Haberin Kapısı
2021-04-24 14:08:45

Öğretilenlerin Eğitimi Nasıl Olur? -1

İbrahim Cücük

24 Nisan 2021, 14:08

Kurtuluş reçetesi, İslâm’ı bilip iman etmek, İslâm’ı şahsımızda ve toplumda yaşamak, İslâm’ın hak olduğunu, tatbik edilince kurtuluşun gerçekleşeceğini tavsiye etmek; iman, sâlih amel, hakkı tavsiye ve sabrı tavsiye etmektir.

Bu reçete uygulanınca şifa olur.

Herkes için ilk uygulanılacak yani ilk amel edilecek şey, imandır. İman da kalbin amelidir.

Sadece bilmek iman değildir. İlim iman için, iman da Allah’ın rızasını kazandıran sâlih amel etmek içindir.

İlmin amele dönüşmesi; önce aklın ikna olmasına sonra da ruhun ikna olmasına bağlıdır.

Aklın iknası kolay olabilir, ama ruhun iknası zaman alır. Bu da ancak eğitimle olur.

Eğitim bir süreç işidir. Eğitim bütün bir ömür boyu sürecek bir işlemdir.

Eğitim; aile ortamı, ders ortamı, arkadaş ortamı, cemaat ortamı, bir davetçi veya nasihatçinin tesiri ile oluşur.

Önce şunun öğretilmesi gerekir: Kurtuluş, nefsi akla, aklı da imana yani Kitap ve Sünnet’teki gerçekleri tasdik etmeye ve tasdike göre tatbik etmeye tabi kılmaktır.

Sâlih amel demek, uygun amel demektir. İmana uygun yani Kitap ve Sünnet’teki gerçeklere uygun amel demektir.

Bütün hayattaki uygulamalara iman yön verecektir. Her yerde ve her zaman hayat, imanın belirlediği helaller ve haramlara göre şekillenecektir.

Sâlih amelin bir manası, ihlaslı olan amel, bir manası da Allah’ın razı olduğu ameldir.

Yukarıda belirttiğimiz öğretimin eğitimi nasıl olacaktır?

Şüphesiz öğretim olmadan eğitim olmaz, eğitim olmadan da öğretim kalmaz; iman olmadan amelin kabul edilmeyeceği, amel olmadan de zamanla imanın kalmayabileceği gibi.

Eğitimciler, eğitecekleri insanların akıllarını ve ruhlarını iknaya çalışmalı, zorlama yapmamalıdırlar. Zorlama ancak aklı iknadan sonra nefse uygulanabilir.

Öğretilenlerin Eğitimi Şöyle Olabilir:

1) Her ferde bütün gün daimi olarak uygulamalarının Allah’ın rızasına uygun olup olmadığına dikkat etmesi salık verilir.

Amellerin kabul edilmesinin temel şartı niyetin ve hedefin Allah rızası olmasıdır.

Bu üstün hedefin bütün hayata yansımasının devamı, seküler/tabiatı yaratıcı sayan “yoktan var olmaz, var da yok olmaz” diyerek ahireti inkâr eden eğitimin hâkim olduğu şu ortamda her gün öğrendiklerimizi ve dinlediklerimizi İslâm akîdesinin ana gövdesini oluşturan Ehl-i Sünnet ölçüsüne vurmak; uygun olursa kabul etmek, uygun olmazsa reddetmek ve her gün yatarken de nefsi muhasebe etmekledir. Muhasebe neticesi ceza gerekiyorsa ferdin kendi kendine ceza vermesini, nefsini affetmemesini hatırlatmak gerekir.

2) Mutlak örnek olan Hz. Peygamber’in (s.a.s.) ahlâkına ve uygulamalarına uyup uymadığı eğitimciler tarafından takip edilmelidir.

Her sahada en üstün örneklik Hz. Peygamber’de olduğu ve Allah’a itaat ancak Hz. Peygamber’e itaat etmekle gerçekleşebildiğinden Hz. Peygamber’i izlemek gerekir.

Önemli olan, Eğitimcinin, Hz. Peygamber’in uyguladığı, tedrîcîliği izlemesi ve izletmesidir. Ne sondakini başa almak ne de baştakini sona bırakmaktır.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.