30.10.2020, 15:29

Milli Birliğimize Düşman Olan Unsurlar

Genel Türk Tarihi’ne bakın.

Kardeş kavgalarıyla dolu maâlesef.

Ya İslâm Tarihi? İslâm Tarihi’nde durum çok daha kötü..

 

Mâlumları sosyal medya en etkin okul oldu. Bilen de yazıyor, söylüyor. Bilmeyen de.

Diyorsunuz ki, “Fitneyi yenmeliyiz!” Adam cevap yazmış. “Allah isteseydi, bizi tek millet, tek din üzere yaratırdı.” “Âmennâ.”

Peki, bunca ayet-i kerime, geçmiş ümmetlerin yaşadıkları, Gülümüz SAV’in öğrettikleri.. Ecdâdımızın yaşadıkları…

  Enfâl–22: “Gerçek şu ki, Allah Katında, yerde debelenenlerin en kötüsü, (bir türlü) akıl erdirmez olan sağırlar ve dilsizlerdir.” Yusuf–111: “Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ibretler vardır.”

 

Türk Tarihi’ne bakın.

Rus ve Çin’li bir Türk Boyu ve ya Hân’ı ile işbirliği yapıp, diğerini vurmuş. Ama kendileri hep prensliklerini birleştirmişler. Düşünün, Altınordu nasıl yıkıldı? Rus Knezliği onca Türk Halkları’nın arasından nasıl dünya devleti oldu?

  Avrupa kendi içinde kavga ederken, Haçlı Seferleri ile bir araya gelip, Müslümanları birlikte vurmuş. Köle ticareti ile ve sömürge organizasyonları ile pekâlâ birlikte hareket etmişler.

 

  İslâm Tarihi’ne bakın.

  Gülümüz SAV’in vefât ettiği gün başlayan siyâsi kavgalar maâlesef itikâdımıza da sirâyet etmiş. Bu kavgaların içeriği yüce dinimizin esaslarını bağlamaması gerekirken, itikâdi dayatmalar türetilmiş.

  Sonra cehâlet, taassup, yobazlık ve gereksiz tartışmalar girmiş işin içine..

  Meleklerin cinsiyeti, bir Müslümanı neden ilgilendirir? Tartışma konusu olabilir mi?

  Cennet hayatının ayrıntısı ne ilgilendirir? Sen emrolunduğun, Gülümüz SAV’in öğrettiği kulluktan sorumlusun. Gerektiği kadar bilgi kitâbımızda ve hadislerde mevcut.

Aklı öteleyen, ilmi, düşünmeyi ve idrâki küçümseyen mülâhazalar…

Vahiy yerine konan uyduruk kaynaklar? Meselâ zuhurât nedir?

Ya hilâfet, imâmet vb. etrafında şekillenen ve hâlâ devam eden kavgalar? Milyonlara varan sahte Evlâd-ı Resul geçinenin ve iddiâ edenin olduğu günümüzde hangi imam, hangi Kureyş, hangi Ben-î Haşim? Sonra şart mı?

 

  Bu gün fitne, taassup ve bölücülüğün her türünü aşma zamanıdır.

 

  Türkiye’mizde ve Türk Dünyası’nda ilk fitne, unsuriyetçiliktir.

  Kim Özbek, kim Kazak, Tatar, Kürt, Kırgız, Uygur, Türkmen vs.vs.

  Kazakistan Devlet Başkanı, Aksakalımız N. S. NAZARBAYEV (Nur Aga) “Tarihin Akışında” adlı kitabında Türk Dünyası için diyor ki;

“Bölgenin kaynaşması için zamanında Avrupa ülkelerinin sahip olduklarından çok güçlü önkoşullar mevcuttur.

Dış tehditler,

Kültürel- tarihi kökler,

Din,

Toprak –coğrafi- birliği,

Medeniyet ve kültür birliği,

Dünyaya aynı kapılardan çıkabilme ve açılabilme,

Ekolojik problemler vb. bu kaynaşma için gereken altyapıyı oluşturmaktadırlar.

Avrupa Birliğinin mimarları böylesi kaynaşma önkoşullarını sâdece hayal edebilirlerdi ancak Türkler bu koşullara kendiliklerinden sahiplerdir.” 

Lütfen yukarıdaki unsurlara bir daha bakınız, okuyunuz. Dikkat ederseniz duygusal da değil, tamamen akılcı.

Soruyorum, bu birliğin, tarîhi ve coğrafî dayatmaların ki, Kader-i İlâhi ve mukadderât budur. Dışında kalan kim? Özbek mi? Uygur mu? Yakut mu? Kürt mü? Kazak mı? Çerkez mi? Kim?

Düşünün bu kadar açık her şey. Öyleyse bu bölücülük fitnesinin kaynağı nedir? Emperyalizm, şahsi menfaat, cehâlet vd. değil mi?

