Haberin Kapısı
2022-06-11 17:53:37

HUZURU SAĞLAMADA KARDEŞLİĞİN ROLÜ/2

İbrahim Cücük

11 Haziran 2022, 17:53

2. Kardeşlerin birbirlerine karşı hakları ve görevlerine dikkat etmek

a) Birbirleri üzerindeki haklara riayet ederler

Hz. Peygamber (s.a.s.), mü’minlerin birbirlerine karşı hakları konusunda şöyle buyurmaktadır:

“Müslümanın müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selam almak, hastayı ziyaret etmek, cenazeye katılmak, davete icabet etmek, hapşırıp (elhamdü lillâh diyene) yerhamükellâh demek.”

(Buhârî, Cenâiz, 2; Müslim, Selâm, 4; İbn Mâce, Cenâiz, 1.)

Başka bir hadiste de bu hakların altı olduğu belirtilmiştir. Şöyle ki:

a) Selâm vermek, b) Davete icâbet etmek, c) Nasihat etmek, d) Hapşırana yerhamükellâh demek, e) Hastayı ziyaret etmek, f) Cenazeyi uğurlamak.

(Müslim, Selâm, 5.)

b) Mü’minler birbirlerini Allah için severler

Müslümanları birbirine bağlayan manevî bağın temeli imandır. İmanın tadını almanın şartlarından birisi de birbirlerini Allah için sevmeleridir. İşte bu konuda Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

“Üç özellik vardır ki, bunlar kimde bulunursa o, imanın tadını tadar: Allah ve Rasûlünü, (bu ikisinden başka) herkesten fazla sevmek, sevdiğini Allah için sevmek, Allah kendisini küfürden kurtardıktan sonra tekrar küfre dönmeyi ateşe atılmak gibi kerih görmektir.”

(Buhârî, Îmân, 9, 14, İkrâh, 1, Edeb, 42; Müslim, Îmân, 67; Tirmizî, Îmân, 10.)

Başka bir hadîs-i şerîfte şöyle buyurmuştur:

“Amellerin en faziletlisi Allah için sevmek ve Allah için buğzetmektir.”

(Ebû Dâvûd, Sünnet, 3; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 146.)

Kıyâmet günü mü’mine, Allah için olan İslâm kardeşliği fayda verecektir. Bu durumu şu âyet-i kerîme ortaya koymaktadır:

“Muttakiler dışında dünyadaki bütün dostlar, o gün birbirine düşmandır.”

(Zuhruf sûresi 43/67.)

“Gerçek sevgi, iyilik gördüğünde artmayan; kötülük gördüğünde da eksilmeyendir.”

Yahya b. Muâz (rh.a)

Yine kıyâmet gününde arşın gölgesinden istifade edecek olanların bir tanesi de birbirlerini Allah Teâlâ için sevenlerdir:

“Başka bir gölgenin bulunmadığı Kıyâmet gününde Allah Teâlâ, yedi insanı, arşının gölgesinde barındıracaktır: Âdil devlet başkanı, Rabbine kulluk ederek temiz bir hayat içinde büyüyen genç, kalbi mescitlere bağlı Müslüman, birbirlerini Allah için sevip buluşmaları da ayrılmaları da Allah için olan iki insan, güzel ve mevki sahibi bir kadının beraber olma (zina) isteğine “Ben Allah’tan korkarım” diye yaklaşmayan yiğit, sağ elinin verdiğini sol elinin bilemeyeceği kadar gizli sadaka veren kimse, tenhada Allah’ı anıp gözyaşı döken kişi.”

(Buhârî, Zekât, 17, Ezan, 36, Rikâk, 24, Hudûd, 19; Müslim, Zekât, 91; Tirmizî, Zühd, 53; Nesâî, Kudât, 2.)

Abdullah b. Ömer (r.a.) şöyle demiştir:

“Ömrüm boyunca oruç tutsam, hiç uyumadan geceyi ibâdetle geçirsem, malımı parça parça Allah yolunda infak etsem ve bu hal üzere ölsem, fakat gönlümde Allah’a itaat edenlere karşı bir sevgi, isyan edenlere karşı da bir nefret duygusu olmasa, bütün bu yaptıklarımdan bir fayda göremem.”

“Her şeyin bir tartısı vardır. Sevginin tartısı fedakârlıktır. Fedakârlık etmeyenin sevgisine inanılmaz.”

Abdulazîz Bekkine Hz.leri

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.