Haberin Kapısı
2022-05-23 15:18:54

DOSTLARIMIZ KİMLERDİR?

İbrahim Cücük

23 Mayıs 2022, 15:18

Dostlarımız:

1. Allah Teâlâ

2. Rasûlullah (s.a.s.)

3. Allah’ın sevdiği mü’minler

Allah Teâlâ dostlarımızı şöyle belirtmiştir:

“Sizin dostunuz ancak Allah, O'nun Rasûlü ve namaz kılan, zekât veren ve rükû eden mü’minlerdir.”

(Mâide sûresi 5/55)

1. Allah Teâlâ

Bizi de yaptığımızı da yapmamızı da yaratan; hidayet sebebi olan Kur'ân-ı Kerîm’i indiren, kendisine kavlî ve fiilî beyanını öğrettiği Hz. Muhammed’i (s.a.s.) gönderen ve bize en büyük ikram olan imanı kalbimize koyarak hidayeti nasip eden, ebedî olarak cenneti hazırlayan olması itibariyle elbette bizim en büyük dostumuz Allah Teâlâ’dır.

Kur’ân-ı Kerîm’i okuyan avamın çoğunluğunun okurken yanlış okuduğu A’râf sûresinde Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“İnne veliyyiyallâhüllezî nezzelelkitâbe: Benim muhakkak ki yegâne dostum kitabı (Kur’ân’ı) indiren Allah’tır. O (Allah), sâlih (kul)lara velilik eder (dostluk eder, sahip çıkar.”

A’râf sûresi 7/196)

Allah’a dostluk, Kur’ân’a göre olunca dostluk olur. Nasıl dostluk edileceğini de Kur’ân-ı Kerîm’in beyanını öğrettiği Hz. Peygamber Efendimize uymamızı emretmekle göstermiştir.

Kul, Allah’a itaatle dostluk eder; Allah da dost kıldığı kuluna ikramıyla dostluk eder, sahip çıkar. Allah’ın dostuna en büyük ikramı imanda devam ve kemali nasip etmesidir.

Allah Teâlâ, kuluna her gün Fatiha’da “ihdina’s-sırata’l-müstakîm: Bize sırat-ı müstakîm üzere hidâyet(te devam ve kemali nasip) et” diye dua ettiriyor ki Allah da kuluna imanda devam ve kemali nasip etsin.

2. Rasûlullah (s.a.s.)

En büyük nimet olan imana vesile kılınan, bize Allah Teâlâ’yı tanıtan, Kur'ân-ı Kerîm’i sözleri ve fiilleriyle açıklayan ve nasıl kulluk edileceğini gösteren, onu izleyip örnek almakla yükümlü olduğumuz, dünya ve âhiret mutlu olmanın şifrelerini bize sözü ve örnekliğiyle öğreten kimse olması sebebiyle dostumuzdur.

Bu konuda şu âyetlere bakmamız yeterlidir:

“De ki: ‘Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah Ğafûrdur, Rahîmdir.

(Âl-i Imrân sûresi 3/31)

“Andolsun ki sizin için, Allah’ı ve âhiret gününü ümit eden ve Allah’ı çokça anan kimseler için, Rasûlullah’ta güzel bir örnek vardır.”

(Ahzâb sûresi 33/21)

“Hayır, Rabbine yemin olsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlıklarda seni hakem yapıp sonra da verdiğin hükümden dolayı içlerinde hiçbir sıkıntı duymadan, tam bir teslimiyetle teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar.”

(Nisâ sûresi 4/65)

3. Allah’ın sevdiği mü’minler

Allah Teâlâ, Kur'ân-ı Kerîm’inde sevdiği mü’minlerin şunlar olduğunu açıklamıştır: Tövbe edenler, mü’minler, muhsinler (işlerini iyi yapan, iyilik yapan, Allah’ı görürcesine Allah’a kulluk edenler), âdiller, muttakîler, Hz. Peygamber’e (s.a.s.) itikaden, ahlaken ve amelen uyanlar, maddî ve manevî temizliğe dikkat edenler, Allah yolunda Allah için cihad edenler, mü’minleri Allah için seven ve sayanlar, Allah’a tevekkül edenler, şükredenler, namaz kılan, zekât veren ve rükû eden mü’minlerdir.

Allah’a, Rasûlullah’a ve Mü’minlere Nasıl Dostluk Edilir?

Allah’ı dost bilen, Allah’ı Kur’ân-ı Kerîm’e ve Hadîs-i Şerîflere göre tanır ve tanıtır hem sever hem âleme sevdirmeye çalışır; emirlerine muhalefetten hayâ eder, rızasını her şeyden üstün tutar, dinini hayatının her şubesine uygular; Allah’ı unutmaz zikreder, şükreder, fikreder; dinini hayata hâkim kılmak için kalbi, dili ve gerektiğinde de eliyle cihad eder; her konuda Allah’a kulluk etmeye ve sonsuzu kazanmak için müslüman olarak ölmeye gayret eder.

Rasûlullah’ı (s.a.s.) dost bilen, her hususta Sünnetini öğrenir, örnek alıp uygular; evinde, kurumunda, devletinde talim-terbiye-tatbik prensibini uygular; ahlakıyla ahlaklanmaya son derece önem verir hem diliyle hem uygulamasıyla sünnetini tebliğ eder; kalbi, dili ve eliyle cihadı gibi cihad etmeye dikkat eder.

Allah’ın sevdiği mü’minleri dost edinen, sever, kusurlarını örter, küs olanları barıştırır; dertlerini dert edinir; birbirlerinin gıybetlerini yapmaz, iftira etmez; kâfirlere karşı mü’min kardeşlerini savunur; öfkesini yener; kardeşleriyle daima istişare eder; fakir ve sıkıntıda olanlara infak eder; kendisine kötülük ederseler affeder; birbirleriyle nasihatleşir, kendisine yapılan nasihati kabul eder.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.