04.10.2018, 02:24

Dünya ‘Büyük Buhran’a Sürükleniyor

18 Aralık 2010 tarihinde Tunus’ta başlayan ve ardından Mısır, Libya, Yemen, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Suriye'de şiddetli şekilde devam eden “Arap Baharı”nın ateşi İslâm coğrafyalarını cehennem ateşi gibi yakmaya devam ediyor.

Âdeta “Meksika Dalgası” gibi yayılan bu ateşe direnen “Son Kale” Türkiye için yeni bir safhaya geçildi; “ekonomik vesayet savaşı”.

Türkiye bu savaştan ya bağımsızlığını ilân ederek çıkacak, ya da yağmalanan coğrafyanın bir parçası olacak.

İkinci “Büyük Buhran” ABD Başkanı Donald Trump marifetiyle kapıdan adımını attı, bütün gücüyle direnen Türkiye’ye saldırıyor. Türkiye bütün alçak saldırılara karşı özgürleşme savaşı veriyor.

***

Özelde bizleri, genelde dünyayı nelerin beklediğini anlamak için birinci “BÜYÜK BUHRAN”ı birazcık hatırlayalım.

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika Birleşik Devletleri “süper güç” haline geldi. Verdiği kredilerle Avrupa’yı borç batağına sürükledi. “Kapitalizmin Patronu” olmanın hırsıyla, yeni bir dünya düzeni kurmanın bütün yolları denendi. Hisse senetleri sürekli arttı. Büyüyen ekonomi ile işçi sınıfı parayla oynamaya başladı. Yatırımların yönü gayrimenkule kayınca fiyatlar uçtu. Şirketler büyüdükçe, bankalar çoğaldı.

Fakat işler birden bire ters gitmeye başladı. Servet ödenerek alınan gayrimenkuller para etmez oldu. Gayrimenkulden kaçan yatırımcılar borsaya yöneldi. Aşırı taleplerin gelmesiyle borsa önce füze gibi uçtu. Tarihler 24 Ekim 1929’u (Kara Perşembe) gösterdiğinde New York Borsası yüzde 12,8 düşerek çakıldı. 4,2 milyar dolar buharlaştı. ABD, ne Almanya ve İngiltere’den savaş tazminatlarını, ne de dünyaya dağıttığı kredileri geri alamadı.

Piyasada reel para dönmüyordu. Kağıt üzerinde uçuşan para ve krediler gerçekte yoktu. Binlerce şirket ve banka battı. Milyonlarca insan işsiz kaldı. Mudiler bankalardaki paralarını kaybetti.

Piyasada para dönmeyince “Büyük Buhran” dönemi başladı ve bir kasırga gibi dünyaya yayıldı. En çok Amerika ve Avrupa’da hissedilen kriz, dev ekonomilerin çökmesine neden oldu.

 “Büyük Buhran”dan önce en fazla yüzde 7 gerilemiş olan dünya ticaret hacmi, bu dönemde yüzde 65 düştü. 50 milyon insan işsiz kaldı. Dünya çapındaki toplam üretim yüzde 40’ın üzerinde düşüş gösterdi. Amerikan halkı “Büyük Buhran”ın faturasını Başkan Herbet C. Hoover’a kesti. Ekonominin en dibe vurduğu 1933 yılında Franklin Delano Roosevelt başa geldi. Kriz 1939 yılına kadar sürdü.

Bu krizden Türkiye de hissesine düşeni aldı!..

Tarımsal ürün fiyatlarında yaşanan büyük düşüşler, Türkiye'nin dış ticaret hacmini daralttı. İflaslar başladı. Ticari şirketler, sanayiciler, üretimi arttırmak üzere kredi almış çiftçiler borçlarını ödeyemediler. Özellikle ticaretin önemli olduğu İstanbul, İzmir gibi liman şehirlerinde işsizlik hat safhaya çıktı.

***

Ve yıl 2018. Aradan geçen 89 yıl sonra “Küresel Ticaret Savaşı”nı başlatan yine Amerika…

Dünya yeni bir “Büyük Buhran”a adım adım sürükleniyor.

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump'ın Çin'e karşı başlattığı ekonomik yaptırımlar kısa sürede küresel bir ekonomi savaşına dönüştü. ABD’nin ek vergi tarifeleri Çin’in ardından Avrupa Birliği üyesi 28 ülkenin yanı sıra Kanada, Meksika, Çin, Hindistan ve Türkiye’ye de sıçradı.

