Kardeşinin Vefatı Üzerine Bir Kardeşimize Yazılan Bir Mektubun Mukaddimesidir

Gerçek vatanımdan ayrı olmanın üzüntüsü için­de bulunan, dünya hayatı ile dünya duvarları arasın­da kalmaktan dolayı âh-ü zor ile dolu olan kalpten, sizlere selam olsun.

TASAVVUF 06.11.2020, 00:30 06.11.2020, 00:34 Ramazan Peri
Kardeşinin Vefatı Üzerine Bir Kardeşimize Yazılan Bir Mektubun Mukaddimesidir

Allah’a ve O’nun takdirine iman eden, manevi, aleme, yepyeni ve ebedi hayata gidiş sırasını bek­leyen gönülden sizlere selam olsun beklenilen bu manevi belde öyle bir yerdir ki, bu üzgün kalbin en değerli saydığı zatlar, dedeleri, üstatları ve dostla­rı hep oraya göç ettiler. Eğer önümüzde bu manevi alem olmasaydı, yemin ederim ki, bu zavallı kal­bim, özlem ve iniltiler içerisinde helak olup giderdi.

Bu fani toprak üzerinde secdeye kapanmak gerektiğini kesinlikle bilen, nefsini Allah’ın tak­dir ettiği kadere teslim eden, Allah’tan geldiğini, O’nun kudreti ile var olduğunu ve yine O’na döne­ceğini tasdik eden, O’nun hükmü ile sükunet bulan ve O’nun hikmetinin gölgesinde istirahat eden bir kalpten, size selam olsun.

Evet, zavallı kalb ile aciz, akıl, helak olmak is­temiyorlarsa, hadlerini bilsinler.

Ey ahmak nefis, senin vazifen amirlik değil, memurluktur, ilahlık değil, kulluktur: hakimlik de­ğil, mahkumluktur. Eğer Allah’ın bakasınm cilvesi olmasaydın, yokluk içinde yokolurdun. O halde sen, ey deli nefis, emir altında görevli bir askersin. Bir kalıptan diğer bir kalıba, bir halden diğer bir hale girersin. Senin bir dummdan diğerine geçişin, bir elbiseden çıkıp, diğer bir elbiseye girişin, genel bir göçe işarettir. Senin burada kalıcı olmadığını hatır­latan, bir şifredir. Senin yokluğun ve ölümün ise, vazifeni tamamlamış olman, gerçek vatanına, aile­ne, babalarına ve dostlarına dönmendir.

Çünkü anlar, bir askerin terhisini bekleyen aile­si gibi seni beklemektedirler.

Madem ki aklın başındadır, o halde bu gaflet, bu körlük ve bu ıstırap neden Deliliklerin, sana hiç bir fayda sağlamaz.

Emir sahasına çıkışın, fıtri ve cebrî bir ibadet, aradan gidişin ise manevi bir itaattir. Seni haşir ve neşir meydanına, ilahi adaletin ortaya çıkacağı mah­kemeye götüren hayat gemisinde başın döndüğü için Esma-i Hüsna kavramını hissedemiyorsun.

Ey cahil nefis, eğer birşey bildiğini iddia edi­yorsan, ölümünü yokluk zannetme. Çünkü ölüm, başı dumanlı felsefeci aklın zannettiği gibi ebedi bir yokluk değildir. Onu ebedi yokluk kabul edenlere yazıklar olsun.

Felsefeci akıl, insanlığa ve hayata karşı cinayet işlemiş, onlan incecik ipi ile idam etmiş, kör bıçağı ile beşeriyetin binlerce kabiliyetini kesmiş, uçlarını ebediliğe ve sonsuzluğa doğm uzatan fıtri arzuları­nın dallarını kırmıştır.