 

Diğer fitne sebebi, mezhep, tarikat, cemaat vb. bölücülük ve fitne…

Öncelikle Şiî, Sünnî Bölücülüğü..

Bir taraf Ehl-i Sünnet de diğer taraf sünneti red mi ediyor? Bir taraf ehl-i beyte sevdâlı da diğer taraf düşman mı? İmam Ali hakkını korumadı da kendinden önceki hâlifelerden ben 1400 yıl sonra hakkını mı alacağım. Ehl-i sünnetin en büyük İmamı İmâm-ı Azam, İmam Cafer-i Sâdık’ın talebesi değil mi? Ehl-i beyte muhabbetinden dolayı, ehl-i beyt’in ve peygamberimiz SAV’in amcazâdeleri Abbasiler’in zulm ve işkenceleri ile şehid olmadı mı?

Şimdi soruyorum vicdanlara, kim Şiî, kim Sünnî?

Mehdi AS. gelecek ya da gelmeyecek.. Bizi ne ilgilendirir? İnanan da baş tacı, inanmayan da. Biz tevhid, ittihâd ve birlikle emrolunmadık mı? Bizim asıl sorumluluğumuz bu değil mi?

Aynı şekilde Alevî- Sünnî.. Sünnîleri yobazlıkla ithâm eden Alevî kardeşlerim dede-tâlip ilişkisine baksın bakalım..

Ya tarikat ve cemaatler?

Birbirine gidip gelen tarikat-cemaat lideri tanıyan, duyan, bilen var mı? Allah aşkına, Azerbaycan’da ordumuz boğaz boğaza, Libya’sı, Suriye’si?.. Terör başka belâ..

Hassâsiyet ifâde eden bir tarikat, cemaat duyanınız var mı?

Sizce, ümmetin ve insanlığın bunca derdi varken, Gülümüz SAV’in tükürüğünü konuşan adam mâsum mu?

Biz, mezhep, tarikat, cemaat vb. fitnesini yenmeliyiz.

Bu gün emperyalizm bakın başımıza, bir yandan FETÖ gibi diyalogcuları, diğer yandan IŞİD gibi Selefîleri başımıza musallat ediyor.

Suudlar ehl-i sünneti sözde devlet politikası hâline getirip, Yemen’i kana bularken İran Fârs derin devleti Şiî’liği kullanıyor. Oysa Şiî Müslümanların en az %50’i Türk. Fars belki %35–37

Adam Azerbaycan Ordusu’nu anlatırken diyor ki, “Bu ordu şah İsmail’in Kızılbaş Ordusu’dur.” Pes! Türkiye Ordusu, Yavuz Selim Atamızın Sünni Ordusu değildir, Azerbaycan Ordusu Şah İsmail Dedemizin Kızılbaş Ordusu değildir. Her iki ordu da halkımızın dünyaya haykırdığı gibi Muhammed’in SAV Ordusu’dur. Peygamber Ocağı’dır.  

 

Diğer bir fitne, özellikle Türkiye’de, solcu- sağcı.. Laik-Dindar, Atatürkçü-Muhafazakâr.. bölücülüğü.

Şu ahmaklığa bakın. Etrafınız ateş çemberi. Ama siz birbirinize sarılmak yerine tecavüzcülerinizi dost edinme ahmaklığına düşüyorsunuz. Bu gün ülkemizi Batı’ya şikâyet edenler, FETÖ başta olmak üzere ya hâin, ya da ahmak..

Sorarım size, Batı, Haçlı değil mi? Kim peki? Bu gün hâlâ 1. Dünya Savaşı devâm etmiyor mu? Bizim hepimizin aynı yerde olması gerekmez mi?

Adam, Abdulhamid Hân’ın resminin üzerine, M. Kemâl Paşa’ya hakâret içeren sözler yazmış. Be Allah’tan korkmaz, kuldan utanmaz, senin hakâretlerinle, Abdulhamid Hân’ın ne alakası var? Ya da tam tersi, ecdâda, Osmanlı’ya ve dinimize küfredip, sonunda da “Çünkü be lâik ve Atatürkçüyüm” demek. Namussuzluk değil de nedir?

İstiklâl Harbi’ni yapan kadrolar, Osmanlı’nın generalleri değil mi? Abdulhamid Hân’ın okullarında okumadılar mı?

 

Aziz Milletim yersiz fitneleri konuşmaktan, bu günü ve geleceği konuşamıyoruz.

Bu ihânet değil de nedir?

Milli direncin oluşmasına engel olmuyor mu?

 

Çözüm mü?

Milletimizin sesine kulak verin..

Ordusuna “Peygamber Ocağı” diyen, “Muhammed’in SAV Ordusu” diyen bir Millet. Ordusunun en gencinin şehâdete giderken “Kızıl Elma’ya!” dediği bir millet…

Gazâ ve gazi kavramları ile fedâkârlığın zirvelerinde yaşayan bir millet…

 

Aziz Milletim.