Bunlarla da yetinmeyen Trump, BM’nin 73. Genel Kurulu’ndaki konuşmasında İran, Suriye rejimi, Çin ve Venezuela'yı tehdit ederek izleyeceği agresif politikalarla yeni bir “kıyamet senaryosu”nun işaretlerini verdi.

***

Amerika; FETÖ, Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla, Türkiye’nin yoğun çabaları sonucu toplanan BMK’nın Trump’un Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilân etme kararını yok hükmünde sayması, S-400, Suriye krizinden sonra FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan İzmir Diriliş Kilisesi Rahibi Andrew Craig Brunson üzerinden Türkiye’ye “ekonomik suikast”ler düzenlemeye başladı.

Şu anda “evangelist”lerin başını çektiği “Küresel Firavunlar”ın topyekun saldırısı altındayız.

***

Bu konuya değinmişken dünya politikasının en sinsi ülkesi, “Büyük İsrail”in hamisi İngiltere ayağını unutmamak gerekir. Yüzyıllardır “böl, parçala, yönet” taktiklerini gözüne kestirdikleri ülkelere uygulamaya devam ediyorlar. “Şeytan ayrıntıda gizlidir” bakış açısıyla baktığımızda fotoğraf o kadar da flu değil.

Hatırlayalım...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 13 Mayıs 2018’de bir dizi temaslarda bulunmak üzere İngiltere’ye gitmiş, bu seyahat esnasında Birleşik Krallık Kraliçesi 2. Elizabeth ile Buckhingam Sarayı’ndan görüşmüştü. Bu ziyaret esnasında yaptığı açıklamada faiz ve enflasyon konusuna değinmiş, “Sebep-netice ilişkisine baktığımız zaman, faiz sebeptir, enflasyon neticedir. Faiz ne kadar düşük olursa enflasyon da o kadar düşük olacaktır…” ifadelerini kullanmıştı.

Bu söylem “Küresel Firavunlar”ın yönettiği uluslararası piyasalarda çok sert bulunmuş, arkasından kur saldırısının işaret fişeği atılarak 14 Mayıs’ta 4.32 Türk Lirası olan dolar, 15’inde 4.46 seviyesini test edip 16’sında 4.50 seviyesine ulaşmıştı. Tarihler 23 Mayısı gösterdiğinde ise rekor denemelerine devam eden dolar 4.92’ye kadar yükselmişti.

Bu gelişmelerin arkasından 29 Mayıs’ta Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya İngiltere’nin başkenti Londra’da yatırımcılarla buluşarak, Erdoğan’ın aksine faiz artırımı sinyali vermişti. Şimşek ve Çetinkaya, yatırımcılara enflasyonun yükselişi sürdüğü takdirde Merkez Bankası'nın yeniden müdahale edebileceği mesajını iletmişti.

Bu teminatlara rağmen dövizdeki ateş bir türlü söndürülemedi. Artçılar çoğaldıkça, manipülasyonlarla oyun içinde oyun kuruldu. “Küresel Firavunlar”a gün doğdu.

***

24 Haziran Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 27. Dönem Milletvekili Seçimleri’nden “millî irade”nin zaferle çıkmasıyla saldırıların dozajı arttı. Seçim öncesi soğan ve patatesle başlatılan fırsatçılık yangını, içimizdeki “işbirlikçi Firavunlar”ın da omuz vermesiyle iğneden ipliğe her şeye sıçratıldı.

Küresel Firavunlar” 12 Ağustos 2018 tarihinde piyasaların kapalı olduğu bir saatte (20.00-22.00 arasında) Asya piyasaları üzerinden harekete geçti. Londra merkezli saldırıları sonucu, dolar 7 Türk Lirası’nın üzerine çıkarak ekonomiye “kamikaze saldırısı” gerçekleştirdi.

Türk Lirası, “Küresel Firavunlar” tarafından yapılan bu saldırılarla âdeta pula çevirdi.

