Haberin Kapısı
2021-05-06 19:42:02

İslam Toplumu Olarak Muhtaç Olduğumuz Şeyler -4

İbrahim Cücük

06 Mayıs 2021, 19:42

6. Bizi huzurda tutacak zikir 

      Kur’ân-ı Kerîm’de çok zikir yapmak emredilmiştir. 

      “Ey iman edenler! Allah’ı çokça zikredin!”
      (Ahzâb sûresi 33/41.) 

      Hz. Âişe (r.anhâ) Hz. Peygamber’in (s.a.s.) zikrini şöyle tarif etmiştir: 

       “Hz. Peygamber (s.a.s.) (zamanının) her anında Allah’ı zikrederdi.” 
      (Buhârî, Hayz, 8, Ezan, 19; Müslim, Hayz, 117; Ebû Dâvûd, Tahâret, 9; İbn Mâce, Tahâret, 11; Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 70, 153 178.) 

      Zikrin Kısımları: Kalbin, dilin ve bedenin zikri 

      a. Kalbin Zikri: 

      Gönülden anmaktır. Bu da üç çeşittir: 

      1) Allah’ın varlığına delil olan delilleri düşünmek ve şüpheleri def ederek ilâhî sıfat ve isimleri tefekkür etmektir. 

      2) Allah’ın hükümlerini, kulluk görevlerini, emir ve yasaklarını, vaadini ve tehdidini, bunların delillerini düşünmektir. 

       3) İnsanı ve kâinattakileri, bunlardaki esrarı seyrederek en küçük zerrenin bile yaratıcısına delil olduğunu düşünmektir. 

       b. Dilin Zikri: 

       Allah Teâlâ’yı esmâ-i hüsnâsıyla yadetmek, hamdetmek, tesbîh ve temcîd eylemek, kitabını okumak ve duâ etmektir.
      (Yazır, M. Hamdi, Hak Dini Kur’ân Dili, I, 540. ) 

       Dilin Zikrinin Dereceleri: 

      1) İman ve amelle ilgili helallardan ve haramlardan bahsetmek, 

      2) Namazda Kur'ân’dan okumak, 

      3) Namaz dışında Kur’ân okumak, 

      4) Allah’ı isim ve sıfatlarıyla anmak, tesbih (Sübhânallâh), tekbîr (Allâhu ekber), tehlîl (Lâ ilâhe illallâh) ve tahmîd (Elhamdülillâh) demektir. 

       Bunlardan en üstünü birincisidir. Çünkü farzlardan bahsetmek ve farz olan ilmi talep etmek farzdır. Zira Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:
       “(Uygulanması ve terk edilmesi farz olanın) ilmi(ni) talep etmek her müslümana farzdır” 
      (İbn Mâce, Mukaddime, 17.) 

      Birincisinin konuşulduğu, öğrenildiği meclisler, tesbîh, tahmîd, tekbîr gibi zikir meclislerinden daha üstündür. İşte bundan dolayı Hz. Peygamber (s.a.s.) kendi mescidindeki zikir halkasına değil, farz olan ilmin müzakere edildiği halkaya katılmıştır. 

       c. Bedenin Zikri: 

       Beden organlarının her birinin görevli bulunduğu vazife ile meşgul olması yasaklananlardan da uzak durmasıdır.
      (Yazır, M. Hamdi, a.g.e., I, 540, 541.) 

      Bedenin zikri, yaratılış maksadının fiilî ve şükrî ifadesidir. 

      Huzuru sağlayan zikir; kalbin, dilin ve bedenin zikridir. 

      “Gerçek zikirde dil zikreder, akıl düşünür, kalbe yer eder.”
      İmam Gazalî (rh.a.) 

      Zikrin Faydaları:
      Dilin zikri, şeytanı kovar, etrafında nurdan hale meydana getirir, sekineyi ve meleklerin etrafı kuşatmasını sağlar, kula ibadeti sevdirir, kolaylaştırır, lezzetli kılar. Kişiye sevinç, huzur, ferahlık verir.  Zikreden kimseler, kalbi Allah Teâlâ dan gâfil olan kimselerin hissettiği ibadet külfetini ve ağırlığını hissetmezler.
      (İbnü’l-Kayyım el-Cevzî, el-Vâbilu’s-Sayyib mine’ l-Kelimi’t-Tayyib, s. 38-87.) 

      “Kalpler ancak Allah’ın zikriyle mutmain olurlar.” 
      (Ra’d sûresi 13/28) 

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.