Haberin Kapısı
2022-07-05 22:36:28

KEDERİ, SIKINTIYI GİDERİP GÖNÜLE FERAHLIK VEREN ÜÇ ŞEY/4

İbrahim Cücük

05 Temmuz 2022, 22:36

Hikmetin ikinci kaynağı hadîs-i şerîflerdir.

Ulemanın çoğunluğuna göre dinin dört umde hadîs-i şerifi şunlardır:

1) Niyetle ilgili hadîs-i şerif:

“Ameller, niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti Allah’a ve Resûlü’ne varmak, onlara hicret etmekse, eline geçecek sevap da Allah’a ve Rasûlü’ne hicret sevabıdır. Kim de elde edeceği bir dünyalığa veya evleneceği bir kadına kavuşmak için yola çıkmışsa, onun hicreti de hicret ettiği şeye göre değerlenir.”

(Buhârî, Bed’ü’l-vahiy, 1, Îmân, 41, Nikâh, 5, Menâkıbu’l-ensâr, 45, İtk, 6, Eymân, 23, Hiyel, 1; Müslim, İmâret, 155; Ebû Dâvûd, Talâk, 11; Tirmizî, Fezâilü’l-cihâd, 16; Nesâî, Tahâret, 60, Talâk, 24, Eymân, 19; İbni Mâce, Zühd, 26.)

Amellerin değeri, kalpteki niyetin ihlas oranına göredir. Kişi bir ton amel işler, bir gram ihlası varsa sevap da bir gram olur. Kişi bir gram sevap işler, eğer ihlası bir ton değerinde ise sevap bir ton olarak yazılır. Kıyamet günü ölüm, koç suretinde boğazlanacağı gibi, ameller de niyetleri de öylece cisim haline getirilecektir.

Mevlana’nın dediği gibi, “eğri ok doğru yol almaz.”

Demek ki önce niyeti doğrultmak gerekir ki Allah’ın rıza hedefine razı olduğu yol ile ulaşabilelim!

2) Şüphelilerden bile sakınmakla ilgili hadîs-i şerîf:

“Helal bellidir, haram da bellidir. İkisinin arasında pek çok insanın bilmediği şüpheli şeyler vardır. Kim şüpheli şeylerden sakınırsa dinini ve şerefini koruma altına almış olur. Kim de şüpheli şeylere düşerse bunun durumu yasak bölgeye düşebilecek şekilde koyun otlatan çoban gibidir. Şunu bilin ki, her hükümdarın bir yasak bölgesi vardır. Allah’ın yeryüzündeki yasak bölgesi de haram kıldığı şeylerdir. Şunu iyi bilin vücutta bir et parçası vardır. Eğer o iyi olursa, bütün vücut iyi olur. Eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Bakın, bu et parçası kalptir.”

(Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Müsâkât, 107.)

İkinci hadiste niyetin yeri olan kalp üzerinde durulmaktadır. Kalbin düzelmesi, kalbin şirkten, hafî şirk olan riyadan, kibirden, cimrilikten, ucuptan, kinden, hasetten, cimrilikten temizlenmesi; yerine ihlasın, tevazuun, cömertliğin ve adaletin ikame edilmesine bağlıdır.

3) Kendimiz için istediğimizi mümin kardeşler için de istemekle ilgili hadîs-i şerîf:

“Hiçbiriniz kendisi için istediğini (mü’min) kardeşi için istemedikçe (gerçek) iman etmiş olamaz.”

(Buhârî, Îmân, 7; Müslim, Îmân, 71.)

Kâmil iman, kardeşleri sevmek, kardeşlerin daima lehine düşünmek, kin beslememek, muhtaç olsak bile kardeşleri kendimize tercih etmekle gerçekleşir.

4) Mâlâyânîyi terk etmekle ilgili hadîs-i şerîf:

“Mâlâyâniyi (faydasız söz ve lüzumsuzu terk etmesi, kişinin iyi Müslüman oluşundandır.

(Tirmîzî, 11, Zühd, 11; İbn Mâce, Fiten 12.)

Hz. Ömer (r.a.), “mes’ûl olduğun şeyle meşgul ol!” der.

Bizi doğrudan ilgilendirmeyen şeyle meşgul olmak, bizi ilgilendiren şeyle meşgul olmamıza engel olur.

İyi Müslümana ancak faydalı, lüzumlu ve güzel şeylerle meşgul olmak yakışır.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.