21.02.2022, 16:49

Yer küredeki kulağımız, gökyüzündeki gözümüz: Kandilli Rasathanesi

Herkes bir taraftan gözünü uzaya dikmişken, diğer taraftan hayatımıza Metaverse (Evren Ötesi) kavaramı girdi. İnsanlar, sanal evren olarak tanımlanan Metaverse evreninde eğitimden sağlığa, ekonomiden siyasete, modadan sanata yatırım yaparak milyon dolarlık arsalar kapatmaya başladı.

Birileri “koş vatandaş koş, bu fırsat kaçmaz” derken, birileri “Aklınızı başınıza devşirin. Dimyat’a pirince giderken evinizdeki bulgurdan olmayın” diye uyarıyor...

Kime inanacağımızı şaşırdık!..

Oysa bundan bir buçuk asır evvel, hayat da, hayaller de bambaşkaydı!..

Nereden nereye...

Mesela Türkiye’de uzaya ve gök bilimine dair sonsuzluk penceresine açılan bir rasathanemiz vardı. Adı da Kandilli Rasathanesi’ydi. Kandilli Rasathanesi, on dokuzuncu yüzyılın ikinci yarısında kurulmuş, ilk çalışmalara alafranga bir kurum olarak Beyoğlu’nda başlanmış ve 1910 yılında İcadiye Tepesi, Çengelköy ile Vaniköy arasında, Boğaz kıyısının en yüksek rakımlı tepesindeki Kandilli’ye taşınmış. O dönemin bütün rasathaneleri gibi gökyüzünden yer altına, atmosferden deniz diplerine kadar hemen hemen türlü küresel olay ile ilgilenilmiş. Rasathane, kurumsal gelişme açısından en büyük ivmeyi, Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e geçiş ile başlayan 30-40 yıllık zaman diliminde yaşamış.

***

Prof. Dr. Mustafa Aktar, Rasathane ile Bilimde Yüz Elli Yıl isimli eseri kaleme alırken oldukça geniş kaynak taraması yaparak, konunun meraklılarına muazzam bir perspektif sunmuş.

Kendisi de uzun yıllar Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi’nde araştırmacı olarak görev yapan Prof. Dr. Mustafa Aktar’ın yararlandığı kaynaklar arasında astronomi ve jeofizik gibi alanlardaki bilimsel yayınlar olduğu gibi, kurum arşivleri ve gazeteler de önemli bir yer tutmuş. Osmanlı dönemindeki Rasathane-i Âmire için en önemli kaynak olan Devlet Arşivleri bağlamında, Prof. Dr. Ali Akyıldız yönetiminde yürütülmüş son derece kıymetli tez çalışmalarından ve özellikle Kübra Fettahoğlu’nun tezinden geniş ölçüde yararlanmış.

Fakat kitaba kaynaklık eden öncü isimlerin yanında bilime kafa yoran birçok isim değerli emeklerini esirgemeden geçmişten geleceğe ışık tutan bu eserin oluşmasına büyük destek vermiş.

***

1872 yılında yayımlanan 32 numaralı Salnâme’de, “İşbu Rasathane, 1868 sene-i miladiyesine müsadif olan 1285 sene-i hicriyesinde tesis buyurulmuş, âlât ve edevâtı Avrupa’nın fabrikalarından mübâyaa olunmuştur” ifadesiyle Osmanlı Devleti’nin yeni bir rasathane kurduğu ilan edilmiş. Adına da Rasathane-i Âmire denilmiş, başına ise Aristide Coumbary getirilmiş. Rasathanenin ilk otuz yılına damgasını vuran kişi Aristide Coumbary, bu dönemde bütün sorumlulukları tek başına üstlenerek bir başlangıca öncülük etmiş.

Rasathanenin ilk otuz yıllık döneminde meteoroloji hep ön plandaydı. Bu bağlamda rasathane uluslararası meteoroloji örgütünün ilk üyeleri arasında yerini aldı. Yine bu dönemde alaturkadan alafranga saate geçiş yaşandı. Bu geçişle birlikte bir takım kültürel meselelerle birlikte çözülmesi gereken teknik problemleri de beraberinde getirdi. Bu yüzden Mısır da aynı İstanbul gibi alafranga saate geçişi yirminci yüzyıla kadar ertelemek zorunda kaldı.

Üstelik bu rasathane Osmanlı’nın ilk rasathanesi de değildi. Bu kuruluştan yaklaşık 300 yıl önce, bu tür kurumların sayısının dünyada bile bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olduğu bir dönemde kurulmuştu. Osmanlı’nın bu eski rasathanesi İslâm astronomi geleneğinin belki de son büyük temsilcisiydi. Ortaçağ boyunca astronomi bilimi en çok İslâm dünyasında gelişmiş ve en büyük deneyim bu coğrafyada birikmişti.

Genel manada bilinen aksine Ortaçağ’da Osmanlı bilim üretirken, Avrupalılar rasathane olgusuyla daha yeni yeni tanışıyordu.

Rasathanenin başında bulunan Takıyyüddin er-Râsıd eğitimini öyle batıda değil, Şam ve Kahire’de zirveye çıkarmıştı. Takıyyüddin er-Râsıd o dönemde her ne kadar müneccimbaşı olarak anılsa da gerçek bir bilim insanıydı. Çalışmalarını zirveye çıkarmak için çevresine topladığı devrin ünlü matematikçi ve astronomlarıyla birlikte gökyüzünü araştırmaya hazırlandığı bir dönemde karşısına “aklî ilim ve naklî ilim” tartışmaları çıktı.