Ey zavallı nefis, bir taraftan vatanından gelişin itibariyle dostların seni aziz sayarken, diğer taraf­tan alnındaki şeref mührü mesabesinde olan kulluk sahasına gelişin itibariyle seni tebrik etsinler. Sana mhsat verilmesi ile de ailen seni aziz sayıp kutlasın, Ama sana gelince, eğer vazifende hıyanet etmemiş­sen, ne mutlu! Yok, eğer gerçekleri bildiğin halde, vazifende tembellik yapıp gaflete düşmüşsen, çok yazık sana!

İşte şu anda vazife alamndasın. Henüz ölme­din. Uyan, gözünü aç, ölüm gelinceye kadar Rabbi- ne kulluk yap. Kendisinde hiç şüphe olmayan ölüm, iki dostun kavuştuğu anda bilinir. Yoksa mantık hü­kümleri, istidlal terkipleri, felsefe hayalleri, babala­rı ve komşuları tâki i d etmekle anlaşılmaz.

Ey kör nefis, eğer babalar ve dostlarla birlikte haşrolmayı şüphe ile karşılıyorsan, gözünü kaldır da bir defa zamanın gece ile ölüp, gündüzle dirildiğine bak, işte bu, senin de öldükten sonra bir gün dirile­ceğine güzel bir örnektir. Gece ile gündüzü öldürüp diriltmek, seni diriltmekten daha kolay bir iş değil­dir. Buna kadir olan, seni diriltmeye de kadirdir.

İstersen, gözlerinin önündeki bahar ve ağaç sayfalarına bir bak. Bunlar, güneş memum vası­tasıyla ölüp, toz duman oluyorlar. Bunu görünce ilkbaharın tekrar dirileceğini düşünebiliyormusun? Ama bahar gelince, binlerce madde, binlerce unsur, binlerce birleşim, binlerce manzara, bitki ve çiçek nasıl meydana geliyor?

Ey nefis, sen bu gaflet içindeyken, bulutlardan oluşan ordunun her bir eri, rüzgârların emri ile ko­şuşup, komutanların emrini beklercesine zerrecikler kışlasında saf tutarak, kucaklaşıp dizilirler,

Derken, suratları asılır, kararır ve ağlamaya başlarlar. Yeryüzü gemimizin kuruyan tarlalarına rahmet ve şefkatle, yumuşaklıkla seslenirler. Son­ra da binlerce çiçek, binlerce bitki ve binlerce ağaç çeşitleri için bir kabristan haline dönüşen yer kü­resinin asık yüzü üzerine hayat ve şefkat dolu se­def gibi gözyaşları akıtırlar. Böylece bir zamanlar ölü halindeki yüz, bir müjde almışçasına tebessüm etmeye başlar. Meltemler, ona hayat getirir, güneş ışınları ise mh verir. Bu binlerce çeşit bitkilerde ya­vaş yavaş bir canlanma görülür. Yeni bir şekil alır­lar. Renk, madde ve birleşme açısından öncekilerin aynı olan elbiselere bürünürler. Bu ölü askerler, bir anda daldan ayaklan üzerine dikilip, çeşitli madde ve unsurlannın lisanı haliyle, başlangıç ve bileşim­lerinin şaşırtıcılığı ile, ölüm ve dirilişlerindeki deği­şiklikle şöyle seslenirler:

“Bizi yeniden dirilttiği gibi, insan kardeşleri­mizin ölülerini de diriltecek olan, bizim toplanıp dağılmamızı, yaratılış itibanyla hemcinsimiz olan insanlan tekrar diriltme kudretine bir işaret kılan Allah-ı Teala’yı teşbih ederiz. O, herşeye kadirdir.”

Ey kendisini yine kendi nefsiyle anlatan, ismini resmine, resmini de ismine uygun olarak gösteren insan, az ve yetersiz olan aklını değiştirme. Aksi halde ona sahip olamaz, kaybedersin. Düşün ki, bir hükümdarın hizmetçisi, ileri gelen kişilerden oluşan bir toplum içerisinde, hükümdarın kendisine verdiği ikram ve ihsanlar dolayısiyle gafletinden dolayı o nimetlerin kendisinden olduğunu zannederek, ken­disini ismi ve cismi ile tanıtır. Oysaki o hükümdarın şöhreti ile vardır ve onun gücü ile yaşamaktadır.

