Haberin Kapısı
2022-05-19 12:14:32

KURTULUŞ İÇİN GEREKLİ OLAN TAKVA, VESİLE VE CİHAD

İbrahim Cücük

19 Mayıs 2022, 12:14

Allah Teâlâ şöyle buyurmaktadır:

“Ey İman edenler! Allah’(a isyandan kork(up korun)un ve O’na yaklaşmaya vesile arayın ve O'nun yolunda mücahede ediniz ki kurtuluşa eresiniz.”

(Mâide sûrei 5/35)

Ebedî cehennemden kurtuluş için iman yeter. Cehenneme hiç girmeden direk cennete girebilmek için iman yetmez.

Dünya ve âhiret kurtuluş için iman, imanı takviye edecek, imanın gereği olan takvaya ve Allah’a yaklaştıracak vesilelere tutunmak, özellikle daima nefisle mücahedeye dikkat etmek, şeytan ve kâfirlerle cihad etmek gerekir.

Ayette cihadın ayrıca ve özellikle zikredilmesi, zirve amel olduğuna işarettir. Zira zirve hedefe zirve amelle ulaşılır ki o da kalple, dil ve bedenle yapılan cihaddır.

A) Takva

Takva, korunmak manasındadır. Daha ziyade yasaklardan korunmaktır.

Takvanın üç derecesi vardır:

a) Küfrü reddedip iman etmek ve şirki reddedip tevhide ermek; kalpteki riya, ucup, kibir, kin, hased, cimrilik açgözlülük, öfke gibi kötü ahlaktan korunmaktır.

b) Haramlardan, mekruhlardan ve şüphelilerden korunmak.

c) Gafletten korunmak.

Vesile

Allah Teâlâ’nın razı olduğu ve Rasûlullah’ı (s.a.s.) izleyerek yapılan sâlih ameller; farzlar, vacipler, sünnetler, müstehaplardır.

C) Cihad

a) Nefse karşı cihad

Nefse karşı mücahede önce tevhide dair İslâmî esasları ve amele ait terk ve fiillerle ilgili İslâmî hükümleri öğrenmek sonra onunla amel etmek sonra da onu öğretmeye gayret etmektir.

İşte hadîs-i şerîf:

“Mücâhid, nefsiyle cihad edendir.”

(Tirmizî, Fedâilü’l-Cihâd, 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 20-22.)

b) Şeytana karşı cihad

Şeytana karşı mücahede, şeytanın verdiği şüpheleri ve süslediği şehevî şeyleri defetmeye gayret etmektir.

Delil şu âyet-i kerîmedir:

“Şüphesiz şeytan, insana apaçık bir düşmandır.”

(İsrâ sûresi 17/53)

Şeytanın vesveselerine karşı mü'mini koruyacak en önemli vasıta önce iman esaslarını bilmek sonra da takvaya riayet etmektir. Kalbe gelenin melekten mi şeytandan mı olduğunu ayırt etmek de ancak ilim ve takva nuruyla mümkün olur.

c) Kâfirlere ve fasıklara karşı cihad

Delili şu âyet-i kerîmedir:

“Şüphesiz kâfirler size apaçık düşmandırlar.”

(Nisâ sûresi 4/101)

Kâfirlere ve fasıklara karşı mücahede vasıtaları; el, mal, lisan, kalem, silah ve kalptir. Bunların her birinin hükmü kendi şartlarına göredir. Çünkü hükümleri şartlar belirler. Sadece kalp ile olan yerde dil ile cihada, sadece dil ile olabilecek yerde de el ile cihada cevaz verilmez.

Cihadın Kısımları

a. Kalp İle Cihad:

Kalp ile küfrü ve şirki reddetmektir.

b. Dil İle Cihad:

Bâtılın iptaline, hakkın ispat ve tespitine dil ile gayret etmektir.

c. Beden İle Cihad:

İnsanlarla Allah arasındaki engelleri kaldırmak için bütün gücü ile mücadele etmektir.

Kalp, dil ve beden ile cihada şu hadîs-i şerîf delil teşkil eder:

Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Benden önce Allah’ın gönderdiği hiçbir peygamber yoktur ki o peygamberin ümmetinden havârîleri (yardımcıları) ve sünnetine uyan, emrine tâbi olan ashabı olmasın. Sonra onların ardından, yapmadıklarını söyleyen ve emrolunmadıkları şeyleri yapan birtakım kötü nesiller ortaya çıkar. İşte kim bunlara karşı eliyle cihad ederse o mü’mindir. Kim onlara karşı dili ile cihad ederse, o mü’mindir. Kim onlara karşı kalbiyle cihad ederse o da mü’mindir. Fakat bunun ötesinde imandan bir hardal tanesi (kadar bile) yoktur.”

(Müslim, Îmân, 80; Buhârî, Îmân, 15, Rikâk, 35, 51, Fiten, 13, Tevhîd, 36.)

Cihadın en azı kalp ile yapılan cihaddır. Eğer kalbiyle cihad etmez yani kalbi ile küfür ve şirki reddetmezse, haramların haram oluşunu, farzların farz oluşunu kabul etmezse o kimse mü’min değildir. Demek ki kalbin cihadı imandır.

Dil ile cihad, beden ile cihaddan daha üstündür. Zira Mekkî bir sûre olan Furkan sûresinde Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur:

“Kâfirlere itâat etme! Onlara karşı o (Kur’ân) ile büyük bir cihad yap!”

(Furkân sûresi 25/52)

Dil ile cihad eden mü’min, dilin cihadı ile hidayete vesile olabiliyor. Elbette hidayete vesîle olmak, insanın kurtuluşuna vesile olmak, üstün olandır. İşte bundan dolayı dil ile; ilimle, kalemle, tebliğ ve hal ile; salih amel işleyerek örnek olmak suretiyle hidayete vesile olmaya çalışmak gerekir.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.