Haberin Kapısı
2022-07-02 22:35:10

KEDERİ, SIKINTIYI GİDERİP GÖNÜLE FERAHLIK VEREN ÜÇ ŞEY/1

İbrahim Cücük

02 Temmuz 2022, 22:35

a) Allah Teâlâ’yı zikretmek

b) Allah dostlarıyla buluşmak, bir arada olmak

c) Hikmet ehlinin kelamlarından istifade etmek

a) Allah Teâlâ’yı zikretmek

“Onlar inanmışlar, kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşmuştur. Dikkat edin, kalpler ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur. İman edip sâlih ameller işleyen kimseler için hoş bir hayat ve dönülecek güzel bir yer vardır.”

(Ra’d sûresi (13/28-29.)

Allah’ı zikretmeye kalple, dil ve bedenle zikretmek dâhildir.

a) Allah’ı kalple zikir

Allah’ı kalple zikretmek, tefekkür etmektir.

Allah’ın varlığına delil olan delilleri düşünmek ve şüpheleri def ederek ilâhî sıfat ve isimleri tefekkür etmektir.

Allah’ın hükümlerini, kulluk görevlerini, emir ve yasaklarını, vaadini ve tehdidini, bunların delillerini düşünmektir.

İnsandaki ve kâinattaki esrarı seyredip düşünmek ve en küçük zerrenin bile yaratıcısına delil olduğunu düşünmektir.

b) Allah’ı dil ile zikir

Allah Teâlâ’yı, esmâ-i hüsnâsıyla yadetmek, hamdetmek, tesbîh ve temcîd eylemek, kitabını okumak ve dua etmektir.

(Yazır, M. Hamdi, Hak Dini Kur’ân Dili, I, 540.)

Dilin en üstün ve en önemli zikri, iman ve amel ile ilgili helal ve haramları konuşmak sonra namazda Kur’ân’dan âyetler okumak, namaz dışında Kur’ân tilaveti, Kur’ân’dan ve hadîs-i şerîflerden alınan çeşitli virdlerdir.

c) Allah’ı bedenle zikir

Beden organlarının, her birinin görevli bulunduğu vazife ile meşgul olması ve yasaklananlardan uzak durmasıdır.

(Yazır, M. Hamdi, a.g.e., I, 540, 541.)

Allah’ı hatırlatan her bir fiil zikirdir.

Abdullah İbni Büsr (r.a.) şöyle dedi: Bir adam Hz. Peygamber (s.a.s.)’e hitâben:

Yâ Rasûlallâh! İslâmiyet’in emirleri çoğaldı. Bana sıkı sıkıya yapışacağım bir şey söyle, dedi. O da:

“Dilin hep Allah’ı zikretsin!” buyurdu.

(Tirmizî, Deavât, 4; İbn Mâce, Edeb, 53.)

Allah Teâlâ’yı zikretmek, bedene kuvvet verir. Ayrıca ibadetlerin en büyüğü ve en üstünü olduğu kadar, ibadetlerin en kolayıdır. Zorluğu kolaylaştırdığı, güç ve meşakkatli olanı hafiflettiği bir gerçektir.

Bu hadîs-i şerîf ve nice hadisler , yaşlılığı veya rahatsızlığı sebebiyle nâfile namaz kılamayan, nâfile oruç tutamayan kimselere, böylece kolayca söyleyebilecekleri zikirleri yapması ile lütfu ve rahmeti sonsuz olan Allah Teâlâ’nın, samimiyetle yapılan az ibadete çok sevap verebileceğine çok net delillerdir.

Bu gibi hadîs-i şerîfler, başka ibadetleri yapmayıp sadece bu zikirleri yapınca kafi geleceği manasında değil, yasaklardan sakınıp farz ve vacip olan amelleri yaptıktan sonra bu çok kolay zikirlerle çok sevaplar verileceğini müjdelemektedir.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.