Taassub ve kıskançlık devreye girip, tartışmalar birbirini izlerken bunlara uğursuzluk olduğuna inanılan bir kuyrukluyıldız geçişi ve veba salgını eklenince rasathanenin idam fermanı imzalandı. 1577’de Sultan 3. Murad’ın emriyle kurulan İstanbul Rasathanesi, tam 3 yıl sonra yine onun emriyle tarihe karıştı. Bu dönemde böyle pozitif bilimler tamamen yasaklanmadı, amma velâkin devlet desteğinden yoksun bırakıldı.

***

Yıllar yılları kovaladı... Osmanlı’daki bürokrasi Rasathane-i Âmire’yi, tıpkı Darphane-i Âmire veya Feshane-i Âmire gibi bir hizmet kurumu şeklinde algıladı. Bir kez padişahın onayı alınır ve biraz da maddi destek sağlanırsa her şeyin tıkır tıkır işleyeceği sanılırdı. Darphane nasıl para basar, feshane nasıl fes üretirse, Rasathane’nin de havayı tahmin edivereceği sanıldı. Fakat işin aslı hiç de öyle değildi. Bu işlerin çok özel şartlarda yetişen, yıllarca kütüphanelerde dirsek çürüten, araştıran, sorgulayan, itiraz eden ve adına “bilim insanı” denilen kendine münhasır şahsiyetlerle amacına ulaşabileceği göz ardı edildi.

Rasathanenin bir bilim kuruluşu olduğunun anlaşılması, kuruluşundan tam yirmi sekiz yıl sonra, ikinci müdür olarak başına o dönemin en ünlü bilim insanı olan Salih Zeki beyin getirilmesiyle gerçekleşti. İşin ciddiyeti 10 Temmuz 1894 yılında vukû bulan İstanbul Depremi’yle daha iyi anlaşıldı. Büyük İstanbul depremi Rasathane-i Âmire için bir dönüm noktası oldu. Bu depremin ardından, yeniliğe ve gelişime açık kişiliğiyle tanınan Sultan 2. Abdülhamid ilk kez depremin bilimsel olarak araştırılmasını isteyerek, deprem ölçümü için gereken çalışmaların başlaması için talimat verdi.

Tam üç asır sonra, 1868 yılında sessiz sedasız ikinci deneyim olarak kurulan Rasathane-i Âmire, bütün iddiasız görüntüsüne rağmen İslâm coğrafyasında kurulan ilk modern rasathanelerden birisi olarak ismini tarihe yazdırdı. Dünyanın güneş etrafında dönüyor olduğu bile bu yüzyılda öğretilmeye başlandı.

Oysa rasathane deyince akla gelen ilk konu astronomidir. Kandilli Rasathanesi için de hep böyle düşünülür. Boğaziçi’nin koruluklarında, fıstık çamları arasında birilerinin sürekli gökyüzünü araştırdığı zannedilir. Gerçekte ise Kandilli’deki astronomi çalışmaları Mehmet Fatin (Gökmen) hocanın girişimleriyle ancak ilk gözlemler 1929 yılında teleskobun rasathaneye teslim edilmesiyle başlamış. Onun emekli olmasıyla birlikte bu süreç sekteye uğramış, Hasan Tayşi ve Muammer Dizer’in gayretleriyle nihayet astronomi ile ilgili faaliyetlere ancak 1947 yılında başlanabilmiş.

***

Evet Dünya hâlâ Güneş’in etrafında dönüyor...

Fakat insanoğlunun evrenin sırlarını çözmek için rasathanelere kurduğu teleskoplarla başlattığı uzay yolculuğu ABD’li astronot Neil Armstrong 21 Temmuz 1969’da Ay’a ayak basmasıyla Dünya’nın dışında bir gök cismine ilk fiziki teması gerçekleştirmeyi başardı.

Nüfusu 8 milyara yaklaşan insanoğlu artık Dünya’nın dışında yeni bir düzen kurmak için ışık hızıyla Mars’ta çalışmalar yürütüyor.

*

Yaklaşık bir buçuk asırdır yer kürede kulağımız, gökyüzünde gözümüz olan Boğaziçi Üniversitesi, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü hâlâ Türkiye’nin bilim yolculuğuna eşlik ve öncülük ediyor. Her deprem sonrası değerlendirmelerin yapıldığı Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi; astronomi, meteoroloji, jeomanyetizma laboratuvarlarıyla da 154 yıldır bilimsel gelişmelere katkı sağlıyor. İşte bu süreci iyi anlayabilmek, gelecek nesillere ilham kaynağı olmak adına Prof. Dr. Mustafa Aktar tarafından kaleme alınan ve Yapı Kredi Yayınları arasında yayımlanan Rasathane ile Bilimde Yüz Elli Yıl isimli eserle mâzimizden derlenen veriler ışığında âtiye projeksiyon tutuluyor.

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak 04:27
Güneş 06:03
Öğle 13:07
İkindi 16:55
Akşam 20:01
Yatsı 21:31
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14
Günün Karikatürü Tümü