Bu gafil bilmez ki “Ben, hükümdarın hizmetçi- siyim, O’nun gücüne dayanıyorum” dese ve ismini de O’nun hizmetçisi olarak takdim etse daha güç­lü, daha dolgun, daha büyük olur, hükümdar da ona daha çok lütufta bulunurdu...

Ey doğru yolu arayıp bulmak isteyen kişi, eğer sen kendi nefsini yaratıcın olan Allah’a nispet eder, kulluğunu O’na olan ihtiyacını ve zayıflığını bilir­sen, bu, senin için daha faydalı ve daha yararlı olur.

Çünkü sen kendi nefsini değersiz sayar, Rabbi- ne boyun eğerek acizliğini ve Rabbine muhtaç oldu­ğunu bilirsen, Ona tazim göstermiş, Onun yüceliği­ni itiraf etmiş, Onun her türlü noksanlıklardan uzak olduğunu kabullenerek Ona hamdetmiş olursun. “Çünkü her kim, nefsinin zillet ve ihtiyacını bitirse, Rabbi ’nin büyüklük ve azametini de bilir. ”

Ben, yüce Mevlayı teşbih ederim ki, O, benim vücudumun haritasını en güzel şekilde çizmiş, be­denimin heykelini tanzim etmiş, akıllan şaşırtacak şekilde benim planımı yapmıştır. Yaratılışımı gayet ince bir şekilde düzenlemiş, miskinliğim içerisinde aklımı lâtif ve duyarlı kılmış, zenginliğimde fakir­liğimi, bileşiğimde güzelliğimi, tanzim edilişimde süsümü yaratmıştır. Yokolmam için hayatımı, ha­yatım için de ölümümü takdir etmiştir. Yaratılışım itibariyle yapacağım işler konusunda beni haşmet­li kıldığı gibi, tuğrası için bir cilve isimleri için bir ayna, sıfatlan için bir görüntü kılmıştır.

Beni imzasıyla mühürlemiş, yaratıcılığına sah­ne yapmış ve ilahlığına sergi edinmiştir.

Ey, beni kainat kitabının bir sayfası içerisinde bulunan bir cümlenin kelimesi için bir nokta halin­de var eden Allahım, seni teşbih ve noksanlıklardan tenzih ederim.

Ey yüce mabud, seni teşbih ve tenzih ederiz. Sana layık bir şeklide tazimde bulunamadık. Senin büyüklüğünü hakkıyla dile getiremedik. Sana ger­çek mânada hamd edemedim. Ama seni noksan sı­fatlardan tenzih ve teşbih ediyomz. Ey doğm yolu arayan kardeşim, şunu iyi bilesin ki, bir hükümdarı ve özelliklerini bilen, Onun özel işlerinde fikir yü­rütüp, bilgi sahibi olan ve onun önemli işlerini idare eden kimse, saraydaki hizmetçilerden daha önce ge­lir. Hükümdarın yanında daha büyük ve daha üstün tutulur.

Evet, öyle ise aşağıdaki özelliklere sahip bir in­san düşünelim: yer ve göklerin yaratıcısının büyük­lüğünü düşünür. Kainat kitabının satırları arasındaki hikmetin sonsuz güzelliğini anlar. Allah’ın hikme­tinin eserlerini görerek gece-gündüz O’nun cema­lini ve yüceliğini tefekkür eder. Kainat pazarında tellallık yapıp, Allah’ın ayetlerinin sırlarını orda- kilere açıklar. Bunu yaparken de tabiatın dayanağı olan kemal sıfatlarından deliller getirir. Ve onlan bu sıfatların sahibine itaat etmeye davet eder. Kai­nat kitabının kanun ve prensiplerini bilir, O kitabın sahibi olan yüce Mevla’nın onu ne derece sağlam ve düzenli bir şeklide tanzim ettiğini, bu konudaki hükmünü, hikmet ve adaletini kavrar. Bütün bunla­rı gözü kusurlu ve kalbi kararmış olanların dışında herkesin anlayacağı şekilde anlatmaya çalışır. Şahit­ler huzurunda insanlara Cenab-ı Hakk’ın kudretinin delillerini özlü bir şekilde arz eder. Ona itaati teşvik ve muhalefetten sakındırmak için ikram ve ihsanın bolluğunu saltanatının haşmet ve yüceliğini anlatır.

