24.09.2020, 15:03

Aşk Olsun

Bir sitem değil bir selam ve duadır aşk olsun.

Niceliğin niteliğe henüz hükmetmediği dönemlerde, gönül ehlinin gönülden verdikleri bir selamdır aşk olsun...

Bilginin yalnız bilinmesi gereken bir nesne konumuna düşmediği ve bilgelik yurduna açılan bir kapı kabul edildiği devirlerde bilgece verilen bir selam ve dua...

Esasında İslam’ın selamı bizatihi duadır. Allah’ın selamı üzerine olsun. Seni Allah korusun…

Esen kal”mayı bilmezken insanlar “Allah’a ısmarladık”, yahut “Allah’a emanet ol” derdi ayrılan birine. “Güle güle” demezdi insanlar mesela acıyla ayrılan birine. Allah sabırlar versin derdi…

Günaydın olmadan önce “hayırlı sabahlar” denir ve hayrın Allah’tan olduğu bilinirdi.

Hasılı günler hayırlı, geceler hayırlı olur; hayır haktan dilenir, selamlar Hak hatırlanarak verilirdi.

Hakkın huzurunda olma bilinci olan ihsan azalınca, incelik de azaldı gönülde ve dilde…

Gönüller aşktan ve hüzünden azade olunca oldu bütün bunların hepsi…

Halbuki bir zamanlar bir Mevlevi meclisine bir misafir geldiğinde yalnızca hoş geldin denmez, derviş selamı verilir, derviş selamı alınırdı.

Aşk olsun…”

Aşkın cemâl olsun…”

Cemâlin nûr olsun…”

Nûrun alâ nûr olsun

“Ey bu dergâhın ve dünyanın misafiri olan dost! Kendinin ve eşyanın hakikatini anlamak istersen eğer, bilesin ki bu âlem bir aşkın tecellisidir ve senin bu kavramın için, için-dışın, ekmeğin-aşın, huyun-suyun hasılı her şeyinde aşk olsun.”

Bu duayı alan misafir altta kalır mı?

“Senin de ey bu handa hancı olan dost! Senin de aşkın güzel olsun ve yalnız yeryüzünde kalmasın. Bütün güzelliklerin kaynağı ve aslı Cemâl olan Allah senin aşkın olsun…”

Güzelliğe daha güzeli ile cevap vermek esas olduğunu bilen ev sahibi devam eder:

“Senin de cemalin yani yüzün nûr olsun. Işıkların parlattığı bir aydınlık değil, yerlerin ve göklerin nuru olan ve nurun kaynağı olan Allah’tan yansıyan aydınlık yüzünü yeryüzünde de mahşerde de nurlandırsın. Huzura yüzü kara olarak çıkanlardan eylemesin.” (Al-i İmran, 106)

Son noktayı misafir koyar selam ve duaya:

“Allah’ın bu nuru üstüne nûr olsun (Nûr,35). Onun nuru içimizi ve dışımızı, özümüzü, sözümü ve yüzümü aydınlatsın… O öyle olsun ve o kadar olsun ki başka bir şey olmasın.”

İşte böyle idi bir zamanlar dervişlerin deryalar kadar derin selamı…

Hatta yemek yiyene ve su içine de “Aşk olsun” denir, o da “Eyvallâh” diye mukabelede bulunurdu.

Yahut “temennâ” edilirdi selam olarak.

Bir dosta selam verilirken el kalbe konur önce “kalbimdesin” denmek istenirdi. Selam kalpten verilirdi. Sonra ağza gider el “ve bilesin ki dilimdesin” denirdi işaretle. Nihayet el başa konur ve “Başımın üstündedir yerin ve aklımda olduğunu bilmeni isterim her dem” denirdi bir derin tebessümle…

Hasılı hayatın merkezinde insan, insanın dilinde ve gönlünde sevgi ve aşk vardı bir zamanlar ve bunun içindir ki selam “aşk olsun” idi.

Çünkü bilgi bulduran, aşk oldurandır. Bunun içindir ki Fuzûli şöyle demiştir:

Aşk imiş he ne var âlemde

İlim bir kîl u kâl imiş ancak…

Aşk olsun” diyen dervişlerin bu selam ve duası aslında kâinatın tesbihi, zikri ve dilidir. Ancak onu herkes duyamaz. (İsra,44).