***

2001 krizinden beri kısmen rafa kaldırılan “paradan para kazanma” dönemi yeniden başladı. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not düşürme yarışına girişmesi, cari açığın büyümesi, faizlerin yükseliş trendine girmesi, ekonomimizin manipülasyonlara açık hale getirilerek bozulması, ticaret savaşlarının eşiğinde, hatta içinde olduğumuzu gösteriyor.

Prangalarından kurtulmaya çalışan Türkiye, yıllarca bitmek bilmeyen bir dizi operasyonun ardından en sonunda ekonomik olarak kuşatma altına alınarak 1881-1939 yılları arasında Osmanlı Devleti için sahneye konan “Düyun-u Umumiye”ye (dış borçları denetleyen kurum) zorlanıyor.

Unutulmamalı ki, zalim üzerine düşeni yerine getirmeyendir.

Yatırım ekonomisinden millî üretime geçebilmenin sancısını çektiğimiz şu dönemde birlik ve beraberlik ruhunu kuşanarak bunları da aşacağız, hiç kimsenin şüphesi olmasın.

Fakat hiç kolay olmayacak.

Bizi zor günler bekliyor.

Yaşadığımız bu Hak ve bâtıl mücadelesinde millî bir hamleye ihtiyacımız var. Diz çökmemek, namerde muhtaç olmamak için kendi tohumumuzu, hayvanımızı, teknolojimizi, silahımızı, eğitimimizi, ilâcımızı... üretmekten başka çaremiz yok.

Helal olanı harama dönüştürme (israf) hastalığından vazgeçip, tasarrufa yönelerek, güven ortamı oluşturmaktan da başka çâremiz yok.

Yarın bu kuşatmayı yarmanın yegane çâresini açıklayalım inşaallah.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 09 Mayıs 2024
İmsak 04:04
Güneş 05:46
Öğle 13:06
İkindi 16:59
Akşam 20:15
Yatsı 21:50
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 35 96
2. Fenerbahçe 35 90
3. Trabzonspor 35 58
4. Başakşehir 35 55
5. Beşiktaş 35 54
6. Alanyaspor 35 49
7. Kasımpasa 35 49
8. Rizespor 35 49
9. Sivasspor 35 48
10. Antalyaspor 35 45
11. A.Demirspor 35 44
12. Samsunspor 35 42
13. Kayserispor 35 41
14. Ankaragücü 35 39
15. Karagümrük 35 37
16. Konyaspor 35 37
17. Gaziantep FK 35 35
18. Hatayspor 35 34
19. Pendikspor 35 33
20. İstanbulspor 35 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 33 72
2. Göztepe 33 69
3. Sakaryaspor 33 57
4. Bodrumspor 33 56
5. Ahlatçı Çorum FK 33 56
6. Kocaelispor 33 55
7. Bandırmaspor 33 50
8. Boluspor 33 50
9. Gençlerbirliği 33 50
10. Erzurumspor 33 44
11. Manisa FK 33 40
12. Ümraniye 33 40
13. Keçiörengücü 33 39
14. Tuzlaspor 33 37
15. Adanaspor 33 36
16. Şanlıurfaspor 33 35
17. Altay 33 9
18. Giresunspor 33 7
Takımlar O P
1. Arsenal 36 83
2. M.City 35 82
3. Liverpool 36 78
4. Aston Villa 36 67
5. Tottenham 35 60
6. Newcastle 35 56
7. Chelsea 35 54
8. M. United 35 54
9. West Ham United 36 49
10. Bournemouth 36 48
11. Brighton 35 47
12. Wolves 36 46
13. Fulham 36 44
14. Crystal Palace 36 43
15. Everton 36 37
16. Brentford 36 36
17. Nottingham Forest 36 29
18. Luton Town 36 26
19. Burnley 36 24
20. Sheffield United 36 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 34 87
2. Girona 34 74
3. Barcelona 34 73
4. Atletico Madrid 34 67
5. Athletic Bilbao 34 61
6. Real Sociedad 34 54
7. Real Betis 34 52
8. Valencia 34 47
9. Villarreal 34 45
10. Getafe 34 43
11. Deportivo Alaves 34 41
12. Sevilla 34 41
13. Osasuna 34 39
14. Las Palmas 34 37
15. Celta Vigo 34 34
16. Rayo Vallecano 34 34
17. Mallorca 34 32
18. Cadiz 34 26
19. Granada 34 21
20. Almeria 34 17
Günün Karikatürü Tümü