Haberin Kapısı
2021-04-02 13:14:11

Gaye ve Gayeye Ulaşmak -2

İbrahim Cücük

02 Nisan 2021, 13:14

  b) Gayeye Ulaştıran Yoldaki Vesileler 

       2. Tefekkür: Hesaba çekileceğini bilen düşünür. 
        Düşünen kişi, düşündüğüne ulaşmak için çare arar. 
        Çare arayan; çareyi, konuyu, engelleri, prensipleri, hedefi düşünür ve bütün bunları dert edinir. 

        “Dünyayı idare eden, düşünceler değil kuvvettir; ancak kuvveti kullanan düşüncelerdir.” 
     Blaise Pascal 

        Gaye ulvî olursa, gayeye ulaşma düşüncesi de ulvî olur. 
        Kişinin düşüncesi ulvî olunca, kuvveti ulvî maksatlar için kullanır.
         “Uzun zaman çözemediğimiz sorunlar üzerinde bu kadar konuşacak yerde, bu kadar konuşmayıp biraz daha fazla düşünseydik, bu kadar konuşmaya gerek kalmazdı.”
        Henry Ford 

       3. Tasavvur: Düşünce neticesinde nedene ve nasıla cevap ortaya çıkar. 
        Bütün fizibilite raporları ortaya konur.  Bütün çizgiler ortaya çıkmış olur. 
        Bin söz söyleneceğine bir şekil çizilmelidir. 
        Bu seviye, kişiyi o hedefe ulaşmaya yöneltir. Bu düşünce, kuruma ve halka mal olmuştur. 

         “Zamanı gelen bir düşüncenin gücüne hiçbir ordu karşı koyamaz.”  
       Victor Hugo 

       4. Kasd: Kasd, kalbin yönelmesidir. 
       Kalp, hayal ettiği sürece kendi varlığından bahsedilebilir. 
       Kalp, hayal edip yöneldi mi azmeder ve bedeni harekete geçirir. 

       “İnsan, âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar.” 
      Yahya Kemal Beyatlı 

       5. Azim: İnanan azimlidir. 
       Azimli olan kararlıdır. Kararlı olana hiç kimse engel olamaz. 
       Günaha da sevaba da azmeden kişi yapamasa bile yapmış gibi günahı ve sevabı olur.
        Günaha kasdetse yani kalben yönelse, sonra vazgeçse sevap kazanır; günaha azmetse yapamazsa bile günah yazılır. İşte kasıd ile azmin farkı budur. 

        “Azim ve sebat, insanların en büyük yardımcısıdır.”   
Hz. Ali (r.a.) 

       Azmeden mümin, aklına, gücüne değil Allah’a tevekkül etmelidir. Tevekkül sebeplere sarılmaya engel değildir. Mümin sebeplere sarılır, sebeplere takılıp kalmaz belki sebeplerle sebepleri yaratan Allah’a dayanır ve güvenir. Çünkü Allah Teâlâ, “azmedince Allah’a tevekkül et/Allah'a güvenip dayan!” Âl-i Imrân 3/159) buyurmuştur. 
           Demek ki azimden önceki bilgi, tefekkür, tasavvur ve kasıd yani kalple fiile yönelme olması gerekir. Azmedince de Allah’a tevekkül gerekiyor.  

         “Bir kimsede azim olmazsa, bilgisi ölüdür; bilgiye hayat veren, azimdir.” 
        Goethe
        “Büyük insanlar olmadan, büyük işler başarılamaz. İnsanı büyük yapan, kendi azmi ve sebatıdır.” 
       Charles De Gaulle 

       “Geleceği karanlık görerek azmi bırakmak
        Alçak bir ölüm varsa, eminim budur ancak.” 
       M, Akif Ersoy 

       “Kalabalığa bakın, azimli yürüyene herkes yol verir.”   
      Gassion 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.