Mesela rengini, kokusunu, güzelliğini, yeşil yanaklarını, geceler boyu boynu bükük şekilde açmasını bekleyen bülbülü bir kenara bırakarak açan bir tomurcuğa kulak verirseniz eğer, şöyle dediğini duyarsınız: Aşk olsun...

Aşk, sessizliğin sesini dinleme dersidir saatlerce sessizce. Gökyüzü genişliğinde bir derslikte dinlenen bu dersin bütün kelimeleri kalple dinlenir, duyulur ve hissedilir. Bir uzak köyün yamacında, bir su kenarında büyümüş kocaman bir Kanada kavağının beyaz kabuklarını bıçakla kazıyarak sevdiğinin adını yazan gencin arkasına bakarak uzaklaşırken ağacın yanında bıraktığı kalbini dinleyebilirseniz eğer şöyle dediğini duyarsınız: Aşk olsun...

Birbirini sonsuza kadar yaşayasıya seven iki aşıktan biri öldüğünde diğeri de mezarının yanında bir mezar kazar gözleriyle kendine. Karşısında muhatap kalmadığı için veya muhabbet bittiği için değil, aksine muhabbetin tek kişiyle çekilemeyecek kadar artması nedeniyle... Geride kalan aşığın kalbini dinlerseniz eğer, şöyle dediğini duyarsınız: Ölüm yalnızlığın diğer adıdır. Aşkın bir adı da ölmemektir. Aşk olsun...

Bir televizyon dizisinin karşısına dizilmiş kırlangıçlar gibi sahte ve sanal aşk hikayelerini izleyen insanların gördükleri rüyadan uyanıp, yaşlı bir dedenin ve yanı başında mahcup bakışlarla onu izleyen ninenin yüzündeki yılların fedakarlıklarını anlatan derin ve anlamlı izleri okuyabilirlerse eğer şöyle yazdığını görürler sessiz ve utangaç kelime ve cümlelerle: Aşk olsun...

Bakmayın şimdilerde her köşe başında sevgiden söz etmelerine ve aşkı dillerinden düşürmemelerine insanların. Onlar sevgi ve aşklarını değil sevgi ve aşka açlıklarını ve muhtaçlıklarını feryat ediyorlar üstelik arlanmadan. Eksiklerini anlatıyorlar bir çığlık halinde. Aşka açlıklarını… Şayet sevebilselerdi gerçekten yahut aşktan yana yüreklerinde bir yer ve yangın olsaydı, dillerine düşmezdi aşk. Çünkü aşk mahremidir, aşık ve maşukun. Aşk dilleri lâl eder. Gözleri kör. Aşık kendinde kalmaz ki aşktan yana söz söylesin. Aşık maşukunu bakarak “ben” dediğinde aşk vardır. Mecnûn’a adını sorduklarına “Leyla” demesi bundandır. Aşk varsa aşık yoktur. Hasılı iki ve ikilik bir olduğunda, yüreğe kulağınızı dayarsanız eğer, şöyle attığını duyarsınız: Aşk olsun...

Aşk olsun” selamına “nurûn alâ nur” olsun denmesi bunlardandır işte.

Çünkü “Allah yerlerin ve göklerin nurudur.” (Nur, 35)

Bütün nurlar, Allah’tan insana bir lütuf ve yansımasıdır.

Işık eşyaya düşüp gözlere yansıdığı için görür gözlerimiz. Gören göz değil, gösteren ışıktır. Aynı göz karanlıkta kör olur eşyaya ışıksız kalınca.

Nur ise gönül gözünün görmesine vesiledir eşyanın hakikatini.

Işık, göze eşyayı; nur, gönle eşyanın hakikatini gösterir.

Allah’ın nuru her an eşyaya tecelli etmekte iken bu nurdan mahrum kalmanın nedeni gönlün nursuzluğudur. Nurun zıddı zulmet yani karanlıktır. Kalp karanlıkta kalınca nasıl görsün eşyanın hakikatini?

