Haberin Kapısı
2020-10-25 12:49:20

Hz. Peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem

İbrahim Cücük

25 Ekim 2020, 12:49

 Hz. Peygamber’i gönderen Allah Teâlâ mutlak kâmil, mükemmil/kemale erdirici, 

       Hz. Peygamber ile gelen din, kâmil ve mükemmel/kemale erdirilmiş, 

       Hz. Peygamber’in kendisi, Allah Teâlâ’nın kâmil kılmasıyla kâmil, mükemmel kılmasıyla mükemmel ve mükemmil kılmasıyla da mükemmil, 

       Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.): "Beni Rabbim edeplendirdi, edebimi de güzel yaptı” buyurmuştur. 
   (Aclûnî, Keşfu’l-Hafâ ve Müzîlü’l-Elbâs, I, 70.) 

       Allah Teâlâ önce Arapça dilini, sonra göndereceği zâtı zirveye ulaştırmış sonra da zirve dini o zirve dil ve zirve zat ile göndermiştir. Çünkü zirve dinin zirveliği, ancak zirve dil ile ve zirve insanla anlaşılır, anlatılır ve ortaya konabilir. 

       Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insanların hem en alt seviyedekine hem en üst seviyedekine hitap edebilecek zirveye sahip kılınmıştır. 

       Hz. Peygamber’in tebliğ edip yaşadığı, ortaya koyduğu din, İslam dini sırât-ı mustakîmdir; itikad, ibadet, ahlak ve ahkâmda ifratın ve tefritin olmadığı bir dindir. 

       Allah’ın hem son nebi hem son rasûl olarak gönderdiği Hz. Muhammed aleyhisselam; hakîm, mutedil, seçkin, her sahada örnek kılınmış ve izlenebilir. 

       Hz. Peygamber’in öğretip eğittiği ümmeti de orta ümmet, ifratın ve tefritin ortasıdır. 

       Biz de ne kadar mutedil olur, orta yolu izleyen kimse olursak, o derecede dinin hikmeti, istikâmeti bizde tecellî etmiş ve o oranda da Hz. Peygamber’e (s.a.s.) benzemiş, Allah Teâlâ’nın da rızasına ermiş oluruz. 

      Hz. Peygamber’in ahlâkı, yapmacık değil, meleke halini almış üstün huylara sahip, bütün peygamberlerin özellikleriyle donatılmış kâmil, mükemmel ve mükemmil bir örnek!... 

       İlk gelen emir, ilim için OKU! emridir. 

       Hz. Peygamber (s.a.s.) de aldığı o oku emriyle çevreyi de çareyi de doğru okudu. Çünkü çareyi bilse bile, çevreyi iyi okuyamayan çare olamaz; çevreyi iyi okusa bile, çareyi iyi okuyamazsa yine çare olamaz. 

      Evet, insanlara vahyi okudu, vahyi dinleyip anlayan mü’minleri Mekke’de, Medine’de de devam edecek olan talim ve terbiyeden geçirdi. 

       Ashâb-ı Kirâm da önce Hz. Peygamber Efendimiz sayesinde ilimle gerçeği kavradı sonra da imanın gereğini terbiye neticesinde uygulamaya koydu. 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.