Seydâ el-Cezerî, Rabıtada Usul, s. 28.

[10]Yılmaz, Tasavvuf Mes’eleleri, s. 227.

[11] Nurullah el-Cezerî, Tasavvufun Sırları, ss. 53, 54.

[12] Seydâ el-Cezerî, Rabıtada Usul, s. 28.

[13] Yılmaz, Tasavvuf Mes’eleleri, s. 228.

[14] Farkınî, Mektubat, s. 210.

[15] 01/07/2018 tarihinde Samandıra İlim ve Sanat Vakfında Ömer Faruk Seyda ile yapılan mülâkat.

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 01 Haziran 2023
İmsak 03:32
Güneş 05:28
Öğle 13:07
İkindi 17:05
Akşam 20:36
Yatsı 22:23
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 82
2. Fenerbahçe 34 77
3. Beşiktaş 34 74
4. A.Demirspor 34 66
5. Başakşehir 34 56
6. Trabzonspor 34 54
7. Konyaspor 34 49
8. Kayserispor 34 49
9. Karagümrük 34 47
10. Kasımpaşa 34 43
11. Alanyaspor 35 41
12. Sivasspor 35 40
13. Ankaragücü 34 39
14. Antalyaspor 34 38
15. İstanbulspor 34 35
16. Giresunspor 34 34
17. Ümraniye 34 30
18. Gaziantep FK 34 25
19. Hatayspor 34 23
Takımlar O P
1. Samsunspor 36 78
2. Rizespor 36 68
3. Pendikspor 36 67
4. Bodrumspor 36 62
5. Sakaryaspor 36 62
6. Eyüpspor 36 62
7. Göztepe 36 60
8. Manisa FK 36 56
9. Keçiörengücü 36 56
10. Bandırmaspor 36 55
11. Boluspor 36 52
12. Altay 36 40
13. Erzurumspor 36 39
14. Tuzlaspor 36 38
15. Gençlerbirliği 36 38
16. Altınordu 36 35
17. Adanaspor 36 25
18. Denizlispor 36 23
19. Yeni Malatyaspor 36 16
Takımlar O P
1. M.City 38 89
2. Arsenal 38 84
3. M. United 38 75
4. Newcastle 38 71
5. Liverpool 38 67
6. Brighton 38 62
7. Aston Villa 38 61
8. Tottenham 38 60
9. Brentford 38 59
10. Fulham 38 52
11. Crystal Palace 38 45
12. Chelsea 38 44
13. Wolves 38 41
14. West Ham United 38 40
15. Bournemouth 38 39
16. Nottingham Forest 38 38
17. Everton 38 36
18. Leicester City 38 34
19. Leeds United 38 31
20. Southampton 38 25
Takımlar O P
1. Barcelona 37 88
2. Real Madrid 37 77
3. Atletico Madrid 37 76
4. Real Sociedad 37 68
5. Villarreal 37 63
6. Real Betis 37 59
7. Osasuna 37 50
8. Athletic Bilbao 37 50
9. Girona 37 49
10. Rayo Vallecano 37 49
11. Sevilla 37 49
12. Mallorca 37 47
13. Cadiz 37 41
14. Getafe 37 41
15. Valencia 37 41
16. Almeria 37 40
17. Celta Vigo 37 40
18. Real Valladolid 37 39
19. Espanyol 37 36
20. Elche 37 24
Günün Karikatürü Tümü