Gönle nurun düşmesi için nâr ile yanması gerekir. Hiç düşündünüz mü nâr ile nûr aynı kökten gelen kelimelerdir. Ateş yandığında aydınlık olur. Nârın ateşinde pişmemiş göz nursuz yani kusurludur. Göz, kapakları açılınca ışıkla eşyayı; gönül, hicabı açılınca nur ile eşyanın hakikatini görür. “Senden perdeni kaldırdık, bugün artık gözün keskindir.” (Kaf, 22) ayeti tahakkuk eder. İşte o zaman dilden şu sözler dökülür:

Senden bu cihan içre nîşân ister idim ben

Âhir bunu bildim ki cihân hep sen imişsin...

           

Selamın sesli harflerinin bile kalmadığı ve -mrb- diye yazıldığı bir devirde ne kadar da muhtacız selamın ve sözün zarafetine. Güzelliğe ve aşka...

Bir Mevlevîye “Nasılsınız?” denildiğinde “aşk u niyâz ederiz” diye cevap vermesine…

Ne diyelim, şimdi hevesler duyguların üzerini örttü. Duygu ki, dosta ve sevdiğine baktığında bile doyan kalbin dilidir.

Ne diyelim. Aşk olsun.

Zira aşk olmadan meşk olmaz…

Aşığa Bağdat sorulmaz…

Yeter ki aşk olsun… 

Yorumlar (2)
Hüseyin Doğanay 4 yıl önce
Allah razı olsun hocam. Rabbim aşkınızı ve nurunuzu artırsın
İbrahim Baz 4 yıl önce
Allah razı olsun Hüseyin hocam. Özledik sizleri. Dosyalar sederin selam ve muab erglerimizin iletin...
15
açık
Namaz Vakti 28 Mart 2024
İmsak 05:20
Güneş 06:47
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:31
Yatsı 20:52
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 30 81
2. Fenerbahçe 30 79
3. Trabzonspor 30 49
4. Beşiktaş 30 46
5. Kasımpasa 30 43
6. Başakşehir 30 42
7. Rizespor 30 42
8. Antalyaspor 30 41
9. A.Demirspor 30 39
10. Alanyaspor 30 39
11. Sivasspor 30 38
12. Samsunspor 30 36
13. Kayserispor 30 36
14. Ankaragücü 30 33
15. Hatayspor 30 33
16. Konyaspor 30 33
17. Gaziantep FK 30 31
18. Karagümrük 30 30
19. Pendikspor 30 29
20. İstanbulspor 30 13
Takımlar O P
1. Eyüpspor 27 64
2. Göztepe 27 56
3. Sakaryaspor 27 47
4. Ahlatçı Çorum FK 27 45
5. Kocaelispor 27 45
6. Bodrumspor 27 44
7. Boluspor 27 43
8. Bandırmaspor 27 41
9. Gençlerbirliği 27 40
10. Erzurumspor 27 37
11. Ümraniye 27 33
12. Keçiörengücü 27 32
13. Manisa FK 27 31
14. Şanlıurfaspor 27 27
15. Tuzlaspor 27 27
16. Adanaspor 27 27
17. Altay 27 15
18. Giresunspor 27 7
Takımlar O P
1. Arsenal 28 64
2. Liverpool 28 64
3. M.City 28 63
4. Aston Villa 29 56
5. Tottenham 28 53
6. M. United 28 47
7. West Ham United 29 44
8. Brighton 28 42
9. Wolves 28 41
10. Newcastle 28 40
11. Chelsea 27 39
12. Fulham 29 38
13. Bournemouth 28 35
14. Crystal Palace 28 29
15. Brentford 29 26
16. Everton 28 25
17. Luton Town 29 22
18. Nottingham Forest 29 21
19. Burnley 29 17
20. Sheffield United 28 14
Takımlar O P
1. Real Madrid 29 72
2. Barcelona 29 64
3. Girona 29 62
4. Athletic Bilbao 29 56
5. Atletico Madrid 29 55
6. Real Sociedad 29 46
7. Real Betis 29 42
8. Valencia 28 40
9. Villarreal 29 38
10. Getafe 29 38
11. Las Palmas 29 37
12. Osasuna 29 36
13. Deportivo Alaves 29 32
14. Mallorca 29 30
15. Rayo Vallecano 29 29
16. Sevilla 29 28
17. Celta Vigo 29 27
18. Cadiz 29 22
19. Granada 28 14
20. Almeria 29 13
Günün Karikatürü Tümü