Haberin Kapısı
2020-09-18 16:03:58

Derviş Duruşu

Doç. Dr. İbrahim Baz

18 Eylül 2020, 16:03

Bütün kriz dönemlerinde olduğu gibi bir kez daha dervişleri davet ediyor dünya.

Hiçbir dünyalık önünde eğilmeyen, eyvallah etmeyen ve namert elinden bir ikbal beklemeyen, hiçlik pınarından kana kana içmiş kanaatkâr derviş duruşunadır bu davet...

Gönülleri, gömüldükleri çamur çukurlarından çıkarmaya ve çağın çarpık çarkları arasında yıkılmış şahsiyet sütunlarını yeniden doğrultmaya imdat ile yapılan bir davet.

Siyasetin, sahteliğin, sanallığın ve süsün renkli ışıklarla üzerini örttüğü insan onurunu, yeniden nurlandırmaya bir davet...

Ölmeden önce ölmüş ve korkuyu kalbinden kaldırmış derviş duruşuna bir davet...

Başında sarık, elinde tespih sabah akşam kendi nefsini zikreden ve tac ile hırkayı dervişlik sananların değil, gönlün derviş eylemiş hırkasını Hakk’ın gördüğü, menfaat eşiklerinde aşınmamış dervişlerin duruşuna bir davet...

Davet dervişleredir!..

Derviş duruşuna...

Çünkü kılıçla kuşatılmış ülkeler değil işgal edilen bugün. Öyle olsaydı eğer, eline aldığı her aleti silah olarak kullananların “şehit ya da gazi” olmak için “Allah Allah” diye koştuğu “küçük cihat”ın mücahitleri davet edilirdi er meydanına...

Bunlar ki, Necip Fazıl’ın ifadesiyle;

“Dış Cenk... Şehit... ölüp de ölmeyenler çevresi...”

Lakin, şimdi işgal edilen toprak ve ten değil, kalplerdir kuşatılan. İşte bu nedenle düşmanı karşıda mertçe durmayan ve hatta görülmeyen bir savaşa “âh, âh” diye koşulan “Ekber Cihat” içindir davet.

Kalp ülkesinin mana mücahitlerine...

Bunlar ki, yine Necip Fazıl’ın ifadesiyle;

“İç Cenk... Veli... ölmeden ölenlerin töresi...”

Kurtarmaya kendisinden başlayanlaradır davet…

Bir ganimet arzusu duymayan, hakikatten ve Hak’tan ayrı kalmanın gurbet sızısını duyan dervişlerin duruşuna...

Peki kimdir bu dervişler?

Derviş, kapı önünde ve eşiğinde duran kişidir. Dervişin durduğu yer, dergâh kapısının önüdür. Bu dergâh; zahirde bir bina, hakikatte ise Hakk’ın huzurudur. Bu huzur makamına ulu dergâh; ulu dergâhın sahibine de Ulu Padişah denilmiştir. Dervişin yönü, kendine yâr bildiği ve rızasını dilediği yaratanadır.

Kelime anlamından da anlaşılacağı üzere derviş olmak, öncelikle bir duruş sahibi olmaktır. Durduğu yeri (ikameti) ve döndüğü yönü (istikameti) belli olmaktır.

Dervişlik, her yerde değil, bir yerde durmak, her yöne değil bir yöne yönelmektir.

Yalan yerleri ve yönleri terk etmektir (tevbe). Durulan mekânlar görüntüde farklı olsa da (kesret), her mekânı sahibinden dolayı bir (vahdet) bilmektir.

Her neye bakılsa, sahibini görmektir.

Dervişlik, arınmak için bir arayış, durulmak ve dirilmek için gönüllü(mürid/talip) ve gönülle yapılan bir yürüyüş (seyr u sülûk) ve yürünen yolda duruştur.

Dervişin duruşu, kendi varlığını tanımak(marifet) ve var edene varmak(vuslat) içindir.

Dervişin yolu muhabbet, mürşidi Muhammed’dir...

Peki derviş duruşu nedir?

Zaman’ı an bilmek ve aldığı her nefesi nefis muhasebesi bilincinde tüketme gayretindeki “ibnü’l-vakt” olmanın adıdır derviş duruşu...

Alınan her nefesin bir yeniden doğuş, verilen her nefesin bir kıyamet olduğunu bilerek, her nefeste iki defa şükretmenin gerektiğini düşünmenin bilincidir derviş duruşu... (hûş der dem)

Ömür bir gündür o da bu gündür” diyerek her günü bir ömür titizliğinde yaşamanın ve mekânı bu zaman tasavvuruyla kuşatmanın adıdır derviş duruşu...

Kibri küfrün kapısı bilerek, kendini başkalarından üstün görme(kibir) ve kendini beğenme(ucub) gibi huyları en büyük hastalık görerek, onlardan kurtulmanın tedavisini(riyazet) kabul eden ve yeryüzünde Rahman’ın huzurunda tevazu ile yürümenin adıdır derviş duruşu...

Gözü özüne bakan ve zamanı az, dünyayı yalan ve uyku hali gören, ölünce uyanacağını bilerek başkasıyla değil kendi eksiği ilgilenmenin ve nazarını kendine çevirmenin (nazar ber kadem) adıdır derviş duruşu...

Gözün ve gönlün önündeki yanıltıcı gayelerden kurtularak gayelerin, gayesi olan “Ya Rabbi, benim maksudum sensin ve talep ettiğim de senin rızana ermektir” (İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî) diyerek bütün gayeleri bir gaye için araç bilmektir derviş duruşu...