Bu günü konuşalım. Yarınlarımızı konuşalım. Birlik beraberlik için çözümlerimizi konuşalım.

Merhum M. Kemâl Paşa’nın şu güzel sözü “İlim ve fenne bigâne kalan onun ateşinde yanar.”

Birinci Dünya Savaşı’nda bizi parçalayanlar, Mehmetçik’ten daha mı kahraman ve fedâkârdı zannediyorsunuz? Onların büyük buharlı makinelerle çalışan gemileri vardı. Yeni nesil topları ve uçakları vardı. Siz ilmi ve aklı ötelediniz. Taassuba düştünüz. Matbaaya dahî “Gevur İcâdı” dediniz.

  

Son 300 yılı düşünün.

Ne diyor N. Fazıl Merhum “Birincisi iki buçuk asır... Aşk, vecd, fetih ve hâkimiyet... İkincisi üç asır... Kaba softa ve ham yobaz elinde sefalet ve hezimet...” demek ki, fetih, aşk, h3akimiyet gibi ihlâs, uhuvvet ve gayretin meyvelerini “Kaba softa ve ham yobaz elinde sefâlet ve hezimet...” ile tüketmişiz. Hâlâ düşmanın başı “Kaba softa ve ham yobaz!” değil mi?

 

Aziz Milletim..

Akif’in acı uyarısını da hatırlatmak istiyorum sizlere..

“Girmeden tefrîkâ bir millete, düşman giremez;

Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.”

 

Her türlü fitne, tefrîka ve husumeti yenmekten başka çaremiz yoktur.

Bırakın birbirinizde ayıp, kusur, eksik aramayı..

Büyük devlet olmaya doğru giden bir ülkeyiz. Yerli teknolojilerle dışa bağımlılığımızı hızla azaltıyoruz.

Çok çalışmalıyız. Üretmeli ve ihraç etmeliyiz.

 

Size Osman Yüksel Serdengeçti’nin acıları ile veda etmek istiyorum.

 

Sâdece şunu düşünün. İngiliz Gevuru nasıl Güneş Batmayan İmparatorluk oldu, bizim güneşimiz nasıl battı?

Krallıkla yönetilen bir ülke nasıl oluyor da “demokrasinin beşiği!” diye övülüyor da biz seçilmiş Cumhurbaşkanımıza “diktatör” diyebiliyoruz.

 

Gün birlik, beraberlik günüdür.

Gün ayıp, kusur arama yerine, kucaklaşma ve çözüm üretme günüdür.

25–30 yıl önce yanıbaşımızda yüzbinlerce Karabağ’lı kardeşimiz katledilirken müdâhil olamayan, seyreden Türkiye’den bu gün Azerbaycan ordusu’nun eğitim ve donanımına dahî katkı sağlamış, denizlerden kuşatılmasını kıran, terörü topraklarından çıkartmış bir Türkiye var.

Dün beş İsrail İHA’sı Heronlara mahkûm edilen Türkiye’den bu gün dünyanın en iyi İHA ve SİHA’larını üreten bir Türkiye var.

 

İmparatorluğa Mersiye

Bin yıl oldu toprağına basalı

Hayli oldu kılıçları asalı,

Bülbüllerin onun için tasalı,

Sazlar kırık, ayar tutmaz telleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Yol görünür, hakan emir verirdi,

Dalga dalga ordularım yürürdü,

Hamlemizden dağlar taşlar erirdi,

Doludizgin aştık nice belleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Yıldız doğar, talihimiz belirir,

Sabah olur, ulufeler verilir,

Bir seferde dört krallık serilir,

Al al ettik, kara kara tülleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Kosovalar, Plevneler bizsizdir,

Yosun tutmuş camilerim ıssızdır,

Boynu bükük minareler öksüzdür,

Açmaz olmuş Kızanlığın gülleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Hali görür, geleceği sezerdik,

Bir zamanlar ta Vistül’de gezerdik.

Haritayı biz kendimiz çizerdik,

Fetheyledik deryaları, çölleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Rodopların ak başları yaslıdır,

Serdengeçti gönül, artık usludur,

Rüzgarları bile matem seslidir,

Zafer, zafer der, eserdi yelleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?..

 

Osman Yüksel Serdengeçti

  

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ

وَالْعَصْرِۙ

اِنَّ الْاِنْسَانَ لَف۪ي خُسْرٍۙ

اِلَّا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَتَوَاصَوْا بِالْحَقِّ وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ

 

Asra yemin olsun,

İnsan hüsrandadır.

Ancak iman edip güzel işler yapanlar ve birbirlerine hakkı ve sabrı öğütleyenler müstesna.”

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 29 Nisan 2024
İmsak 04:20
Güneş 05:58
Öğle 13:06
İkindi 16:56
Akşam 20:05
Yatsı 21:37
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 33 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Konyaspor 34 36
16. Gaziantep FK 34 34
17. Hatayspor 34 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Girona 33 71
3. Barcelona 32 70
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14