Haberin Kapısı
2022-03-15 12:18:40

KURTULUŞ NASIL GERÇEKLEŞİR?/3

İbrahim Cücük

15 Mart 2022, 12:18

İslâm’ı kardeşlik ruhu içinde yaşamak gerekir. Bunun şartlarından bazıları şunlardır: (Dünden devam)

7. Hataları bağışlamamız gerekir.

İnsanın hata edebileceği gerçeği herkes için geçerlidir. Sadece bizim için değil karşıdaki insanlar için de geçerlidir.

Suç işleyen insan affedilmeye layık olmasa bile kişi kendisini affetmeye layık görmeli de affetmelidir.

Af hem insanın kendisini hem de karşıdakini kazandırır.

Af, suçu ve suçluyu artırmadıkça tercih edilen bir değerdir.

Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmuştur:

“Rabbiniz tarafından bir mağfirete, genişliği göklerle yer kadar olan ve muttakiler için hazırlanmış olan bir cennete doğru yarışırcasına koşuşun! O muttakîler ki bollukta da darlıkta da Allah yolunda harcarlar, kızdıklarında öfkelerini yutarlar, insanların kusurlarını affederler. Allah da böyle iyi davrananları sever.”

(Âl-i Imrân sûresi 3/133-134)

Mevlânâ’nın oğlu Sultan Veled’e, “Size kötülük ediyorlar sen iyilik ediyorsun, sana zulmediyorlar sen affediyorsun, senden alakayı kesiyorlar sen ise onlardan alakayı hiç kesmiyorsun neden böyle yapıyorsun?” diye sorduklarında onlara:

“Bizimle onlar arasında fark olmasın mı?” diye cevap veriyor.

İnsanı yanlışlığa ve kötülüğe iten kişinin nefsidir. Kişinin nefsi kişinin köpeğine benzer. Nasıl ki kişinin köpeğinin yaptığı yanlışlıktan dolayı o kimseye hakaret edilmeyip affedilirse biz de o kimseyi affetmeliyiz. Ancak, köpeğine sahip ol denir. Şu da bir gerçektir ki dostun köpeğinin bile hatırı vardır denir. Nasıl ki o köpeğe dostundan dolayı iyilik edilirse sahibine ise daha fazla iyilik edilmelidir. O kardeşe nefsinden dolayı kızmayıp affetmeliyiz.

Kötülük edeni dost etmenin yolu, iyilik etmektir. Buna ancak sabırla ve Allah’ın lütfu ile kavuşulur. Buna engel olmak isteyen şeytanın iğvasına karşı çare de Allah’a yalvararak başvurmaktır.

İşte bütün bunları ifade eden âyet-i kerîme şudur:

“İyilikle kötülük bir olmaz, Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur. Buna (bu güzel davranışa) ancak sabredenler kavuşturulur; buna ancak (hayırdan) büyük nasibi olan kimse kavuşturulur. Eğer şeytandan gelen kötü bir düşünce seni dürtecek olursa, hemen Allah'a sığın. Çünkü O, işiten, bilendir.”

(Fussılet sûresi 41/33-36)

“Sövene dilsiz gerek

Dövene elsiz gerek

Derviş gönülsüz gerek

Sen derviş olamazsın”

(Yunus Emre)

8. Büyüklere hürmet ve küçüklere merhamet etmemiz gerekir.

Bu konuda Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Küçüklerimize merhamet etmeyen ve büyüklerimizin hakkını bilmeyen bizden değildir.”

(Ebû Dâvûd, Edeb, 66; Tirmizî, Birr, 15.)

“Bir genç, yaşından dolayı bir ihtiyara ikram (ve hürmet) ederse Allah da o kimseye onun yaşına geldiğinde ikram (ve hürmet) edecek kimseyi (halk ve) takdir eder.”

(Tirmizî, Birr, 75.)

Bu hadîs-i şeriften şunu anlamamız mümkündür: İhtiyara hizmet ve hürmet edene Allah salih uzun ömür verir.

9. Kimseye eziyet etmemek, eziyetlere tahammül etmek, dilin ve elin eziyetlerinden sakınmak lazımdır.

Ebû Mûsâ (r.a.) şöyle demiştir: Ey Allah’ın Rasûlü! Müslümanların hangisi en üstündür? diye sordum. Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurdu:

“Dilinden ve elinden Müslümanların emniyette olduğu kimsedir.” diye cevap verdi.

(Buhârî, Îmân, 4, 5, Rikâk, 26; Müslim, Îmân, 64, 65; Ebû Dâvûd, Cihâd, 2; Tirmizî, Kıyâmet, 52, Îmân, 12; Nesâî, Îmân, 8, 9, 11.)

Başka bir hadiste Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur:

“Dilini tutan kurtuldu.”

(Tirmizî, Kıyâmet, 50.)

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.