Kötü ve kötülükler karşısında boyun eğmeyen, kötülüklerden her an iyiliklere doğru bir hicret halinde olmanın ve iyiliği vatan bilmenin bilincidir (sefer der vatan) derviş duruşu...

İnananlar kardeştir” düsturunu imanın gereği gören, yürüdüğü patika (tarikat) yolda yol arkadaşlarıyla (ihvan) daha derin bir kardeşlik hukuku kuran, kardeşi “hadi” dediğinde “nereye?” diye sormadan “kardeşlik pekey demekle kaimdir” diye düşünebilme düzeyidir derviş duruşu...

Kulluğun kemal derecesi olan “Allah’ı görüyormuş gibi” bir “an” ve “mekân” bilincine sahip “İhsan Ahlakı”na sahip olabilmenin gayretidir derviş duruşu…

El etek çekip çevresinden dağ başına çekilmek değil, aksine insanla ünsiyet kuran ve kalabalıklar içinde kendini kaybetmeden “eli kârda gönlü yârda” olmanın (halvet der encümen) adıdır derviş duruşu...

Yeryüzünü yâryüzü bilip her tecellide bir sıfat temaşa eden ve tabiatı kendisine bırakılmış bir emanet görerek ahlak ve kültürle “çevre”yi aynı çatı altında birleştiren bir anlayışın adıdır derviş duruşu...

Durmaktan ve düşünmekten aciz bırakan çağın ağlarından azat olarak, gözleri gördüğü habbeye hayret, gönlü her habbede bir muhabbet görerek hayran olabilen bir iç duruşun adıdır derviş duruşu.

Güneşi sağ elime ayı sol elime verseniz ben bu davadan vazgeçmem” diyerek, zulme vesile olan makamı (şöhret), haksız elde edilen zenginliği (servet) ve fani olana aşırı arzuyu (şehvet) düşünmeden terk edebilmektir derviş duruşu...

Gecenin koynunda âh ederek gözyaşıyla günahını yıkamanın adıdır derviş duruşu…

Ey derviş!

İnsan ibadetiyle yolda durur, ahlak ve istikameti ile yani duruşu ile yol alır. Dünya seni çağırıyor duyabiliyorsan sessiz bir çığlıkla…

Hadi bir an önce kendi fethini tamamla ki büyük fetih başlasın...

Yorumlar (20)

Hüseyin Doğanay 4 Yıl Önce

Degerli hocam gönlüne ve kalemine sağlık. Rabbim nice muvaffakiyetler versin

Burhaneddin KARAL 4 Yıl Önce

Böyle samimi böyle içten hâlisane ve safiyane bir yazıyı yazmanızı sağlayan fikrinize zikrinize yüreğinize tuşlara bastığınız parmak uçlarınıza ve göznurunuza sağlık hocam..

Abdullah Çelik 4 Yıl Önce

Allah razı olsun hocam. Rabbim hepimizin yardımcısı olsun. Elinize gönlünüze sağlık.

İhsan Ünlü 4 Yıl Önce

Emeğinize yüreğinize sağlık muhterem hocam

Gıyaseddin Karatepe 4 Yıl Önce

Allah razı olsun. Sadrınızdan satırlara dökülen kelamınızın tesirini gönüllerde lutfeylesin.

K.f.KANDEMİR 4 Yıl Önce

Allah razı olsun çok güzel olmuş

Mustafa Orhan 4 Yıl Önce

Elinize, kaleminize, yüreğinize sağlık

Arif Koç 4 Yıl Önce

Harika çok güzel ifade edilmiş Allah razı olsun

Mustafa Coşkun 4 Yıl Önce

Hocam bellimi, beslendiğinz pinar çok temiz ve güzel,Tasavvuf okyanusundan desteklendiği aşikar. sizde bu pınar dan kana kana içmissiniz, başka fanilerde biraz nimetlensin diye gayret ediyorsunuz.Rabbim gayreti izin ecrininasib etsin.

Mehmet Yavuz 4 Yıl Önce

Rabbim, Derviş olabilmeyi ve derviş olarak Emaneti teslim etmeyi nasip eylesin. Birbirimize için duamız derviş olmak cihettinde olsun.

Mehmet ASLAN 4 Yıl Önce

SubhanAllah gönlüne sağlık hocam. Mevlam fethini tamamliyanlardan eylesin insAllah

Zeynel Abidin 4 Yıl Önce

Allah razı olsun

H Güneş 4 Yıl Önce

Gonlunuze kaleminize sağlik Allah razi olsun

Serdar Bal 4 Yıl Önce

Değerli hocam, MaşAllah. Çok güzel ifade buyurmuşsunuz. Allah razı olsun.

Mustafa ateş 4 Yıl Önce

MaşAllah eyvAllah teşekkür ederim Allah bizleri öyle dervişerden eylesin amin

Sadullah Keleşoğlu 4 Yıl Önce

MaşaAllah barekAllah Gönlünüze ve kaleminize sağlık Huuu...

Cem 4 Yıl Önce

Allah razı olsun. Çok güzel anlatmışsınız.

Serdal Bıçer 4 Yıl Önce

Allah ebediyyen razı olsun sayın hocam,Allah her daim yar ve yardımcınız olsun.

İzzettin PAK 3 Yıl Önce

Sayın Hocam, elinize-dilinize, gönlünüze sağlık. Allah razı olsun. Rabbim "bu duruşu" bizlere de nadip etsin.

Mustafa Karabulut 3 Yıl Önce

Allah razı olsun. Gönlünüz ve kaleminiz her daim Rahman'ın tecellisi ile nurlansın.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.