İşte böyle bir kimse, elbette yaratıcısı olan Al­lah nezdinde derece itibariyle daha yüksek, daha bü­yük ve daha sevimlidir. Çünkü, ilmin şerefi, bilinen şeye, hizmetin şerefi de hizmet edilene bağlıdır...

Şeyh Muhammed Nurullah El-Cezeri/Gerçekler ve Çekirdekler

Tercüme: Abdullah Yücel

Yorumlar (0)
15
açık
Namaz Vakti 07 Aralık 2024
İmsak 06:37
Güneş 08:08
Öğle 13:01
İkindi 15:22
Akşam 17:43
Yatsı 19:09
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 13 35
2. Fenerbahçe 13 32
3. Samsunspor 14 29
4. Göztepe 14 24
5. Eyüpspor 14 23
6. Beşiktaş 13 22
7. Başakşehir 13 19
8. Konyaspor 15 19
9. Rizespor 13 19
10. Sivasspor 14 18
11. Antalyaspor 14 18
12. Trabzonspor 14 16
13. Kasımpasa 14 16
14. Gaziantep FK 13 15
15. Alanyaspor 13 14
16. Kayserispor 13 12
17. Bodrumspor 14 11
18. Hatayspor 13 8
19. A.Demirspor 14 2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 15 32
2. Bandırmaspor 14 28
3. Erzurumspor 15 28
4. Karagümrük 14 27
5. Ahlatçı Çorum FK 15 23
6. Igdir FK 14 22
7. Keçiörengücü 14 21
8. Boluspor 14 21
9. İstanbulspor 14 20
10. Ankaragücü 14 20
11. Ümraniye 14 19
12. Gençlerbirliği 14 19
13. Pendikspor 14 19
14. Esenler Erokspor 14 18
15. Şanlıurfaspor 14 18
16. Amed Sportif 14 18
17. Sakaryaspor 14 17
18. Manisa FK 15 17
19. Adanaspor 15 8
20. Yeni Malatyaspor 15 -3
Takımlar O P
1. Liverpool 14 35
2. Chelsea 14 28
3. Arsenal 14 28
4. M.City 14 26
5. Brighton 14 23
6. Fulham 14 22
7. Nottingham Forest 14 22
8. Aston Villa 14 22
9. Bournemouth 14 21
10. Tottenham 14 20
11. Brentford 14 20
12. Newcastle 14 20
13. M. United 14 19
14. West Ham United 14 15
15. Everton 14 14
16. Leicester City 14 13
17. Crystal Palace 14 12
18. Ipswich Town 14 9
19. Wolves 14 9
20. Southampton 14 5
Takımlar O P
1. Barcelona 16 37
2. Real Madrid 15 33
3. Atletico Madrid 15 32
4. Athletic Bilbao 16 29
5. Villarreal 14 26
6. Mallorca 17 24
7. Osasuna 15 23
8. Girona 15 22
9. Real Sociedad 15 21
10. Celta Vigo 16 21
11. Real Betis 15 20
12. Sevilla 15 19
13. Rayo Vallecano 14 16
14. Las Palmas 16 16
15. Leganes 15 15
16. Deportivo Alaves 15 14
17. Getafe 15 13
18. Espanyol 14 13
19. Valencia 13 10
20. Real Valladolid 16 10
Günün Karikatürü Tümü