Ateistlerin işleri güçleri ayet ve hadislerdeki çelişki, bilime aykırı şeyleri bulmak, bu çalışmaları sonucu Müslüman olan da oluyor, Turan Dursun ayet ve hadislere çamur atmada meşhur.
Turan Dursun’un hadislere yönelik eleştirilerini mealci grup biraz daha ilerletmiş durumda, mealci tayfa hadis düşmanlığı için Resulullah öven yetki veren ayetlerin manasını değiştirmekten de çekinmez. Bazısını da görmezden gelir.
Cuma Suresi 2. ayetinde Resulullahın görevlerinin bir kısmı açıklanmıştır.
Kuranı öğretmek
Müslümanları tezkiye etmek, günahlardan arındırmak için yol göstermek.
Basit bir araba yıkama dükkânınız var, her arabanın kiri aynı olur mu, size her gelen arabayı köpüklü su sıkarak temizleyebilir misiniz? Araba motoru kirli ise burayı benzinle silmeniz gerekebilir. Kaportanın altına yapışmış katmerli tabakaları kazımanız gerekebilir..
Gençken Buhari’deki Tarla icarıyla ilgili bölümü defalarca okumuş net bir hüküm içeren hadis bulamamıştım. Resulullah tarla icârı konusunda bazısına al, bazısına kardeşinden icar mı alacaksın. Demiş buyur çık işin içinden.
Türkiye'de Hadis kitabı basan yayın evleri bu konuda mesüldür. Bu kitapları sadece alimler almıyor. Normal insanlar da alıyor. Şerhli hadis kitaplarının basılması zorunlu tutulmalıdır.
Bir bilene sorunca iş çözüldü. Resulullaha icar konusunu soranların durumları eşit değilmiş, Resülüllah ashabın durumuna göre cevap vermiş,
1- tarla sahibi zengin, tarlayı kiralamak isteyen fakir olunca - kardeşinden icar mı alacaksın.. Buyurmuş. Haydi, bunun neresini eleştireceksin.
2- Tarla sahibi zengin, icara tutmak isteyenin durumu da iyiyse.. Alınır.. Cevabını vermiş. Tarla adamın mülkü ne diyebiliriz, ister satar, ister eker, isterse kiraya verir.
Hadislerin söylenme sebebi bilinmeden okunursa çelişki var zannedilir. Asıl çelişki bizim cahilliğimizde ve art niyetimizdedir. Ashabın hepsi aynı şartlarda değildi. 100 kadarı ashab-ı suffe idi. İlim için dünyayı terk etmişti. Zengin olanları fakir olanları vardı. Çok zekileri vardı.
Bir sınıfta öğretmensiniz 40 öğrenciniz var, bunların zeka, ahlak ve maddi durumları eşit mi?
Siz her talebeye aynı cevabı verir misiniz. Zekâsı az olana daha basit anlatmaz mısınız. Fakir olan talebeyi incitmeden yardımcı olmazmısınız. Cuma suresi 2. ayeti Resülüllahı ÖĞRETMEN İLAN EDİYOR siz bu ayetleri inkâr etseniz de görmezden gelseniz de, ayetlerin aslı olan arapçasından rahatsız olsanız da durum bu.
Art niyetli bazıları vicdanını yitirmis olmalı ki, bazılarının gönül rahatlığı ile HADİS İNKARCISI olabilmesi için 4 sayfalık hadisten hadis olmayan bir yarım cümleyi kesip .... Baaak bu sapık şey hadis.. Diyebilme cesaretini sergiliyorlar.
Bu zavallıların bize Messenger’dan gönderdiği 3 sayfalık HADİSLERE SÖVDÜRME sözde hadisleri fotokopi çektirip hafız ve imam bir arkadaşa okuttum. - böyle iğrenç hadisler var mı?.. nasıl olur..dedi.
Hepsini tek tek araştırdık maalesef kesilmiş, budanmış iğrenç hale sokulmuş hadisler. Hadi biz araştırma yapabiliyoruz, ya araştırma yapamayan sözde düşünen, sorgulayan gençler ne olacak.?.. Bu budanan sözde hadislere göre
Kadın uğursuz, hâlbuki Arap adeti olan uğursuzluğu hadisler lağvediyor.
mahşerde bacağını gösterecek.. Hadiste geçen يكشف عن الساق kalem suresin 42'de geçen ashaba garib gelen bir konu ashab bunu sorunca 3 sayfa arapçası olan bir hadisle kıyamet sahnesi anlatılıyor. YÜKŞEFÜ ANIS SEEK mecaz bir değim. Seek,( bacak) kelimesi Kur’an’da 2 kere geçiyor. İkisi de kıyamet sahnesiyle ilgili, birisinin tam Türkçe karşılığı -bacakları bir birine dolandı- yükşefu anis seek ise, - iş ciddileşti, kollar sığandı... Manasında. Ayet ve hadiste aynı kelimeler kullanılmış, konuyu bulandırmak ve iğrenç konuma sokmak vicdansızlıktır.
Sonuç olarak..
1- Hadislerde çelişki yoktur. Hadis bir ilimdir. İlim hocasından öğrenilir. Müsteşrikten, art niyetliden ilim öğrenilmez
2- Hadisler şahıslara özel de söylenmiştir. Dr. her hastaya aynı ilacı vermez
3- Hadis kitapları HADİSİN SÖYLENME SEBEBİNİ anlatır şekilde şerhli basılmalıdır.